Asgari ücretle ilgili açıklama yapan Türk-İş Genel Başkanı Atalay,"İşveren ve hükümetin, insanları tebessüm ettirecek bir rakam getireceğini bekliyor ve umut ediyoruz" dedi.
Asgari ücretin belirlenmesi için görüşmelerin başlayacağı 4 Aralık öncesinde Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, sendika Genel Merkez binasında yeni yılda geçerli olacak asgari ücrete dair basın toplantısı düzenledi. Atalay'ın söylemleri asgari ücretin belirlenmesi konusunda bir bir mücadele hatta tartışma yürütmek gibi bir amacının olmadığını, asgari ücretin belirlenmesini patronlara bıraktığını gösteriyor.
Atalay açıklamasında "İşveren ve hükümetin, insanları tebessüm ettirecek, bizim de 'evet' diyeceğimiz bir rakam getireceğini bekliyor ve umut ediyoruz" dedi.
Bu 'tebessüm ettirilecek' insanlar, her daim devlet ve patronların hizmetinde olan burjuva sendika yöneticileri olsa gerek.
Zira patronlar asgari ücret ne kadar düşük olursa o kadar memnun kalıyor. Bu da işçilerin temsilcisi olarak asgari ücretin belirlendiği görüşmelerde ki tavrına bağlı. Türk İş patronların açlık ücretine ne kadar ses çıkarmaz patronların cebinden ne kadar az çıkmasını sağlarsa patronlar da Atalay'ı o kadar tebessüm ettirecektir.
Yoksa herkes bilir ki, patronlar ve de onun koruyucusu olan hükümet işçiyi tebessüm ettitecek bir ücret önermeyecektir. Bu sınıfsal konumuna aykırı olur.
Asgari ücretin nasıl tespit edildiğinin toplum tarafından bilinmediğini söyleyen Atalay, asgari ücretin işçi, işveren ve hükümetten beşer kişinin olduğu 15 kişilik komisyon tarafından belirlendiğini, "işveren ile hükümetin çoğunluğa sahip oldukları için istedikleri ücret rakamını belirlediklerini" söyleyen Atalay, “Bu sene yönetimle 'Biz bu komisyona katılmasak mı?' diye de düşündük. Bu komisyon adaletli bir komisyon değil. Toplumun bir kısmı bunu anlamıyor. 'Sendikalar isterse belirli bir noktaya getirir.' diyor. Kamu sözleşmelerinde ya da özel sektör sözleşmesinde bir sürü yaptırım hakkımız var ama asgari ücrette böyle bir yaptırım hakkımız yok" diyerek yıllardır katıldığı komisyonun adaletli olmadığını, sendikaların bir yaptırımı olmadığını fark etmiş olarak sendikaların üzerindeki yükü de kaldırıverdi.
Asgari ücretin belirlenmesini patronlara bıraktığını ortaya koyan Atalay'ın açıklamasında şu ifadelere yer verildi.
"Bugün asgari ücret net 2 bin 324 lira. Bu ücretle değil bir ay 15 gün bile geçinilmez. Komisyonda işveren ve hükümeti temsil eden üyeler, bugünden itibaren başlasınlar bakalım 2 bin 324 lirayla kaç gün idare edebiliyorlar? Onun için işveren ve hükümetin, insanları tebessüm ettirecek, bizim de 'evet' diyeceğimiz bir rakam getireceğini bekliyor ve umut ediyoruz. Böyle bir rakamı getirirlerse masada onlarla birlikte hareket ederiz”.
"Hak-İş ve DİSK'in temsilcileriyle pazartesi günü görüştük. Dün de arkadaşlarımız uzmanlarıyla görüştü. Asgari ücrete dair 7-8 maddeden oluşan ilkeler belirlendi. Bununla ilgili yarın ortak bir açıklama yapacağız. Kafamızdan geçen bir rakam var. Komisyon üyeleri, önümüzdeki günlerde Hak-İş ve DİSK'in kanaatini de alıp kamuoyuna bunu açıklayacak.”
"Bir parti '3 bin lira' diyor, diğeri '3 bin 100 lira' diyor, öbürü '5 bin' diyor. Bu böyle devam ediyor. Neticede mevcut asgari ücretle geçinilmediğini asgari ücretli biliyor, biz biliyoruz, toplumun tamamı biliyor."
Atalay, bugünün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü olduğunu, bu yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonunun işçi heyetinde, Adalet Bakanlığı'nda temizlik görevlisi olarak çalışan engelli Özgül Yardımcı'nın da yer alacağını söyledi.