Haber-Sen tarihi İstanbul Radyosu önünde eylem yaparak binanın boşaltılmasına ve 2 binden fazla kişinin zorla emekli edilmesini protesto etti.

KESK'e bağlı Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (Haber-Sen) İstanbul şubeleri, tarihi TRT İstanbul Radyosu'nun binasının boşaltılmasını ve çalışanların zorla emekli edilmesini protesto etti.

İstanbul Harbiye'deki bina önünde yapılan açıklamada, "Radyo Evimiz. Radyo Sesimiz. Radyo, Geçmişimiz, Geleneğimiz Gidip Döneceğiz" pankartı açıldı, "Direne Direne Kazanacağız" ve "Radyo Evimiz Hiç Kimseye Vermeyiz" sloganları atıldı.

'Ticari Sır' Adı Altında Zorla Emeklilik Ve Atama

Açıklamayı Haber-Sen İstanbul 5 Nolu Şube Başkanı Özlem Berkit yaptı. 20 yıla yakın süredir bitmeyen yapılanma sürecinde olan TRT'nin, 2 yıl önce 2 bin yetişmiş TRT emekçisini yönetimin baskısıyla emekliye ayırdığını söyleyen Berkit, "Emekli olmamakta direnen arkadaşlarımızdan bazıları, akla aykırı kriterlerle puanlanarak ihtiyaç fazlası personel adı altında başka kurumlara sürüldü.

Haber-Sen olarak bu arkadaşlarımızla birlikte direndik ve kazanma yolunda ilerliyoruz. Onlarcası işbaşı yaptı. Emekli edilen, sürgün edilen arkadaşlarımız yerine 'Özel Hukuk Hükümlerine tabi personel' adı altında sınavsız binlerce kişi alındı. Bu kişilerin imza attıkları sözleşmeleri paylaşmaları dahi yasaktır. Hatta kendileri bile neye imza attıklarını bilmiyor. Haber-Sen sorunca da, 'ticari sır' denildi. Kurumda kalmayı başaran arkadaşlarımızın elinden işleri alındı, pasifize edildiler" dedi.

"Milyarlarca Liralık Yatırım Çöp Olmaya Terk Edildl"

İnsan kaynaklarının da özel sektöre devredildiği ve 8 haber montaj  çalışanının sürgün edildiğini ifade eden Berkit, "Yılların birikimiyle yetişen arkadaşlarımızdan bazıları büro işlerinde görevlendirildi. Hiçbir açıklama yapılmadı. Yerlerine, sadece mülakat ile eleman alındı. Vericilerimiz boşaltıldı, söküldü. Akıbeti merak konusudur.

Milyonlarca liralık yatırım çöp olmaya terk ediliyor. Vericilerde çalışan mühendis, teknisyen arkadaşlarımız fazlalık muamelesi görüyor; sanki bizim asli işimiz yayın yapmak değilmiş gibi. Şimdi de İstanbul'daki binalarımız güçlendirme gerekçesiyle boşaltılıyor. Binalar tehlikeli ise güçlendirilsin, bunun nesine karşı çıkıyorsunuz diyebilirsiniz. Tabi ki haklısınız. Eğer gerçekten güçlendirme yapıldıktan sonra biz yeniden binalara dönecek isek hiçbir itirazımız olamaz" dedi.

TRT yönetimini süreci şeffaf bir şekilde yürütmeye çağıran Berkin şu soruları yöneltti:

* TRT'nin binaları hangi tarihte, hangi deprem testine tabi tutulmuştur?

* Binalardaki risk nedir?

* Raporlar hangi kurumdan alınmıştır?

* TRT sanatçıları nerede prova yapacak?

* Ayazağa'daki bu binanın depreme dayanıklılık raporu var mıdır?

* Dere yatağındaki bu yapı sel riskine karşı test edilmiş midir?

* Tadilat süreci niçin iki binada aynı anda başlamıştır?

* Cevaplanması gereken en önemli soru güçlendirme sonrası geri dönülecek midir?