Kod-29'la işten atılan PTT işçileri 110'uncu günlerinde Sirkeci'deki İstanbul PTT Başmüdürlüğü basın açıklaması yaparak "Eylemlrrimizi tüm illerdeki PTT Başmüdürlükleri önüne taşıyacağız" dedi.
Kod-29 ile işten atılan PTT-Sen ve PTT Kargo-Sen üyesi PTT taşeron işçileri işe dönme mücadelesinin 110'uncu gününde, dün yaşadıkları gözaltı ve valiliğin eylem yasağı kararına rağmen Sirkeci'deki İstanbul PTT Başmüdürlüğü önünde eylem yaptı.
İşçiler "Eylemlerini direnişin sürdüğü her ilde PTT Başmüdürlükleri önüne taşıyacaklarını" belirttiler. Eyleme İstanbul İSİG Meclisi bileşeni sendikalar ve 1 Mayıs Platformu da destek verdi.
"Sendika Yöneticilerinin Başına Bu Geliyorsa İşçinin Başına Neler Gelir?"
PTT-Sen yöneticisi Süleyman Şen, bütün sendika yöneticilerinin Kod 29 ile işten çıkarıldığını ve PTT'deki işyerlerinden uzaklaştırıldığını vurgulayarak, "Bir sendika başkanının, sendika yöneticilerinin başına bunlar gelebiliyorsa, diğer çalışanların başına neler gelir bir düşünün" dedi. 2020 yılında 177 bin işçinin Kod 29 ile işten atıldığını hatırlatan Şen "Bu bir utançtır. Bu 177 bin kişi ne yaptı da bir sene içinde işten atıldı? Hırsızlık mı yaptı, ahlaksızlık mı yaptı? SGK bunun kontrolünü yapmadan patronların emriyle bir mesajla işçilere işten atıldıklarını bildirmiştir.
"SGK'ya 'Partonları Neden Sorgulamıyorsunuz' Dedik Gözaltına Alındık"
Bizim eylemimiz SGK önüne taşımamızdaki amaç da buydu. 'Partonları neden sorgulamıyorsunuz?' dedik. Ama tabi ki sonuç gözaltına alınmak oldu" dedi. Polis saldırısıyla gözaltına alındıklarında pankartlarına, bayrak ve önlüklerine de el konulduğunu aktaran Şen, "Bizleri gözaltılarla yıldırmaya çalışıyorlar.Bizler anayasal haklarını kullanmak isteyen işçileriz. Sesimizi duyurmak için her yerde eylem yaptık. İşçilerin haklarını koruması gerekenler, anayasal hakların korunmasını sağlaması gerekenler, duymazdan geldi, sessiz kaldı" dedi.
Konuşmanın ardından hep birlikte "İşçiler Burada Yasalar Nerede", "Kod 29 Kaldırılsın" sloganları atıldı.
"Taşeron İşçiler Bu Ülkenin Siyahileridir"
PTT-Sen Genel Sekreteri Burhan Tan, "Bizler PTT'de taşeron işçi olarak çalışıyorduk ve sırf taşeron işçiyiz diye yaşamadığımız ayrımcılık kalmadı. Amerika'daki siyahi köleler gibi. Taşeron işçiler de bu ülkenin siyahileridir. PTT içinde ayrım statüsü vardı. Bizler onların altındaydık. Bizlerin üzerinden paralar kazandılar. Şirket kazandı, PTT kazandı. Yiyen yedi. Biz sadece taşeronların hakları olsun diye sendika kurduk" dedi.
