Karayolları Taşımacılık Emekçileri Sendikası KA-TAŞ-SEN, şoför olarak çalışan emekçilerin SGK primlerinin eksik yatırılması veya hiç yatırılmaması nedeniyle denetleme görevini yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında “görevi kötüye kullanma suçu” nedeniyle suçduyurusunda bulundu.

Karayolları Taşımacılık Emekçileri Sendikası KA-TAŞ-SEN, şoför olarak çalışan karayolları emekçilerinin SGK primlerinin eksik yatırılması veya hiç yatırılmaması nedeniyle denetleme görevini yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında “görevi kötüye kullanma suçu” nedeniyle suçduyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçeleri verilmeden önce Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

"Dünyayı Taşıyoruz Hakkımızı Alacağız! İşçi Ve Emekçinin Hak Gaspına Son Vereceksiniz" yazılı pankart açılan eyleme İşçi Temsilcileri Konseyi (İTK), Emeğin Gücü Derneği, HDP Emek Meclisi Eşsözcüsü Şaziye Köse ve meclis üyeleri de destek verdi.

 

"Dinlenmeden Çalıştık Yollarda İş Cinayetlerinde Öldük"

Açıklamada ilk olarak İşçi Temsilcileri Konseyi (İTK) İzmir Temsilcisi Şahin Başarener konuştu. "Bir yıldır tüm dünyanın koronavirüse karşı mücadele ettiğini belirten Başaraner, ülkemizde işçilerin fabrikalarda, şantiyelerde, atölyelerde, kamplarda, şoförlerin arabalarında hiç bir önlem alınmadan çalışmaya devam ettiğini belirtti. "Biz şoförler pandemi koşullarında bir gün bile dinlemeden çalıştık. İnsanlar evlerinden çıkmazken şoför arkadaşlarımız TIR'larda, kamyonlarda, otobüslerde, motosiklet üzerinde yollarda iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi" dedi.

 

"Geleceğimizi Çalmanıza İzin Vermeyeceğiz"

Herkes için tedbir alanırken işçiler emekçiler için tedbir alınmadığını belirten Başaraner, pandemi koşullarında önlem alınmadan çalıştırılırken şoförlerin sigorta primleri dahi yatırılmadığını ya da uzun çalışma sürelerine rağmen asgari ücret üzerinden yatırılarak emeklilik günlerindeki gelirinin çalındığını söyledi.

Başaraner "Bizim yaşamlarımızdan, çocuklarımızın geleceğini çalıyorlar. Biz işçiler, biz şoförler sizin köleniz değiliz. Bu dünyadaki tüm zenginlikler, servetler bizlerin sırtından kazanılıyor. Ama gözünüz doymuyor, doymak bilmiyorsunuz. Sizden bıktık, aç gözlülüğünüzden, bizi sömürmenizden bıktık. Artık yağma yok. Bizleri daha fazla sömürmenize izin vermeyeceğiz" dedi.

İşçilerin, emekçilerin, şoförlerin haklarının gasp edilmeye çalışıldığı her yerde örgütlü işçileri, emekçileri KA-TAŞ-SEN'i bulacaklarını belirten Başarener, sözlerini "Patronlar ve SGK yetkilileri aklınızı başınıza alın. Bizden çaldıklarınızla zenginleşmenize son vereceğiz" dedi. Basın metnini ise KA-TAŞ-SEN örgütlenme uzmanı Tufan Erdem okudu. 

 

"İşsizlik Ve Açlık Korkusuyla Ölüm Riski Altında Çalışıyoruz" 

Tır şoförleri olarak günlerce uyumadan gitmek zorunda olduğuklarını, yollarda her an ölüm riski altında çalıştıklarını, çalışma saatlerinin ise belirsiz olduğunu belirten Erdem Tufan, "Bize tanınan sürede sevkiyatları yetiştirebilmek için ölüm riskini göze alıyoruz. Günlerce uykusuz yol gitmemize rağmen gerek takograf denetimlerinin eksik yapılması gerekse işverenlerce SGK primlerinin sanki sabit mesai saatleri varmış gibi belirli saat ve gün üzerinden yatırılması başımıza gelen en sık hak ihlallerinden birisidir. Tüm bunlara katlanmak zorundayız, çünkü açlık ve işten atılma korkusu, ölüm korkusuna baskın geliyor" dedi.

