İzmir'de Alsancak Garı önünde sürgünlere ve baskılara karşı basın açıklaması gerçekleştiren BTS ve KESK üyeleri "Hukuk önünde hesap vereceksiniz ve siz gideceksiniz biz kalacağız" dedi.
Sürgünlere ve özelleştirmelere karşı Birleşik Taşımacılık Sendikası ve KESK İzmir Şubeler Platformu, Alsancak Garı önünde 21'inci oturma eylemini gerçekleştirdi. "Biz Çocuklarımıza Onurlu Bir Gelecek Bırakacağız! Ya Siz?", "Sürgünlere Ve Baskılara Karşı Oturma Eylemi 21. Hafta" yazılı pankartların açıldığı eylemde basın açıklamasını İzmir BTS Şube Başkanı Erdal Akyol okudu.
"Demiryollarında Denetim Yapılmadığı Ortaya Çıktı"
Koronavirüs salgını sürecinde, kongreler, toplu açılış törenleri ve kısıtlamasız cenaze törenleri düzenleyen iktidarın, sıra halkın can güvenliği için yapılması gereken denetimlere gelince, “uzaktan” çalışma modeline geçtiğine dikkat çeken Akyol, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 2020 Yılı Faaliyet Raporu’nda, demiryollarındaki denetim faaliyetlerinin yapılmadığı ortaya çıktığını, bakım işlemlerinin kontrolü de uzaktan yetkilendirilmiş kalite belgelendirme kurumlarına havale edildiği belirtiğini söyledi.
"Taşeronlaşma Ve Denetimsizlik Ölüm Getirir"
Türkiye’de son dönemde demiryollarında yaşanan ölümlü kazaların hafızalarda tazeliğini korurken bakım denetimlerinin ise belgelendirme kurumlarına havale edilmesinin büyük risklere girmek ve olası kazalara davetiye çıkarmaktan başka bir şey olmadığını vurgulayan Akyol, "Taşeronlaşma artık hat safhada. Uzaktan bakım denetimi de bu taşeronlaşmanın bir sonucudur. Denetimi yapan taşeron kuruluşların bu yönde bir tecrübesi bulunmuyor. Tecrübesi dahi olsa bakım işinin yerinde görülmesi denetlenmesi gerekir. Hayati öneme sahip bu konu hakkında sanki masa başı bir iş gibi uzaktan denetim ancak ölüm getirir" dedi.
"Hesap Vereceksiniz Ve Siz Gideceksiniz Biz Kalacağız"
Sürgün edilen emekçilerin neler yaşadıklarını, neler hissettiklerini ve psikolojik etkilerini, sürecin emekçilerin duygu ve davranışlarına nasıl yansıdığını aktaran Akyol "Alışma ve mekân tutma süreciyle başlayıp geri dönme beklentisi ümitle yeşerirken, zamanın ve kötülüğün ağırlığıyla çöken karamsarlığı yenme çabası, her şeye rağmen hayatta kalmanın, hayata tutunmanın, direngenliğin güzelliği. Zaman geçtikçe, çevreye alışıyorsun, kendine yer edinmeye başlıyorsun. Bunların tamamı bir sürgünün yerleşik olma ile olmama arasındaki salınımını, tedirginliğini, hüznünü çağrıştırıyor" dedi.
Yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen umutlarını yitirmeyerek ve mücadele ettiklerini ifade eden Akyol "Yaptıkları hukuksuzluklar, ayrımcılıklar ve kin ve nefretle bizlere bunları yaşatanlar yaptıklarınız yanınıza kalmayacak. Hukuk önünde hesap vereceksiniz ve siz gideceksiniz biz kalacağız"
Yolsuzlukları kaleme alan gazetecilerin evlerine baskınlar düzenlenip, kolluk kuvvetlerinin adeta kendi özel birimleri gibi gazetecilerin ve muhalif olan her kesimin üzerinde demoklasin kılıcı gibi kullanıldığını belirten Akyol, en temel hak ve özgürlüklerin ayaklar altına alındığını bu süreçte siyasi ve idari kararlar üzerinden hukuk dışılık ve keyfiyet olağan hale getirildiğini söyledi.
"Demokratik Haklarımızı Kullandığımız İçin Sürgün Edildik"
KESK Bileşenlerinin üye ve yöneticilerinin hukuk ve uluslararası hukukta güvence altına alınan demokratik haklarını kullandıkları için suçlanmaları, ihraç ve sürgün cezaları ile karşı karşıya bırakıldıklarını ifade eden Akyol, "Sendikal faaliyetlerimizin adli ve idari soruşturma, ceza konusu yapılamayacağına dair sayısız mahkeme ve AİHM kararı olmasına karşın yargı kararlarının yok sayılması, hukuka karşı açık bir meydan okuma anlamına gelmektedir" dedi.
"Bu Gerici Kuşatmayı Kırmaya Kararlıyız"
Ülkenin adım adım sonu görünmez bir karanlığın içine çekilmeye çalışıldığını, birlik, dayanışma ve örgütlü mücadele ile karşı karşıya oldukları gerici kuşatmayı kırmaya kararlı olduklarını vurgulayarak. "BTS ve konfederasyonumuz KESK olarak başta sürgünler ve ihraçlar olmak üzere, tamamen idari ve siyasi tasarruflarla hayata geçirilen her türlü anti demokratik uygulamaya karşı örgütsel ve hukuksal mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimiz bilinmelidir. Sendikal özgürlükler ve demokrasi mücadelemizi baskı altına alarak bizleri yolumuzdan döndürmek isteyenler, ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar asla başarılı olamayacaklardır" dedi.
BTS Adana Şube Başkanı Tonguç Özkan da eyleme katılarak destek açıklamasında bulundu.