< BTS:  "Sürgüne Gönderilenler Pes Etmedi"   

BTS İzmir Şubesi üyeleri, Sürgünlere Ve Baskılara Karşı Oturma Eylemi'nin 22'inci haftasını hava şartları nedeniyle BTS Şubesi'nde Usulsüzlüklere karşı mücadele eden kamu emekçilerine akıl almaz uygulamalarla mobbing uygulandığı ifade edilen açıklamada sendikal örgütlenmelerinin hedef alındığı belirtildi.

BTS İzmir Şubesi üyeleri, Sürgünlere Ve Baskılara Karşı Oturma Eylemi'nin 22'inci haftasını hava şartları nedeniyle BTS Şubesi'nde gerçekleştirdi.

"Sürgünler Bizim Onurumuzdur", "Demiryollarında Özelleştirme Ölüm Getirir", "Sadaka Değil İnsanca Bir Yaşam" yazılı dövizlerin taşındığı basın toplantısında açıklamayı BTS İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol okudu.

 

"Yanlış Politikalar Can Ve Mak Kaybına Neden Oluyor"

Kamunun çıkarlarını korumak üzere hareket eden örgütlerin ve yöneticilerinin yalnızca fikirlerini beyan ettikleri için dahi cezalandırıldıklarını belirten Akyol "AKPHükümeti döneminde yanlış  politikaların bedeli demiryollarında  can ve mal kaybı olarak yansırken, çalışanlar da liyakat esası yok sayılarak siyasal yandaşlık gözetilerek atanan yöneticilerin elinde pek çok baskıya maruz kalmaktadır" dedi.

 

"Kamu Emekçilerine Akıl Dışı Yöntemlerle Mobbing Uygulanıyor"

İktidarın kendinden olmayan sendikaların ve odaların içinde yer alan kamu emekçilerini  tasfiye etmekte olduğunu söyleyen Akyol, bu tasfiye politikasını hayata geçirmek için akıl dışı yöntemler kullanılarak kamu emekçilerine mobbing uygulandığını söyledi.

 

"TCDD Bütünüyle Denetimsizliğe Mahkûm Edilmiştir"

Her seferinde hukukun ve yasal mevzuatın arkasından dolanıldığını, siyasal iktidarın ve kurum yöneticilerinin yargı kararlarını hiçe saydığını ifade eden Akyol TCDD'nin bütünüyle denetimsizliğe mahkûm edildiğini, usulsüzlük ve şaibelerin üzerine gidilmesi bir yana bunu gören ve uyaran üyelere ise baskı uygulanmakta olduğunu belirtti.

 

"Usulsüzlüklerle İlgili Girişimde Bulunan Üyelerimiz Teşkilatlardan Çıkarılıyor"

"Kontrol teşkilatlarında görev alan BTS İzmir Şubesi üyeleri yaşanan usulsüzlüklere izin vermediği için, bu usulsüzlüklerle ilgili girişimde bulundukları için yani usulsüzlüklere karşı seslerini çıkardıkları için kontrol teşkilatlarından çıkartılmaktadırlar" diyen Akyol, ihtiyaç olmasına rağmen sendika üyelerinin kontrol teşkilatlarından çıkartıldığına dikkat çekti.

 

"Örgütlü Mücadele Tasfiye Edilmek İsteniyor"

Akyol "Bunların altında yatan; emekçilerin sendikal ve demokratik mücadelesini hazmetmemektir. Ülkeyi taşeron cehennemine çevirerek  katliam yapan zihniyet kamu emekçilerinin örgütlü mücadelesini de tasfiye etmek istemektedir" dedi.

 

"Sürgüne Gönderilenler Pes Etmedi"

Yaşanan acı olaylardan ders çıkarılmadığını kamu yararı esasıyla çalışanların ise cezalandırılmakta, olduğuna dikkat çeken Akyol, usulsüzlük ve çeşitli şaibelerin aydınlatılmak bir yana sözü dahi edilemeden kapatılmakta olduğunu belirterek "Usulsüzlüklere  karşı verdiği mücadelede önce sürgünlere uğramış, ancak pes etmemiş olan yönetici ve kadrolarımızı  sürgün etmiş olmalarının asıl nedenlerinden birisi bir kez daha ortaya çıkmıştır" dedi.

