İzmir'de Tire-Belevi yol projesinin güzergahı değiştirilerek Çayırlı köyündeki zeytin ve incir ağaçlarının bulunduğu tarım alanları üzerinden geçirilmesine karşı Tire'de basın açıklaması yaptıkları sırada ağaç sökümü yapılmaya başlandı. Köylülerin tepkisi üzerine iş makineleri çalışmayı durdurarak alandan çekildi. Çayırlı Köylüleri "Ağaçlarımızın katledilmesine asla izin vermeyeceğiz" dedi.
İzmir'de Tire-Belevi yol projesinin güzergahı değiştirilerek Çayırlı köyündeki zeytin ve incir ağaçlarının bulunduğu tarım alanları üzerinden geçiriliyor. Çayırlı köylüleri geçim kaynakları olan arazilerinin gasp edilmesine karşı, mücadeleye destek veren Tarım-Sen ile birlikte Tire'de basın açıklaması gerçekleştirdi. "Zeytin Ağacı Kur'anda Kutsaldır Kutsal Katliama Hayır" yazılı pankart açan Çayırlı Köylüleri, "İncir Balımıza Zeytinyağımızı Katletmeyin", "Yaşam Alanlarımızı Yok Etmeyin", "Emeklerimizin Üzerinden Yol Geçirmeyin", "150 Değil Binlerce Ağaç Kesilecek", " Dağımızdan Yağ ve Bal Akıyor Doğamıza Kıymayın" yazılı dövizler taşıdı.
"Kimsesizlere Dayatılan Bilimden Uzak Hukuka Aykırı Kararlar"
İzmir İli Tire İlçesi Çayırlı köylüleri, Selçuk İlçesi Belevi – Tire Karayolu üzerinde yol genişletme çalışmalarının hiç kimsenin haberi olmadan güzergahı değiştirilerek tepeden aşırılacak, köyün üzerinden geçirilecek, akla, mantığa sığmayan, bilimin kilometrelerce uzağındaki yol projesinin uygulanmaya başlandığını belirttikleri açıklamada "Sessizce alınan, kimsesizlere dayatılan hukuka aykırı kararlar. Kararların izini güzelim gövdelerine kırmızı boya ile çarpı işareti konulan, kimileri asırlık zeytin, incir ve çam ağaçlarımızdan sürüyoruz" dedi.
Hukuka aykırı acele kamulaştırma kararının iptali için Danıştay’da Yürütmeyi Durdurma talepli dava açtıklarını aktaran Çayırlı Köylüleri, 17 Ocak 2025 tarihli Resmi Gazetede 32785 Sayılı 9416 Karar Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı çerçevesinde, Cumhurbaşkanı tarafınca yapılan acele kamulaştırma işlemi kararında "Belevi-Tire İl Yolu Projesi (km:0+000-2+300 ve km:19+960-27+300) kapsamında ekli krokide gösterilen güzergaha rastlayan kesimde araziye girilerek yol yapım çalışmalarının tamamlanması amacıyla ihtiyaç duyulan taşınmazlar ile üzerlerindeki müştemilatın Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından acele kamulaştırılmasına, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi gereğince karar verilmiştir" denildiğini Bu haliyle dava konusu acele kamulaştırmaya karar veren Karayolları Genel Müdürlüğü olduğunu, oysa yasanın acele kamulaştırma kararı verme yetkisini münhasıran Cumhurbaşkanı'na tanıdığı, bu yetkinin, yasal düzenleme olmadan Karayolları Genel Müdürlüğü'ne devredilemeyeceğini vurguladı.
Acele Kamulaştırma kararında Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılacak olan taşınmazların ve müştemilatın listesinin Cumhurbaşkanı kararına eklenmediğine, bu nedenle hangi parsellerin kamulaştırılacağı bilinmediğine dikkat çekilen açıklamada "Kamulaştırılacak parsellerin listesi olmaması idareye sınırsız yetki tanınmış olması sonucunu doğurmaktadır. Hukuka aykırı bu acele kamulaştırma kararının iptali için Danıştay’da Yürütmeyi Durdurma talepli dava açmış bulunuyoruz" denildi.
"Ağaçlarımızın Katledilmesine İzin Vermeyeceğiz"
Çayırlı Köylülerinin yaşamını sürdürdüğü, geçimini sağladığı, incir ve zeytin üretilen zeytinlik arazisinin acele kamulaştırılmasında hiçbir kamu yararı söz konusu olmadığı gibi, hali hazırda mevcut olan yol yerine başka bir yolun zeytinliklerin içerisinden geçilerek yapılmasının da kamu yararına aykırı olduğunu vurgulayan Çayırlı Köylüleri, gerek geçimlerini sağladıkları zeytin ve incir ağacı bulunan arazilerini gerekse de köyün çevresinde bulunan ve bir çoğunu kendilerinin diktiği çam ağaçlarının katledilmesine, yaşam alanlarının ve doğanın katledilmesine izin vermeyeceklerini vurguladılar.