 

"Yargıtay Kararları Uygulanmıyor"

Ailelerinden uzakta ve sürekli yollarda sürdürdükleri yaşamlarının da yıprandığına ve meslek hastalıklarına yakalandıklarını belirten Erdem, Bu kadar ağır bir mesleği sürdüren ve halkımızın ihtiyaçlarını taşıyan bizler asgari ücretle geçinemiyoruz. Bununla ilgili Yargıtay kararları mevcutken yasalar uygulanmıyor ve denetlenmiyor.

 

"Kamu Görevlileri Suç İşliyor"

Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 98, 99. maddelerinde yer alan “araç kullanma ve dinlenme sürelerine uyma mecburiyeti ve denetleme esaslarında uyulacak usuller” ve “takograf cihazına ilişkin düzenlemeleri”nin hüküm altına alındığını belirten Tufan Erdem, "Bu yönetmeliğin gereğini yerine getirmeyen, yeterli denetim yapmayan tüm kamu görevlileri kanuna aykırı hareket ettiğinden 'görevi kötüye kullanma suçu' işlemektedir" dedi.

Kanunda “Kamu idarelerinin denetim elemanları kendi mevzuatı gereğince işyerlerinde yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler sırasında, çalıştırılanların sigortalı olup olmadığını da tespit ederek, sigortasız çalıştırılanları Kuruma bildirmek zorundadır. Bu kurumlar ayrıca kendi mevzuatları gereğince yaptıkları inceleme ve tespitler sırasında bu Kanuna göre sigortalı sayılanların prime esas kazançlarının veya sigortalı gün sayılarının eksik bildirilmesi sonucunu doğuran tespitlerini de en geç bir ay içinde Kuruma bildirirler. Kurum bu bildirimleri esas almak üzere gerekli yasal işlemi yapar. İlgililerin itiraz hakları saklıdır” denildiğini aktaran Erdem, taşımacılık işçilerinin çalışma saatinin tespitinin, takograf yoluyla rahat bir şekilde yapılabileceğini, bu denetimleri yapmayanların da işçilerin SGK primlerine esas çalışma süresi konusunda ihmali olduğundan, denetimden sorumlu bu memurların da 'görevi kötüye kullanma' suçunu işlemiş olduklarını söyledi.

 

"Görevini Yerine Getirmeyenlerin Cezalandırılması İçin Mücadele Edeceğiz"

Tufan Erdem, KATAŞSEN olarak kanunun verdiği yetkiyle, taşımacılık işiyle uğraşan işçilerin SGK priminin çoğu kez işverenlerce yatırılmaması ve eksik yatırılmasından(genellikle asgari ücret üzerinden) kaynaklı ihlalleri ve bu ihlallerin önüne geçilmesi için ihlalden sorumlu tüm kamu görevlilerin tespit edilerek görevi kötüye kullanma suçundan soruşturulması ve cezalandırılması için elimizden gelen tüm mücadele araçlarını kullanacaklarını vurguladı.

 

"Takograflar Can Güvenliğimiz İçin Değil, Ceza Kesmek İçin Kullanılıyor"

Ulaştırma Bakanlığı'na da çağrıda bulunan Erdem, Avrupa Birliği uyum süreci gereğince ağır ticari araçlara takılan dijital takograf cihazlarının karayolu emekçisi şoförleri ve karayolu üzerinde seyahat edenlerin can ve mal güvenliğinin korunması açısından olumlu bulduklarını ve sistemin şoförlerin çalışma süreleri ile ilgili düzenleme olacağını düşündüklerini fakat durumun hiçte öyle olmadığını sürücü meslektaşlarına tek taraflı kesilen para ve puan  cezası olarak gördüklerini söyledi.

 

"Firmaları Korumak İçin Code 95 Uygulanmıyor"

Ulaştırma Bakanlığı'na, "Dijital Takograflarda Avrupa'da Yer alan ve ülkemizde de olması gereken  Code 95 neden yürürlüğe girmemiştir?" diye soran Tufan Erdem, "Code 95'in karayolları emekçilerinin çalışma koşullarının denetlenmesini sağlayarak sorunlarını çözebileceği aşikardır" diyerek Code 95 sisteminin firmalara yaptırım uygulatmayı getirdiğini ve bu nedenle uygulanmadığını vurgulayarak "Code 95 sisteminin bir an evvel sisteme dahil edilip bizlerin mağduriyetleri giderilmesinin sağlanmasını talep ediyoruz" dedi.

KA-TAŞ-SEN üyeleri açıklamanın ardından adliyeye girerek suç duyurusu dilekçelerini verdi.