Kore yarımadasında tansiyon giderek yükseliyor. Emperyalistler tüm medya gücüyle Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'ne karşı açacakları savaşa zemin hazırlamaya çalışıyor. Sabah akşam "haydut devlet, terörist devlet, diktatörlük, şeytani güç" teraneleriyle bombardıman ediliyoruz.
Özellikle KDHC'nin 3 Eylül sabahı yaptığı hidrojen bombası denemesi neredeyse bir "infiale" yolaçtı! BM Güvenlik Konseyi acil toplantı kararı aldı. Ülkeler adeta kınama yarışına girişti. Japonya uçaklarıyla gövde gösterisi yaparken kapitalist Güney Kore 4 yeni THAAD füze bataryası yerleştirme kararı aldı. ABD Kore açıklarında bir uçak gemisi içeren filoyu "sabitlemekten" bahsediyor. Pentagon "en sert askeri karşılık"tan dem vururken, Trump açıktan "nükleer silahlarla saldırmaktan" sözediyor! Tehditler somut hazırlıklarla içiçe geçmiş durumda. Neyin tehdit, neyin somut bir saldırı adımı olduğu artık birbirine karışmış durumda.
Emperyalistlerin korkunç propaganda gücü askeri güçlerini kat kat aşan bir tehlike arzediyor. Tüm gerçekler ters yüz edilip en vahşi saldırılar yığınların gözünde kabul edilebilir hale getirilmek isteniyor. Sürekli "söz dinlemeyen Kuzey Kore", "dünya barışını tehdit eden diktatör Kim", "savaş meraklısı rejim" söylemleri ile bir algı yönetimi gerçekleştiriliyor.
"Dünya barışı" dediğiniz nedir? Hangi "dünya barışı"? Şu anda dünyanın dört bir yanı savaş alevleriyle kavruluyor. Çekilen acıların, dökülen kanın, öldürülen insanların ve katledilen doğanın haddi hesabı yok! Üstelik tüm bu savaş ve çatışmalar bizzat siz emperyalistlerin yarattığı vahşetler. Bütün yerküreyi böylesi bir yıkıma sürüklüyorken "dünya barışı"ndan bahsetmeniz tahammül edilmez bir iki yüzlülük!
Devam edelim. Kore yarımadasında gerçekte savaş kışkırtıcılığı yapan kim? Güney Kore'de her daim savaşa hazır 37 bin kişilik işgal ordusu bulunduran ABD'nin ta kendisi! Kore karasularında sürekli askeri tatbikatlar yapan kim ise, savaş kışkırtıcısı o? Avrupa'ya, Türkiye'ye, Güney Kore'ye "füze savunma sistemi" adı altında füzeler yerleştiren kim ise, savaş kışkırtıcısı odur! Zira bu sistemler sayesinde "düşman füzelerini" daha ilk ateşleme anında imha ederek bir "saldırılmazlık örtüsü" yaratma peşinde bunu yapanlar. Böylece karşılık görmeden saldırma üstünlüğünü yakalama derdindeler. ABD tüm bu adımlarla sadece Sosyalist Kore'ye değil, Rusya ve Çin'e karşı da bariz bir üstünlük sağlama amacında. Tüm askeri dengeleri değiştirecek böyle bir adım başlı başına "dünya barışını" tehdit etmiyorsa, kimse kusura bakmasın, KDHC'nin veya herhangi bir ülkenin füze denemesi zerre kadar tehdit unsuru olamaz! Gelin görün ki bu gerçeklere dair tek bir kelime duymak mümkün değil kapitalist dünyanın medyasında.
Emperyalist tekellerin bu devasa medya gücüne karşı sosyal ağlar üzerinden emekçi halkların mütevazı sesi, her şeye rağmen insanlığa umut veriyor. Latin dünyasında yükselen seslerden biri, bu emperyalist saldırganlık ve yalanlara karşı “Kuzey Kore’yi Destekliyorum (Yo Apoyo A Corea del Notre)” diyor.
Emperyalistler, Kuzey Kore'nin ciddi bir ekonomik yoksulluğu olduğunu ve ülkenin kaos ve sefalet içinde yüzdüğüne dair propaganda haberleri yaparken, insanlar, bol ağaçlı parklarda oynayan çocukların, ailelerin olduğu videoları yayımlayıp, “açlıktan ağaçları kemiren Kuzey Koreliler” diye emperyalist propagandayla dalga geçiyorlar.
Emperyalist yalan ve demagojiyi, kara propagandayı altüst etmeye yetmez elbette bu mütevazı çabalar. Yapacağımız daha güçlü propaganda ve bilgilendirmeler de sınırlı bir etkiye sahip olacak. Buna hiç kuşku yok. Fakat gerçekleri tüm gücümüzle emekçilere ulaştırma çabamızdan hiç vazgeçmeyeceğiz. Sesimizi ve yüreğimizi Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin onurlu emekçilerinin ses ve yüreklerine katacak, emperyalist saldırganlığa karşı her yerde gerçekleri haykıracağız. Sosyalist Kore'ye ve tüm ezilen emekçilere en büyük desteğimiz ise, bu topraklarda başarılmış bir devrim olacak. Emperyalist saldırganlığı ve yalanları ancak bu yolla boşa çıkarmış olacağız. Gerçek enternasyonalist dayanışma ancak bu şekilde hakiki anlamına kavuşacak. Dünya işçi sınıfının bir parçası olduğumuzun bilinciyle hareket edecek ve kapitalist sistem zincirini Türkiye ve Kürdistan halkasından kıracağız!