İstanbul'da Ataşehir Belediyesi işçileri, Genel İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 1 Nolu Şube yönetiminin işçilerin iradesini yok sayarak temsilcilikten almasını Genel İş Şube binası önünde protesto ederek oturma eylemi başlattı.
DİSK'e bağlı Genel İş Sendikası Anadolu Yakası 1 Nolu Şube yönetimi Ataşehir Belediyesi'nde Büro Destek Biriminde çalışan ve işçiler tarafından sendika işyeri temsilcisi olarak seçilen 4 işçiyi temsilcilikten aldı.
Genel İş Sendikası Genel Merkezi, daha önceki şube yönetiminin değişmesi için pek çok yöntem denemiş ve çeşitli ayak oyunlarıyla iki kez Olağanüstü Genel Kurul sürecine taşımıştı. Sendika genel merkezi, Şişube yönetimini istemediğini sık sık açıklıkla ifade etmişti. Olağanüstü Genel Kurul süresince için ikna, rüşvet, tehdit, oy satın alma, siyasi çıkar oyunları dahil her yöntemi kullanarak yönetimin değişmesini sağlamıştı.
İşçilerin seçimi ve imzalı dilekçelerine rağmen işçilerin iradesinin sayılarak temsilcilikten alınan işçiler İnan Kaloğulları, Sevgi Peker, Özgür Çakırka, Deniz Çakmak Kadıköy'de bulunan şube binası önünde basın açıklamasıyla protesto ederek oturma eylemine başladı. Kadıköy'deki Genel İş Sendikası Anadolu Yakası 1 Nolu Şube binası önünde "Genel İş Anadolu Yakası Şube Yönetiminin Zorbalığı Ve Sendika Genek Merkez Yönetiminin Onayı İle İşçi Temsilciliği Görevinden Alındık Bu Sendika Önünde Eylem Var" yazılı pankart açılan eylemde "Kazanılmış Halkımıza Dokunulamaz", "Emeğimizi Çalamazsınız", "İşçilerin İradesini Çiğneyemezsiniz", "Sendika Zorbalıkla Değil İşçilerle Yönetilir", "Zorbalık Yapma Seçim Yap", "Son Söz İşçilerin Olacak" yazılı dövizler taşındı.
Basın açıklamasında ilk olarak temsilik görevinden alınan İnan Kaloğulları konuştu. İşçilerin eylemlerini fabrikaların, atölyelerin, işyerlerinin önünde gerçekleştirdiklerini belirten Kaloğulları "Bugün malesef ki, üyesi olduğumuz sendikamızın önündeyiz. Zorbalık yalnızca patronlar tarafından yapılmıyor yeri geliyor, işiişrte karşı üyesi olduğumuz sendikaların zorbalıklarıyla karşılaşıyoruz" dedi. Demokratik hakların, adalet kavramı ve etik değerlerin sadece patronlar tarafından çiğnenmediğini ifade eden Kaloğulları, "Bu deeğrleri en çok çiğneyen bir kurumun, sendika şubemizin önünde bulunuyoruz. Biz dört işçi arkadaş olarak temsilcilik görevlerimizden alındık. Haksızca hukuksuzca ve işçi iradesi ayaklar altına alınarak, tamamen keyfi bir tutumla bize söylenmeden adaletsiz bir şekilde görevimize son verildi. Temsilciliğimiz zorba bir şube yönetimi tarafından gasp edildi. İşçiler buna tepki gösterdi, elimde gördüğünüz gibi yüzlerce imza topladı, biz temsilcilerimize sahip çıkıyoruz diye ama gözü kararmış ve işçilerle hesaplaşma niyetiyle hareket eden zorba bir şube yönetimi o iradeyi o tepkileri görmeyerek bizleri görevden aldı. Her yerde nasıl zorbalığa karşı tepki gösteriyorsak aynı zorbalığı yapan kendi içimizdeki, kendi bağrımızdaki zorba tutumlara karşı da tepkimizi göstereceğiz. Bizler işçileriz, emeğimizle varlığımızla bu sendikaya güç katan işçileriz. Geriye dönük tamamen gurur duyacağımız, şeffaf bir şekilde ve asla işçileri yüz üstü bırakmayacak şekilde iyi bir temsilcilik görevi yürüttük. Buna karşın iki ay önce şube yönetimine gelenler malesef bu emeği görmedi ve işçilerin oylarıyla seçtiği temsilcileri onlara sormadan görevden aldı. Bu tutumu kınıyoruz. Biz gurur duyacağımız bir süreç yürüttük ama onlar işçiler için emek dünyası için utanç duyulacak bir karara imza attılar. Bu zorbalığa karşı hafta içi her gün 12.00 ile 19.00 arasında burada oturma eylemi başlatıyoruz" dedi. Ardından Kadıköy ve Ataşehir Belediyesi'nden işçiler ile dayanışmaya gelen Ataşehir ve Kadıköy Belediyesi işçileri, Kod 29 ile işten atılan Bayrampaşa Belediyesi işçisi İzzettin Akan, Mücadele Birliği, Emeğin Gücü Derneği, Kent Emekçileri Dayanışması, İşçinin Kendi Partisi adına kısa konuşmalar yapılarak sendika yöneticilerine tepki gösterilerek temsilcilikleri alınan işçilerle dayanışma içinde olacaklarını ifade eden konuşmalar yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Sevgi Peker, Ataşehir Belediyesi'nde yaklaşık 2 yıldır işçi temsilciliği görevi yürüttüklerini, işçilerin seçimde kullandığı oylarla temsilcilik yapmaya hak kazandıklarını ve sorumluklarını başarılı şekilde yerine getirmeye özen gösterdiklerini belirtti. Yakın zamanda yapılan ikinci olağanüstü şube yönetim kurulu seçiminin ardından şube yöneticilerinin değiştiğini ve çok kısa süre içinde yeni yöneticiler tarafından hedefi haline getirildikkerini belirten Peker, "Göreve henüz yeni gelen yöneticiler çeşitli gerekçeler yaratarak görevden alınacağımızı ifade etmeye başladılar. Önce yapılan toplantılara katılmadığımızı belirttiler fakat yapılan dört toplantıdan 3'üne katıldığımız, attığımız imzalarla açığa çıktı" dedi.