 

"Usulsüzlükleri Yapanlar Değil Sendikamız Cezalandırılmakta"

Kurumdaki sorunlar giderek arttığını sorunların çözümü için uğraşmak yerine bu sorunların çözümü için çaba harcayan, bu sorunları dile getiren kişilerin  cezalandırıldıklarını söyleyen Akyol "Burada cezalandırılan yalnızca kişiler değil, bugüne kadar aldıkları tavırla kamu çıkarlarını korumaya çalışan sendikamızdır. İktidar ve onun temsilcileri olan kurum yöneticileri doğrudan hak arama mücadelesi yürüten demokratik kitle örgütlerini hedef almaktadır.  Sendikamıza yönelik yapılan bu  sürgünler de faşizan bir yönetim anlayışının göstergesidir" dedi.

Hükümetin yürüttüğü piyasacı politkalarının kamu kurumlarında önce kadrolaşma ardından kanun hükmünde kararnamelerle yeniden yapılandırma adı altında yürütülen uygulamalarla somutlaştığına işaret eden Akyol, ülkenin kaynaklarının rant amaçlı olarak dönüşüme ve el değişimine tabi tutulduğunu söyledi.

 

"Sendikalar Ve Meslek Örgütlerine Sistemli Saldırılar Yapılıyor"

BTS ve diğer emek  örgütlerinin bu rant paylaşımına karşı gösterdikleri dik duruştan rahatsız olunduğu ifade eden Akyol, "Sendikalar ve meslek örgütlerine yönelik olarak sistemli saldırılar gerçekleştirilmektedir. İşte bu sürgünler de sistemli saldırıların bir parçasıdır. Kurumlardaki haksız uygulamalara karşı seslerini çıkaranların gözlerini korkutmaya yönelik alınan sürgün kararlarını bir kez daha  kınıyor ve protesto ediyoruz" dedi.

 

"TCDD Şirketleştirilmek İsteniyor"

"TCDD’nin parçalara bölünerek özelleştirilmek istenmesi, kamuya hizmet etmek yerine sermayeye kulluk edenlerin adımıdır" diyen Akyol, bunun emekçi halka ait olan en köklü kuruluşun yağmalanması olduğunu, özelleştirme planında TCDD ‘yi bir çok parçaya bölerek şirket şeklinde çalıştırmak, personeli 399 sayılı KHK hükmünden çıkartmak olduğunu aktardı.

 

"Halka Parası Kadar Hizmet Personele Kölelik Hedefleniyor"

Akyol, özelleştirmenin halkın parası kadar itibar görüp hizmet alması ve mevcut personelin de iş güvencelerinin ellerinden alınarak onların ve halkın çocuklarının bu şirketlerde hiçbir yasaya tabi olmaksızın köle gibi çalıştırılmasını sağlamak olduğunu vurguladı.

 

"Sürgünler Geri Alınsın Özelleştirme Sona Ersin"

Akyol "Ulaştırma ve Altyapı  Bakanı başta olmak üzere TCDD yi  derhal bu sürgünleri geri almaya; Özelleştirme sürecini sona erdirmeye, çalışanların, sendikamızın  sesini kısmaya çalışmak yerine TCDD nin sorunlarını çözmek, yolsuzluk ve usulsüzlükleri önlemek için mesai harcamaya çağırıyoruz" dedi.

 

"Emekçilerin Ve Üyelerimizin Haklarına Sahip Çıkacağız"

İzmir  Şubesi nezdinde yapılan saldırıyı tüm örgütlerine yapılmış bir saldırı olarak gördüklerini belirten Akyol "Bu tür saldırılar bugüne kadar BTS yi ve KESK’ i yürüttüğü mücadeleden geri döndürememiş ve döndüremeyecektir. Biz Kamu emekçileri üzerindeki bu haksız ve hukuksuz baskılara derhal son verilmelidir. Halka hizmet etmek için görev yapan kamu emekçilerini siyasi gerekçelerle sindirmeye çalışmak, emek düşmanlığı olduğu kadar, halk düşmanlığı anlamına da gelmektedir. Emekçilerin haklarına sahip çıkmak, üyelerimizin çıkarlarını korumak için tüm demokratik ve hukuki yolları sonuna kadar ısrarla kullanacağımızı bir kez daha  belirtmek isteriz" dedi.