Bakırköy Belediyesi işçilerinin toplu sözleşme hakları için yaptığı eylemler devam ediyor.
Yoğun yağışa rağmen Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda toplanan DİSK'e bağlı Genel İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 2 Nolu Şube üyesi Bakırköy Belediyesi işçileri "Toplu Sözleşme Hakkımız Engellenemez" yazılı pankart açarak “Sözleşme Hakkımız Engellenemez”, "Sefalet Ücreti İstemiyoruz", "Atılan İşçiler Geri Alınsın", "Direne Direne Kazanacağız",. “İş, Ekmek Yoksa Barış Da Yok” sloganları atan işçiler “İşçinin Hakkını Yiyen Belediye Başkanı Kerimoğlu” yazılı dövizler taşıdı.
Basın açıklamasını okuyan Genel İş Sendikası Şube Mali Sekreteri Süreyya Doğan, 12 Şubat'ta başladıkları her Salı ve Perşembe yaptıkları eylemin 14'üncüsünü gerçekleştirdiklerini, ve 1100 belediye işçisinin kurallı, güvenceli ve toplu sözleşmeli çalışma hakkı için mücadele ettiğini söyledi.
Bakırköy Belediye Yönetiminin 2018 Nisan ayından bu yana, sırasıyla BYUAŞ, MAKRİKÖY ve BAK-PER olarak şirket değişikliğine gitmiş ve bu yapılan şirket değişikliğine karşı Genel İş'in Çalışma Bakanlığı'ndan yetki tespiti aldığını belirten Doğan, yetki tespitlerine itiraz eden belediye yönetiminin, toplu sözleşme yapmamak için süreci uzatmakta olduğunu ve 24 Mart 2021 Çarşamba günü gerçekleşen mahkemede Belediye yönetiminin tekrar itiraz ederek davayı uzattığını aktardı.
"Mahkeme itirazı ile toplu sözleşme imzalanmaması yetmezmiş gibi 'Kısa çalışma ödeneği' ile esnek çalışma, 'Eşit işe eşit ücret' söylemi ile maaş düşürme, 'Yemek parasını' 5 liraya indirme, hakkını arayan işçileri tehdit etme, ücretsiz izin ile işten çıkarma ve sendikadan istifa baskısı ile zorla evrak imzalatma yapılmıştır. Hali hazırda çalışma şartlarının zorluğu, iş kıyafetleri ve soyunma yerlerinin olmaması, iş yükü, iş güvenliği, kuralsız, güvencesiz ve toplu sözleşmesiz çalışma durumları ile ilgili büyük sorunlar yaşayan işçilerin sorunları, bu yapılan olumsuz uygulamalarla daha da büyütmüştür" diyen Doğan, İstanbul ‘un 39 ilçesi arasında en büyük 14'üncü bütçeye sahip olan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinde onaylanan 590 milyonluk bütçeye sahip bir belediyenin çalışalarının toplu sözleşmesini yapmamasının hem işçileri hem de Bakırköy halkını rahatsız ettiğini ifade etti.
Bakırköy'de alt yapı çalışmalarında, yeşil alan çalışmaları ve park yapımlarında, kaldırım ile asfalt yapımlarında büyükşehir belediyesinin çalışma yaptığını, 2014 yılından bu yana bu devasa bütçe ile Bakırköy'e hiçbirşey yapılmadığı gibi çalışanların toplu sözleşmesinin de yapılmayarak ve 120 milyon olan toplam personel gideri 90 milyonun altına düştüğünü belirten Doğan, diğer belediyelerin bütçelerine değindi. Birçok il ve ilçenin nüfus yoğunluğu ve bütçelerinden örnekler veren Doğan İstanbul'da Adalar, Şile, Çatalca, Güngören, Bayrampaşa, Çekmeköy, Silivri, Avcılar, Sultanbeyli, Büyükçekmece, Beyoğlu, Arnavutköy, Tuzla, Kağıthane, Sancaktepe, Sultangazi, Gaziosmanpaşa, Bahçelievler, Esenler, Zeytinburnu, Sarıyer, Beylikdüzü, Maltepe, Kartal, Bağcılar Belediyelerinden daha büyük bir bütçeye sahip olan bakırköy belediyesinin, toplu sözleşme yapmaması yada halkına hizmette şeffaf davranmaması konusunu, Bakırköy kamuoyunun vicdanına soruyoruz. Sizce neden işçilerin toplu sözleşmesi yapılmıyor? Yada neden şeffaf belediyecilik örneği sergilenmiyor?" diye sordu.
"Şeffaf Belediyecilik örneği olarak Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu 1 Ocak 2020 ile 31 Aralık 2020 arasında 50 milyon 483 bin bütçe geliri ile aynı dönemde 48 milyon 223 bin lira harcama yaparak hem para biriktirmiş, hemde ihalelerle birilerini zengin etmeyerek halkına hizmet etmiştir" diyen Doğan, bir yanda yaşanırken, Bakırköy Belediyesi'nin işçikere 5 lira yemek parası veren, çalışanlarının maaşını düşüren, çalışanını işten atan, 590 milyonluk devasa bütçesi ile toplu sözleşme imzalamayan, halkı, esnafı, pazarcısı, işçisi ve memuru ile kavgalı bir belediye olduğunu belirtti.
Bakırköy Belediyesi ile Belediye şirketinin düzgün yönetilmediğini, şeffaf yönetilmediği gibi saldırgan ve düşmanca bir tavır ile hareket edildiğini de ifade eden Doğan, "Taleplerimiz günün şartlarına göre en masum ve en demokratik taleplerdir. İşçilerin toplu sözleşmesi yapılsın, işçilerin demokratik ve yasal talepleri yerine getirilsin, işçilerle uğraşmayın, işçilerin ekmeği ile oynamayın, işçilere baskı yapmayın" diyerek taleplerinin;
"* Bakırköy işçilerinin anayasal hakkı olan toplu sözleşmelerinin yapılması,
* Keyfi olarak işten attığınız işçiler geri alınması,
* Ücretlerinde kesinti yapılan işçilerin ücretlerinin eski haline getirilmesi,
* İşçiler üzerinde yapılan baskılara tehditlere son verilmesi,
* Sendikalı olma hakkımıza saygı gösterilmesi ve sorunlarının masada çözülmesi" olduğunu belirtti.
Açıklamanın ardından işçiler sloganlarla belediye binasına yürüyerek bir süre de burada sloganlarla ve konuşmalarla taleplerini ifade ederek eylemi sonlandırdı.