Haber

Türkiye’nin Avrupa’ya kapıları açmasıyla Edirne’deki Pazarkule Sınır Kapısı’na akın eden binlerce mülteci, Yunan askerlerinin saldırısına uğradı.

Günlerdir çok ağır koşullarda sınırdan geçebilmek için binlerce kişi, iki sınır arasındaki tampon bölgede ve Edirne sınırında asker ve polis saldırılarına, soğuk ve açlığa rağmen bekleyişi sürdürüyor.

28 Şubat günü sınırın açıldığının duyulmasından itibaren sadece İstanbul’dan değil, ülkenin bir çok yerinden göçmenler sınıra doğru hem karadan hem denizden yollara düşmüştü. İstanbul’da geri dönüş merkezi vb birçok yerden de zorla araçlara bindirilerek yüzlerce mültecinin de Edirne’ye getirilip bırakıldıkları öğrenildi.

Bu zorlu yolculukta sınırda sıkışıp kalan binlerce kişi sık sık Yunanistan güvenliğinin plastik mermili ve gaz bombalı saldırılarıyla karşı karşıla kalıyor.

Bu sabah Edirne Valiliği açıklama yaparak, Yunanistan askerlerinin gerçek mermilerle ateş açtığını ve bir kişinin hayatını kaybedip, 5 kişinin de yaralandığını söyledi. Edirne’ye ziyarete giden HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ise ölü ve yaralı sayısının daha yüksek olduğunu söylüyor. Gergerlioğlu, yaşananlara Türk polisinin müdahale etmediğini ve sadece izlemek ile yetindiğini anlatıyor.

Sürekli “sınırı şu kadar kişi geçti” açıklamaları yapılsa da, sadece sınıra gelenlerin sayısı dahi ancak 10-15 bini buluyor. Pazarkule’den geçişler mümkün değilken, Meriç üzerinden botlarla tek tük geçişler sağlanıyor. Yunan Adalarına ulaşmayı başaran göçmenlerin de güvenlik güçlerinin saldırılarıyla karşılaştığı görüntüler ulaşıyor ekranlarımıza…

Bunlara rağmen umutlu, güzel kareler de yok değil… Göçmenleri siyasal araç olarak kullananların aksine halklar göçmenlerle dayanışma halinde. Midilli’de Adaya ulaşan göçmenlere kucak açan, dayanışma eylemleri yapan Yunan halkını, AB’nin kapılarının göçmenlere kapatılmasını protesto eden Almanları ya da Türkiye’nin dört bir yanından gelerek sınırdaki göçmenlere yiyecek ve barınma yardımı yapan Türkiye halkları…

Halkların dayanışması, emperyalist-kapitalist devletlerin egemenliğini yıkacaktır…