"İşçileri sendikadan istifa ettirmeye çalıştığımız yönünde bir gerekçe ürettiler fakat buna kendilerinin dahi inandığını sanmıyoruz" diyen Peker polemik, karşısındaki insanlara zarar vermeye ve işçiler arasında kutuplaşmayı geliştirecek davranışlara karşı olduklarını bu yoldan vazgeçmelerini gerektiğini belirterek "Düşman olmadığımızı ve doğru tutumu destekleyeceğimiz gibi yanlışlara da müsaade etmeyeceğimizi çoğu defa ifade ettik. Bizi görevden alarak en büyük zararı işçilere vereceklerini ise sık sık vurguladık" dedi.
Temsilcilik görevinden alınmalarına işçilerin tepki gösterdiğini ifade eden Peker "Arkadaşlarımız karşılaştığımız zorbalığa tepki olarak yüzlerce imza topladı ve görevden alınıyor olmamıza karşı çeşitli yollarla tepkilerini dile getirdiler. Temsilci arkadaşlarımız birçok defa şube yöneticilerine bu karardan vazgeçmeleri gerektiğini belirttiler ve seçilmiş iradeyi karşı keyfi davranışların işçilere zarar vereceğini söylediler. Şube başkanı temsilcilerin 'Böyle davranırsanız sizinle çalışmamız zorlaşır' uyarısı karşında 'Siz bilirsiniz” demekten geri durmadı. İşçilerin topladığı imzalar için ise 'O imzaların bir hükmü yoktur' açıklamasını yapabildi. Birkaç gün sonra ise şube başkanının 'Yakında bu işi bitireceğiz' demesinin ardından temsilciliğimizin gaspedildiğini öğrendik" dedi.
Görevden alındıklarını resmi olarak hızla belediye ile paylaşan şube yönetiminin ısrarlı çabalarına rağmen aynı resmi bilgi ve belgeler şu ana kadar kendilerine ulaştırılmadığını belirten Peker "Maalesef hukuksuz ve çok keyfi bir süreç işletiliyor. Eleştiriye ve sorgulamaya kapalı olanların, sorgulayan ve eleştiren insanlar karşısında zorbalaşacaklarını ülkemizdeki sayısız örneklerde görüyoruz. Dillerinden emeği, dayanışmayı ve mücadeleyi düşürmeyenlerin zorba yollarla işçi iradesini ve emeklerimizi gaspetmeleri utanç verici bir davranıştır" dedi.
Şube yöneticilerinin görevden alma yanında şuan sendikadan ihraç etme çabası içinde olduğunu da aktaran Peker, "Bir daha seçime girebilmemizin önünü kesmek istiyorlar. Bunun için ise uydurma bir disiplin süreci işletiyorlar fakat hangi suçlamaların nerede, ne zaman ve nasıl yapıldığına dair hiçbir açıklama yapamıyorlar. Bu sorularımıza karşı bir cevap veremiyorlar Somut olmayan suçlamalar ile Anayasanın temel ilkelerinden biri olan savunma hakkımızı da keyfi olarak gaspediyorlar" dedi.
Kendilerini sendikaların sahipleri görenlerin ve güçlü göründüğü için her türlü kirli davranışı yapmaya açık hale gelenlerin fırsatını bulduklarında neler yapabileceklerini sendikalarıyla yaşayarak acı biçimde öğrendiklerini belirten Peker, "Fakat biliyoruz ki onların zorbalığı varsa bizim de dayanışmamız Ve mücadelemiz var. Bizler karşılaştığımız bu haksızlığa karşı mücadele edeceğiz. Bizden daha büyük zorluklarla boğuşmak zorunda kalan emekçi arkadaşlarımız var. Gücümüz oranında mücadeleyi birleştirmeye ihtiyacımız var. Zorbalık kaybedecek emek kazanacak" dedi.
Eylemde sık sık "Kahrolsun Sarı Sendikacılar", "Direne Direne Kazanacağız", "Kahrolsun İşçi Düşmanları", "Yaşasın Sınıf Dayanışması" sloganları atıldı.
Açıklamanın ardından şubenin karşısında bulanan alana pankart ve dövizlerini asan işçiler bu hafta içi her gün 12.00-17.00 arasında oturma eylemini sürdüreceklerini belirtti.