"Şirket Kazansın Diye PTT Kıyım Yaptı"
PTT'nin şirket para kazansın diye kıyım yaparak sendikanın tüm yöneticilerinin Kod 29 ile işten atıldığını belirten Tan, "Ve bu kıyıma devlet nasıl sessiz kaldı. Çalışma Bakanlığı sessiz kaldı. Sosyal Güvenlik Kurumu İŞKUR sessiz kaldı" diyerek yapılan haksızlıklara öfkesini dile getirdi. "Hakkımızı Koruması Gereken Devlet Hak Arayınca Gözaltına Alıyor" Taleplerini dile getirmek için basın açıklaması yapmak isteyen 15-16 kişi için iki otobüs dolusu polis geldiğini söyleyen Tan "Ben Kod 29 la işten çıkarıldım. Ben sendika yöneticisiyim, evimde iki tane çocuğum ekmek bekliyor. Ama benim haklarımı koruması gereken devlet sessiz kalıyor. Hakkımızı arayınca karşımıza polisler çıkıyor, gözaltına alınıyoruz" diyerek isyan etti. Tan sözlerini "Bizler hakkımızı sonuna kadar aramayı sürdüreceğiz. Sadece burada değil Türkiye'nin bütün 81 ilinde hakkımızı arayacağız. Bizler mücadeleye devam edeceğiz ve mutlaka kazanacağız" diyerek tamamlandı.
"Taşeron İşçilerin Mücadelesinin Bir Bedeli Olacağını Biliyorduk"
Eylemde basın açıklamasını okuyan PTT-Sen Genel Başkanı Halit Büyük, "Biz taşeron işçilerin bu mücadelesinin bir bedeli olacağını en başından beri biliyorduk. Bu bağımsız sendikalaşma çabamız ve ulaştığımız başarı PTT yönetimini, taşeron şirketleri ve sarı sendikaları öyle korkutmuş olacak ki, geçtiğimiz Ağustos ayında başlayan yeni ihale dönemiyle birlikte yöneticilerimizin bir kısmının sözleşmeleri yenilenmedi. Devam eden süreçte ise kalan yöneticilerimiz ve birkaç işyeri temsilcimiz ya ücretsiz izne çıkarıldı ya da Kod-29'la işinden edildi.
"PTT Taşeron İşçileri Olarak İlk Kez Toplu Sözleşme İmzaladık"
Bu saldırının en büyük sebebi herkesin küçük gördüğü başaramazlar dediği taşeron işçilerin bağımsız sendika PTT-SEN'in önceki dönem iki şirketle toplu iş sözleşme imzalaması, taşeron işçilerin neredeyse PTT'nin kendi sözleşmeli personeli kadar maaş almasını sağlamasıdır. Kime ne kadar dert olursa olsun PTT taşeron tarihinde kimsenin başaramadığını bağımsız sendika olarak biz başardık toplu iş sözleşmesi imzaladık ve hiçbir taşeron işçi bunu bir an olsun unutmuyor" dedi.
"Sendika Yetkilerimize İtiraz Ediliyor"
Eylemleri süresindeki ülke gündemine ve gelişmelere değinen Büyük, "Gelinen noktada Park Konak şirketinin sendika yetkimize yapmış olduğu itiraz da ilk mahkeme ve istinaf mahkemesi tarafından sendikamızın yetkisi tespit edilmiş Yargıtay'ın kararı onaması beklenmektedir. Tüm Ege Bölgesinde Toplu Sözleşme şartlarımızı belirlemek adına üyelerimizle toplantılarımız başlamıştır. Marmara Bölgesinde yetkimize itiraz eden Saf ve Avrasya şirketiyle olan yargı sürecimiz devam etmektedir" diye kaydetti.
"Eylemlerimizi Tüm İllerdeki PTT Merkezleri Önüne Taşıyacağız"
Büyük, "Önümüzdeki süreçte öncelikle bir koldan, yargı ve toplu sözleşme süreçlerimizi her bir üye arkadaşımızla istişare etmek, onların taleplerini dinlemek adına Ege ve Marmara'da bulunan tüm merkezlerimizi ziyaretlerimizi gerçekleştirirken bir koldan da direnişimiz boyunca bize maddi manevi destek sağlayan Türkiye'nin farklı bölgelerinde sarı sendikaların pençesinden kurtulamayan işçi kardeşlerimizle görüşebilmek adına eylemlerimizi tüm illerdeki PTT merkezleri önüne taşıyacağız" dedi.
Eylem "Yaşasın Sınıf Dayanışması", İşçiler Açken Partonlara Huzur Yok", "Direne Direne Direnişten Zafere!" sloganları atılarak sona erdi.