29 Aralık 2015’te Kürdistan’da ilan edilen sokağa çıkma yasaklarına karşı KESK, DİSK ve TMMOB öncülüğünde, "Savaşa Karşı Barışı Savunacağız" sloganı ile iş bırakarak greve giden eğitim emekçilerine verilen cezalara ilişkin davalar sonuçlanmaya başladı.
İzmir'de açılan soruşturmalar kapsamında, 3 bine yakın eğitim emekçisine "Kademe ilerleme cezası" veya "Maaştan 1/30 oranında kesme" cezaları verilmişti.
Eğitim emekçileri verilen cezaların iptali istemi ile İzmir İdare Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Eğitim emekçileri itirazlarına beklenen emsal cevap geldi.
İki eğitim emekçisine İdare Mahkemesi’ne yaptığı başvuruda mahkeme kararında, 29 Aralık tarihinde gerçekleştirilen grevin “Sendikal hak” olduğunu ve bunun uluslararası sözleşmelerce güvence altında olduğuna vurgu yaptı. Eğitim emekçilerinin bu nedenle disiplin suçu işlemediği kanaatine varan mahkeme, ayrıca yapılan maaş kesintilerinin de faiziyle birlikte ödenmesine karar verdi.
Verilen cezaların insani taleplerden kaynaklı olduğunu hatırlatan Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç, sonuç olarak bu eylemlerin sendikal bir hak olduğunun mahkeme kararı ile de anlaşıldığını söyledi, soruşturmalar sonucunda cezaların yanı sıra ihraç talep edildiğini belirtti. Verilen bu kararın değerli olduğunu ifade eden Kılıç, "İktidarın mahkemeleri, savcıları ve hakimleri yönlendirdiği bu günlerde hukuktan yana adaletten yana tavır koymaları önemlidir. Evrensel hukuk ölçütlerinde karar vermeleri sevindirici. Suç olan hiçbir durum yoktu. Zorla bir suç ortaya çıkarmaya çalıştılar. Amaçları sendika üyelerine gözdağı vermekti. Eğitim Sen ise mücadelesini sürdürecektir" dedi.
Greve katılan bin üyelerinin dosyasının ihraç istemi ile MEB Yüksek Disiplin Kurulu'na gönderildiğini hatırlatan Kılıç, bu ihraç taleplerinin reddedildiğini ve soruşturma dosyalarını İl Milli Eğitim Müdürlüklerine geri gönderdiğini söyledi.