Çayırlı Köylülerinin mücadelesine destek veren ve yaşam alanlarının gasp edilmesine karşı hukuki sürecin başlatılmasına yardımcı olan Tarım İşçileri Sendikası (Tarım-Sen) üyeleri de eyleme katılarak destek verdi.
"Ben O Ağaçları Çocuk Gibi Emekle Sevgiyle Büyüttüm"
İncir ağaçlarının bulunduğu bahçesinden yol geçirileceğini söyleyen Çayırlı köyünden bir kadın "Ben o ağaçlarını kendi ellerimle diktim. Binbir emekle bir çocuk gibi sevgiyle büyüttüm. Nasıl bir emekle çabayla büyüttük biz bu ağaçları bilen var mı? Ben asla ne incir ağaçlarının ne zeytin ağaçlarının ne de çamların kesilmesine izin vermeyeceğim. Boş arazi dururken olacak iş mi bu? Yetkililere sesleniyorum. Bu bizim geçim kaynağımız bunu bize yapmayın" dedi.
"Hep Birlikte Sonuna Kadar Direneceğiz"
Tarım-Sen Genel Başkanı Umut Kocagöz konuşmasında "Ellerinizle diktiğiniz, yıllarca emek vererek büyüttüğünüz zeytin ve incir ağaçlarının, yine sizlerin de emeği bulunan çam ağaçlarının yol için katledilmesine karşı bir aradayız. Bu katliamın durdurulması için bir hukuki süreç başlattık fakat bu süreç devam ederken de ağaçları sökmek için gelirlerse buna karşı hep birlikte direnecek, mücadele edecek miyiz?" diye sordu. Köylüler hep birlikte"Evet" yanıtı vererek ne geçimlerini sağladıkları zeytin ve incir ağaçlarının ne de çam ormanının katledilmesine izin vermeyeceklerini belirttiler.
Videoyu İzlemek İçin Tıklayınız.
Basın açıklamasının hemen ardından Çayırlı Köyü yolu üzerinde bulunan çam ağaçlarının iş makineleriyle dökülmeye başladığını öğrendiler. Köylüler, Tarım-Sen yönetici ve üyeleri ağaç sökümü yapılan yere gitti.
"Bu Çamlarda Benim De Emeğim Var"
Köylüler makinelerinin önüne geçerek çam ağaçların sökülmesine tepki gösterdi. Çayırlı köyünden bir kadın "Bu çamlarda benim de emeğim var. Geldik ellerimizle diktik. Akşam oldu bunlar da kalsın demedim fidanları diktim de öyle gittim. Bunun için miydi? Böyle söküp atsınlar diye mi diktik bunları?" diyerek tepki gösterdi. İncir bahçesinden yol geçeceğini de belirten köylü "Bu bahçe benim kaç yıllık emeğim, benim, çoluk çocuğumun tek geçim kaynağı. Hepimizin geleceği bu bahçe.
"Bahçemi Alacaklarsa Oraya Mezar Kazıp Üstümü Örtsünler"
Bu bahçeyi de elimden alacaklarsa benim yaşamamın da hiçbir anlamı yok. Bahçeye gireceklerse oraya da bir mezar kazıp beni de atıp örtsünler üstümü. Bahçem elimden gittikten sonra ben yaşasam ne yapacağım. Devlet yetkililerine sesleniyorum. Bizim ekmeğimiz, geçim kaynağımız bu incir ağaçları, zeytin ağaçları. Bizim sesimizi duyun, bu zulmü bize yapmayın" dedi.
Köylülerin tepkisi üzerine iş makineleri alandan ayrıldı.
Köylüler pankartlarını açarak açıklama yaptı.
"Sayımızı Az Görüp Vazgeçeriz Zannetmesinler"
"Burada çam ağaçlarını sökmüşler, katletmişler. Biz tepki gösterince durdular. Buradan başlayıp sonra bizim bahçelerimize girip yol yapacaklar. Bize 'Biz bahçelere gşrmeyeceğiz, buradan toprak örneği almak için geldik' diyorlar. Toprak örneği almak için bu kadar ağaç sökümü yapılır mı? Biz buradaki çamlardan başlayıp arazilerimize doğru ilerleyecek lerini biliyoruz. Bugün tepkimizi görünce gittiler. Ama yarın ya da daha sonra yine gelecekler bunu da biliyoruz. Şimdi bizi az kişi görüp de bizim ağaçların sökülmesini engelleyemeyeceğimizi, ya da ileride birkaç gün gelip sonra vazgeçeceğimizi zannetmesinler. Biz emek verip yetiştirdiğimiz incir ağaçlarımızı da, zeytin ağaçlarımızı da bu çamları da sökmelerine izin vermeyeceğiz" dedi.
Videoyu İzlemek İçin Tıklayınız.