Demirören Medya, sadece dijital ortamda yayın kararı alarak çalışanlarına 'Eşyalarınızı toplayın" talimatı verdi.

Ekonomik kriz, siyasi kriz, Covid-19 Salgını... Her olumsuz durum, her kriz önce emeğini satarak yaşamaya çalışan işçileri vuruyor.

"Salgını atlatıyoruz, normale dönüyoruz" denildiği günlerde Demirören Medya çalışanlarına aniden "Eşyalarınızı toplayın" denildi.

Yani "Artık işsizsiniz, burada çalışmayacaksınız" denildi ve eşyalarını toplamaları için bir kaç gün süre verildi. Çünkü Demirören Medya Grubu, 'dijital dönüşüm' kararı almıştı.

29 Mayıs’ta yapılan yönetim kurulu toplantısında, kurum bünyesinde basılan Hürriyet, Milliyet ve Posta gazetelerinin artık basılmayacağı ve yayınların sadece İnternet sitesi üzerinden devam etmesi kararı alındı.

Kararın alınmasında, artan kağıt maliyetleri ve evden çalışma düzenine geçişle dijital dönüşümün daha uygun olacağı fikri etkili oldu. Bayramda gazetelerin basılmayarak sadece İnternet sitesinden yayın yapmasının da bu fikri güçlendiren bir başka etken olduğu belirtildi.

Ekonomik kriz var, kağıt pahalı, salgın var... Semaye patronları her şeyi karın devamlılığını esas alarak değerlendirir. Demirören Medya patronları da basın ve dağıtımın kendilerine istedikleri karı sağlamayacağını, hatta basım olmadan da gayet iyi kar edebileceklerini görünce kararını verdi. "Gazeteler basılmayacak". Bir çok şirket salgın sürecinde yaygınlaşan "evden çalışma" sistemine geçişi daha uygun buldu. Çünkü evden çalışmada yolda zaman kaybı yok, yol, yemek parası, işyerinde gerekli önlemler vb. maliyetlerden de kurtulmuş olunuyor.

Medya tekellerinden Demirören Medya da bu 'daha az sorun daha çok kar' yöntemine geçme kararı almış. Gazetelerin basılmaması demek, basım dağıtım ve bir çok aşamasında çalışan binlerce işçini bir anda işsiz kalması demek.

Demirören Medya yönetimi bu durumu ani bir karar sonucu çalışanlarına 'Eşyalarınızı toplayın' diyerek bildiriyor.

"Salgın bitiyor, normal çalışmaya döneriz" diye düşünen medyanın çeşitli alanlarında çalışan yüzlerce işçi, bir cümleyle yaşamdan kovuluyor.

Ne önceden işçilere bir bildirme zorunluluğu, ne bu salgın günlerinde kim nasıl yaşamını sürdürür kaygısı... Tüm bunlardan azade, karar alınır. Bugün kağıt fiyatı, salgın, dijital dönüşüm, yarın başka bir gerekçe... Sermaye sınıfı için önemli olan şey karına kar eklemek.