< "Covid-19 Meslek Hastalığı ve İş Kazası Sayılmalı"

Ankara İSİG Meclisi, 11 kişinin serbest bırakılmasının ardından Ankara Tabip Odası'nda basın toplantısı düzenleyerek "7. Ayında Covid-19 Raporu"nu açıkladı.

Toplantıda açıklanan raporda, "Covid-19 sağlık emekçileri için meslek hastalığı olarak, diğer işkollarında çalışan işçiler için ise iş kazası olarak tanınmalıdır" denildi.

Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, polis saldırısı ve gözaltına alınmaları nedeniyle Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbn-i Sina Hastanesi önünde açıklayamadığı raporu, Ankara Tabip Odası'nda düzenlediği basın toplantısında açıkladı. 

Hastane önünde yapılmak istenen eyleme yönelik polis saldırısında gözaltına alınan 11 kişi, ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.

Gözaltına alınanlar hakkında 2911 Sayılı kanuna muhalefet etmek iddiasıyla işlem yapıldı. 

Gözaltıların bırakılmasını ardından yapılan basın toplantısında konuşan Rehhar Karadeli, korona salgını sürecine ilişkin hazırladıkları raporu açıkladı. 

İktidarın salgın sürecinde "sürü bağışıklığı" politikası izlediği ifade edilerek salgını adım adım bir işçi sınıfı hastalığına dönüştürdüğüne dikkat çekilen raporda, "çarklar dönsün" anlayışı ile virüsün işyerlerinde ve işçilerin yaşam alanlarında hızla yayılmasına sebep olduğu belirtildi.

 

"Sermayeye Esnek Çalışma Ortamı Hazırlandı"

Salgının yayılmasının önüne geçilmek için bir kontrol planı yapılmadığı, kaynakların zorunlu malları üretmeye ve halkı salgından korumaya ayrılmadığı, aksine, sermaye teşvikleri, vergi ve KDV indirimleri, borç indirimleri, kredi borçlarının ertelenmesi, vergi ödemelerinin ertelenmesiyle kaynakların patronlar için harcanmış olduğu ve sermayenin özellikle 2000'li yıllardan beri talep ettiği esnek çalışma biçimlerine ortam hazırlandığı belirtildi. Bu haliyle salgın, gerek siyasi iktidar gerekse patronlar tarafından 'fırsat'a çevrildi.

Raporda özellikle salgının ilk günlerinde, üretimin/hizmetin durması veya yavaşlaması bahane edilerek pek çok işçinin işten çıkarılmasıyla başlayan sürecin aşırı ve esnek çalışma, iş yükünün artması, ücretsiz izne zorlama, ücretleri geciktirme gibi uygulamalarla sürdürüldüğüne dikkat çekildi.

 

"Sermaye Örgütlerinin Daha Fazla Sömürebilme Talebi"

Yine bu dönemde sermaye örgütlerinşn esnek ve kuralsız çalışma ile işsizlik fonunu daha çok yağmalamaya dönük taleplerini daha yüksek sesle duyurduğu vurgulanan raporda işsizliğin koz olarak kullanıldığı, işyerlerinde üretim baskısı ve kötü çalışma koşulları devam ederken ya salgına dair hiçbir önlem alınmadığı ya da işçileri korumaya yetmeyecek göstermelik önlemler alındığı belirtildi.

 

"İşçiler Kendi İmkanlarıyla Korunmaya Çalıştı"

Raporda, pek çok işyerinde işçilerin kendi imkanları ile kişisel koruyucu ekipman tedarik ederek sağlıklarını korumaya çalıştığı, henüz ilk dalga atlatılmamışken başlatılan normalleşme süreci ile emekçilerin çok daha kuralsız ve kötü koşullarda çalışmaya zorlandığı ve vaka sayılarının işyerlerinde hızla arttığı hatırlatıldı.

 

"En Az 294 Emekçi Yaşamını Yitirdi"

Roparda, 7 ayda 105'i sağlık, 69'u ticaret/büro, 20'si belediye, 19'u tekstil, 14'ü metal, 14'ü güvenlik, 13'ü taşımacılık işkollarında çalışan en az 294 emekçinin yaşamını yitirdiği belirtilerek, ölümlerin daha çok 65 yaş üstü olarak belirtilmesine karşın ölen emekçilerin yaş ortalamasının 50 olduğuna da dikkat çekildi. 

 

"29 Bin 865 Sağlık Emekçisi Salgına Yakalandı"

Sağlık emekçilerinin bu dönem yalnızca hastalarla yüksek yoğunlukta temas etmenin bir sonucu olarak değil, kötü çalışma koşullarının bir sonucu olarak yaşamını yitirdiği vurgulanan raporda, bu süreçte 29 bin 865 sağlık çalışanının da koronaya yakalandığı bildirildi.

Salgın sürecinin bir başka biçimde yönetilebileceği ifade edilen raporda, salgının halkın da emekçilerin de bireysel çabalarıyla engellenemeyeceği belirtildi. 

Raporda, Covid-19 sürecinde alınması gereken önlemler ve uygulamaya ilişkin talepler:

* Covid-19 sağlık emekçileri için meslek hastalığı, diğer işkollarında çalışan işçiler için ise iş kazası olarak tanınmalıdır.

* İşyerlerinde başta üretim alanları olmak üzere ulaşım, beslenme, barınma gibi tüm alanlarda işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmalıdır.

* Kronik hastalığı olan ve belli bir yaşın üzerindeki işçiler bu süreçte idari-ücretli izne çıkarılmalıdır.

* İşten atmalar yasaklanmalı ve 1168 TL değil tam ücret ödenmelidir.

* Çalışma saatleri, ücretlerde kesintiye gitmeden azaltılmalıdır.

* İşçilere ücretsiz-yaygın testler yapılmalı, vakaların arttığı işyerlerinde üretime ara verilmelidir.

* Evden çalışan işçilerin çalışma saatleri düzenlenmeli ve iş için yaptıkları harcamalar karşılanmalıdır."

 

"İşyerlerinde Salgın Komiteleri Kuralım"

Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, raporu "Yan yana gelemedikçe ve sustukça daha fazla arkadaşımızın öleceğini, daha kötü koşullarda çalışmaya mecbur bırakılacağımızı biliyor ve iş cinayetlerine, salgına, işsizliğe, açlığa ve güvencesiz çalıştırmaya karşı tüm emekçileri işyerlerinde salgın komiteleri kurarak mücadele etmeye ve kendi sağlığımız hakkında söz sahibi olmaya çağırıyoruz" diyerek örgütlenme ve mücadele çağrısı ile sonlandırdı.