İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde Kod 29 gerekçesi ile KHK ile işlerinden atılan işçiler 16 Şubat günü saat 11:00’da Büyükşehir Belediyesi Ek Hizmet Binası önünde açıklama yaparak kesintisiz eyleme başladıklarını duyurdular.
Eylemde sık sık “Direne Direne Kazanacağız”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”, “Çalışma Hakkımız Gasp Edilemez”, “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber, Ya Hiç Birimiz” sloganları atıldı. Eylem ülkede eylemde olan herkesin selamlanmasıyla başladı. Okunan metinde ise sürece dair bilgi verilerek “5 ay önce, Koronavirüs pandemisi en şiddetli dönemlerini yaşarken, 20 Ekim 2020 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediyesi iştirakleri olan İzelman A.Ş ve İzenerji A.Ş çalışanları olan bizlere, bağlı olduğumuz iştiraklerden birer telefon geldi ve tek cümle ile bizlere iş akdimizin feshedildiği söylendi. Aynı gün elimize ulaşan evrakta, 8 ay sonunda güvenlik soruşturmalarımızın olumsuz sonuçlandığı ve belediye ile işçiler arasında yapılan sözleşmede güvenlik soruşturmasını bağlayıcı madde olmamasından dolayı, belediyenin iş kanununun 25/2 maddesiyle bizi işimizden ettiğini öğrendik.” denildi.
İşten atılmalarına neden olarak gösterilen 25/2 maddesinin açıklaması yapılarak “İş kanunun 25/2 maddesinin SGK kayıtlarındaki karşılığı KOD29’dur. Katıldıkları televizyon programlarında, panellerde, alanlarda emekçi çalışma arkadaşlarının yanında olduklarını ifade eden yöneticiler, “Sosyal Belediyecilik” yapmakla övünenler, çalıştığı süre boyunca tek soruşturma geçirmemiş 16 büyükşehir belediyesi çalışanını KOD29 la, yani “işyerinde ahlak ve iyi niyet kurallarını ihlal etmekle, tacizle, tecavüzle, sarkıntılıkla” yaftalamış ve bizleri işlerinden etmiştir. Yapılan bu fişleme yetmemiş, belediye yetkilileri süreçte tek açıklama yapmamaya itina göstermiş, sorumluluğun kendilerinde olmadığını iddia etmişlerdir.” denildi.
Arşiv ve adli sicil kayıtlarında tek leke olmamasına rağmen keyfi kararlarla işlerinden edildiklerini ifade eden işçiler duruma tepki göstererek “İşçi olarak çalışmaya adliyelerden alınmış temiz kağıtları yetmiyorsa, tekrar soruyoruz, o zaman parti genel merkezinden, ‘belediyelerimizde ve birimlerimizdeki yöneticiler, bu hukuksuzluklara boyun eğip işçilerimizi mağdur edemez’ açıklaması neden yapıldı?” dedi.
“Buradan, Direniş alanımızdan sesleniyoruz. Tek adam rejiminin kayyum rektörlerle üniversiteleri teslim almaya çalışmasına karşı, özgür, bilimsel, demokratik üniversite talepleriyle sokakları dolduran dostlarımızı, hak ve emek gasplarına rağmen meydanlarda direnen işçi ve emekçi dostlarımızı, aylardır Direnen Cargill işçilerinİ, Tazminat mağduru Atlas jet ve Bimeks işçilerini, yürüttükleri onurlu mücadele ile işçi sınıfının mücadelesine ışık olan Ermenek ve Soma maden işçilerini, Sendika kurdukları için işten atılan Ptt taşeron işçilerini, her türlü 4 olumsuzluğa rağmen direnişlerini sürdüren Döhler işçilerini, Şekerpınar depo önünde direnen, Bütün Migrosları direniş alanına çeviren depo işçilerini, Tazminat ve alacakları için yıllardır direnen Uzel işçilerini, Ekmekçioğlu direnişçilerini, Tüvtürk direnişçilerini, Sendikalı oldukları için işten çıkarılan Sml işçilerini ve Tazminat ve Maaş alacakları için direnen Kayı işçilerini ve onurlu direnişlerini selamlıyoruz.” diyen işçiler, her gün saat 11:00 ile 14:00 arasında aynı yerde olacaklarını belirterek herkese destek ve dayanışma çağrısında bulundular.