İşten atılan CarrefourSA Esenyurt Depo işçisi Murat Polat Maltepe'de bulunan CarrefourSA Genel Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Üyesi olduğu TezcKoop İş Sendikası'nın sessiz kaldığını belirten Polat, "En kısa zamanda işime geri iade edilmezsem hem Tezkoop İş sendikası hem de CarrefourSA ‘un olduğu her alanda mücadele edeceğim" dedi.

İşten atılan CarrefourSA Esenyurt Depo işçisi Murat Polat Maltepe'de bulunan CarrefourSa Genel Merkezi yanında bulunan CarrefourSa mağazası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

"İşçileri Açken Patronlara, Sarı Sendikalara Huzur Yok #İşçilerYönetecek" yazılı pankart açılan eyleme Sinbo işçisi Dilbent Türker, TOMİS, DEV TEKSTİL, İşçi Temsilcileri Konseyi, Emeğin Gücü Derneği, Mağaza Market Sen, Patronların Ensesindeyiz, Mücadele Birliği, BDSP, Barkod Dayanışma Ağı, Nakliyat İş Sendikası, Ekmek ve Onur Derneği, DGD-Sen, ÇHD destek verdi. Murat Polat basın açıklamasına Soma Maden işçilerinin gasp edilen hakları için Ankara'ya yaptıkları yürüyüş sonrası trafik kazasına yaşamlarını yitiren Bağımsız Maden İş Sendikası Başkanı Tahir Çetin ve maden işçisi Ali Faik İnter'i anarak ve "Onların patronlara , gasp için yasa çıkartan devlete ve sarı sendikalara karşı direnirken kaybettiğimiz işçi sınıfının önderleri Tahir Çetin ve Ali Faik İnter’in mücadelesini saygı ile anıyorum. Onların verdiği mücadele bugün olduğu gibi yol gösteriyor patronların ve sarı sendikaların korkulu rüyası olmaya devam ediyor" dedi.

CarrefourSA Esenyurt depo da çalışan ve geçen dönem deponunbaş temsilciliğini yapan Murat Polat,18 Ağustos günü CarrefourSA yetkililerinin küçülmeye gittiklerini söyleyerek iş sözleşmemi tek taraflı fesih ettiğini aktardı.

"Pandemide milyonlarca kar eden market ve parekende sektörü mesailer artmış, karlar katlanmış, mevcut işçi sayıları ile iş yetiştirmekte zorlanırken küçülme nedeni ile işten çıkartılmam işten atılmamın sadece bahanesidir” dedi.

İşten çıkışı kabul etmediğini ve vardiya çıkışında depodan çıkarak Tezkoop İş Sendikası Genel Başkanı Haydar Özdemir’i aradığını fakat telefonlarını açmadığını aktaran Polat, Tezkoop İş Genel Sekreteri Hakan Bozkurt’u aradığında ise "Ben ne yapabilirim?" cevabı aldığını, kendisinin ısrarı üzerine de ilgileneceğini söylediğini fakat bir daha sendikadan bir dönüş olmadığını belirtti.

19 Ağustos’ta işten çıkarılmayı kabul etmediğini söyleyerek sabah işçi arkadaşlarıyla beraber depoya gittiğinde ise kendisiyle çalışmayacaklarını çıkışının yapıldığını tekrar söylediklerini belirten Polat "Bunun üzerine kadrolu ve taşeronda çalışan elliye yakın işçi kardeşim beni almadan iş başı yapamayacağını söyledi ve iş başı yapmayı reddetiği için iş başı yapmış oldum" dedi.

Öğleden sonra CarrefourSA genel merkez yöneticilerinin depoya geldiklerinde kıdem , ihbar tazminatımın verileceğini ve kendisine CarrefourSA depo da taşeron firma olan DGR şirketinde işte bulduklarını söylediklerini aktaran Polat, Bu süre zarfın da tüm patron vekilleri gelmiş, işçiler ben iş başı yapmadan içeriye girmemiş eylem yapmış ve polisle muhatap olmak zorunda kalmışken yerime atanan sendikanın temsilcisi hiç müdahil olmamış, izlemekle yetinmiştir" dedi.

Murat Polat, "CarrefourSA depoda çalıştığım günden beridir işçi kardeşlerimle hem patrona , hem sarı sendikaya hem de sendika ve patron iş birliği ile beraber gasp edilen haklarımızı savunmak için mücadele ettim . sendikanın patroncu pratiklerini eleştirdim ve karşısında durdum , işçi arkadaşlarıma da sarı sendikacılığa karşı mücadele etmemiz gerektiğini tüm toplu alanlarda korkmadan dile getirdim . önce görevden alınmam yerime temsilci atanması ve işten çıkarılma sürecimde yıllardır aidat verdiğim sendikanın taraf olmaması işten çıkarılmamın tesadüfi olmadığını ve sendikanın dışında organize edilmediğini bize göstermektedir" dedi.

Makro Uyum işçileri, Real Market işçileri, Media Market işçileri ve Migros Depo işçilerinin mücadele süreçlerini hatırlatan Polat "Tezkoop İş Sendikası'nın sarı sendikacılık pratiklerini ayan beyan görmekteyiz. On binlerce işçiden aidat alıp hem ekonomik hem de sosyal sermaye biriktirenlerin işçileri satarak nasıl zenginleşip taşeron şirketler kurduklarını ikinci kez işçilerin emeklerini sömürdüklerini tekrar tekrar görmüş olduk" dedi.

Tezkoop İş Sendikası'nın, tacizcileri koruyan 20’ li yaşlarda genç işçileri ölümüne çalıştıran ve haklarına çökmeye çalışan Veysel Cingözler, Mehmet Emin Meriçler üretmekte olduğunu söyleyen Polat, "Bu taşeron şirket sahipleri yani köle kahyaları bizlerin hayatlarını üç kuruşluk karlarının pazarlık konusu yapmakta , teşhir olduklarında sahiplerine koşmakta bizleri onurumuzla çalıştığımız için cezalandırmaktadır" dedi.

Ülkenin her yanında işçilerin sarı sendikalara karşı mücadele ettiklerini vurgulayan Polat "Nakliyat iş Tezkoop İş Sendikasının sattığı Makro Uyum işçileri, Real Rarket işçilerinin hakları için direniyor . yine Türk Metal sendikasının patronla beraber tazminatlarını gasp ettiği Uzel işçilerinin direnişini devam ettiriyor. İmbat maden işçileri ve Türkiye’nin her yerindeki madenciler sarı maden iş sendikasının gasp ettirdiği hakları için amansız direniyor ve yoldaşlarını hak mücadelesi verirken hayatlarını kaybediyor. DGD-SEN Sendikası 120 gün boyunca sarı sendikacıdan patronluğa uzanan ve ısrarla o patronları savunan Tezkoop İş Sendikana karşıda mücadele etmek zorunda bırakılıyor . SML etiket işçileri sarı sendikacılık pratikleri ile ihanete uğruyor. Sinbo direnişi yine sarı metal sendikasının sarı pratiklerinin karşısında da direniyor" dedi.

"CarrefourSA depoda bulunan DGR ve ONUR GRUP taşeronların asıl sahipleri kimlerdir? Eski genel merkez yöneticileri nasıl bu ülkenin en büyük taşeronlarının sahibi olabilmektedir? Yıllardı verdiğim aidatlar nereye gitti? Benim işten çıkarılmamın emrini veren Tezkoop iş sendikasının hangi yöneticisi? Bu eyleme gelene kadar ısrarla ulaşmaya çalıştığım Tezkoop yöneticileri neden ısrarla benimle görüşmemektedir?" diye soran Polat, bu açıklamanın CarrefourSa patronları ve Tez Koop İş Sendikası'nu uyarı eylemi olduğunu belirten Polat, "En kısa zamanda işime geri iade edilmezsem hem Tezkoop İş sendikası hem de CarrefourSA ‘un olduğu her alanda direneceğim" dedi.

Bunun sadece kendisinin bir mücadelesi olmadığını, tüm yağma ve talana karşı mücadeleyi sürdürmek gerektiğini belirten Polat "bunca yağma ve talan karşısında yapılan eylemleri, söylenen sözleri büyütmek ve sözümüzü , eylemimizi küçük büyük demeden devam ettirmektir. Sendikaların asıl sahipleri işçilerdir. Söz , yetki , karar mekanizmaları işçilere bırakılana kadar ve işçiler sendikaları da, ülkeyi de yönetene kadar kavga etmekten vazgeçmeyeceğiz" dedi.

Eyleme katılan kurumlar da söz alarak Polat'ın mücadelesini desteklediklerini ifade ettiler. Eylemde "Yaşasın Sınıf Dayanışması", "Direne Direne Kazanacağız", "Kahrolsun Sarı Sendikacılık" sloganları atıldı.