Haber

Balıkesir L Tipi Hapishanesi'nde 11 Mayıs’tan bu yana tutuklu bulunan Barış Akademisyeni Tuna Altınel’in yargılamasında ilk duruşma bugün Balıkesir Adliyesi'nde görülüyor.

BALIKESİR - Anayasa Mahkemesi’nin Barış Akademisyenleri davasına ilişkin hak ihlali kararı vermiş olmasıyla birlikte, Doç. Dr. Tuna Altınel barış akademisyenlerinden ayrıştırılarak ikinci bir suçlamayla tutuklandı. Altınel, Fransa’da düzenlenen yasal bir etkinlikte yaptığı çevirmenlik nedeniyle yargılanıyor.

Tuna Altınel'in davasına katılmak üzere İzmir, İstanbul başta olmak üzere bir çok şehirden akademisyenler, öğrenciler, insan hakları savunucuları, demokratik kitle örgütlerinden otobüslerle Balıkesir'e gidildi.

Anayasa Mahkemesi Kararına Rağmen İkinci Bir Suçlamayla Tutuklandı

Anayasa Mahkemesi’nin Barış Akademisyenleri davasına ilişkin hak ihlali kararı vermiş olmasıyla birlikte, Doç. Dr. Tuna Altınel barış akademisyenlerinden ayrıştırılarak ikinci bir suçlamayla tutuklandı. Altınel, Fransa’da düzenlenen yasal bir etkinlikte “çevirmenlik” nedeniyle suçlanıyor.

Altınel'e Özgürlük İsteyenler Balıkesir'de

Fransa’da bir üniversitede öğretim üyesi olan matematikçi Doç. Dr. Tuna Altınel’in Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararına rağmen başka bir suçlamayla tutuklanması, benzeri olumlu adımları boşa çıkarmaya yönelik bir gelişme olarak nitelendiriliyor. Tuna Altınel’e Özgürlük isteyen İstanbul ve İzmir başta olmak üzere bir çok şehirden akademisyenler, öğrenciler, demokratik kitle örgütleri ve insan hakları savunucuları bugün görülecek davaya katılmak üzere Balıkesir'e geldi.

Pasaport Tahdidi İçin Gitti Yasa Dışı Örgüt Suçlamasıyla Tutuklandı

Galatasaray Lisesi mezunu olan Doç. Dr. Tuna Altınel, Barış Akademisyenleri davasında yargılanması tutuksuz devam ederken, pasaport tahdidini kaldırmak üzere 10 Mayıs 2019’da Balıkesir’e gitmişti. Aynı gün gözaltına alındı ve bir gün sonra (11 Mayıs 2019’da) yasa dışı örgüt üyeliği suçlamasıyla tutuklandı.

Bu nedenle, Tuna Altınel öğretim üyesi olduğu Lyon-1 Üniversitesi’nde işbaşı yapmak üzere Fransa’ya dönemedi ve akademik hayatı belirsiz bir şekilde kesintiye uğratılmış oldu.

Suç Gerekçesi "Çevirmenlik Yapması"

Suçlamanın dayanağı Fransa’da Lyon kentinde Amitiés Kurdes Lyon et Rhône-Alpes tarafından düzenlenen bir etkinlikte (“Djizré, histoire d’un massacre” – “Cizre Bir Katliamın Hikayesi”) konulu sunuma çevirmenlik yapmasıydı.

Tuna Altınel’in katıldığı etkinlik ve sunumda hiçbir şekilde şiddet çağrısı içermediği yasal ve izinli bir etkinlik olduğu belirtiliyor.

Düşünce ve ifade özgürlüğü hakkının yargı konusu yapılması yerine hukuki güvenceye kavuşturulması ve Tuna Altınel’in serbest bırakılması talebiyle kampanyalar başlatıldı, "Tuna Altınel'e Özgürlük" adıyla blok açıldı.

Anayasa Mahkemesi’nin Kararı boşa Çıkarılıyor

Anayasa Mahkemesi’nin Barış Akademisyenleri davasına ilişkin hak ihlali kararı vermiş olmasının son dönemde yaşanan olumlu bir gelişme olduğu belirtiliyor.

Ancak Tuna Altınel’in barış akademisyenlerinden ayrıştırılarak ikinci bir suçlamayla tutuklanmış olması benzeri olumlu adımları boşa çıkarmaya aday bir vaka olarak değerlendiriliyor.

Fransa’da yasal bir derneğin düzenlediği izinli ve kamuya açık bir etkinliğin kriminalize edilmesi ve istihbari bilgi gibi gösterilmesinin, uluslararası bir hukuk krizinin de habercisi olduğu ifade ediliyor.

Saat 12.30'da Balıkesir Adliyesi'ne gelindi. Emniyet Müdürü salona herkes sığmayacağı için gelenler arasında tercih yapılması gerektiğini söyledi. Ayrıca adliye bahçesinde beklemeyeceğini söyledi. 

Mahkemeye gelen İstanbul grubu adliye bahçesinin kamusal alan olduğunu ve yasaklanamayacağını söyledi

Kısa süre sonra diğer şehirlerden de araçlar geldi. Duruşma öncesi basın açıklaması yapıldı. Davayı izlemek üzere Fransa’dan ve farklı ülkelerden akademisyenler de katıldı.

Açıklamayı akademisyenlerinden Sanat Eleştirmeni Lütfiye Bozdağ okudu. Davanın hukuksuzluğu teşhir edilerek Doç.Dr. Tuna Altınel başta olmak üzere Barış Akademisyenlerinin özgürlüğü için mücadeleye devam edileceği ifade edildi.

Balıkesir Adliyesi'nde görülen Tuna Altınel davasında,kimlik tespitinin ardından ifadesinin alınmasına başlandı.

Tuna Altınel hakkındaki suçlamanın dayanağı Fransa’da Lyon kentinde Amitiés Kurdes Lyon et Rhône-Alpes tarafından düzenlenen bir etkinlikte (“Djizré, histoire d’un massacre” – “Cizre Bir Katliamın Hikayesi”) konulu sunuma çevirmenlik yapmasıydı. Altınel bu etkinliği düzenleyen derneğin PKK/KCK ile ilintili olduğu, kendisinin de örgüt üyesi olması iddialarına yanıt verdi.

Altınel Fransa’da etkinlik düzenleyen uluslararası dernek ve etkinlik içeriği hakkında bilgi aktararak "Bu iddialarla yargısız infazla gözaltına alınıp tutuklandım. İtirazlarıma bir yanıt alamadım.

PKK/KCK terör örgütü üyesi Akademisyen tutuklandı şeklinde asılsız haberlerle bazı medya organları tarafından hedef gösterildim. Ben savunma yapamaz muhatap bulamazken bana karşı alçakça bir kumpasla karşılaştım. Türkiye’den kaçmak isteseydim, Türkiye'de gelmezdim Hiçbir dayanağı olmayan iddianame nedeniyle 81 gündür tutukluyum. Beraatimi ve özgürlüğümü istiyorum" dedi. Ardından avukatların beyanına geçildi.

Av. Meriç Eyüpoğlu, müvekkilim aranan bir şahıs değil, Balıkesir'e geliyor, pasaport tahdidi için Adliyede işlemler yapıyor. Ve bu sırada da arandığına ilişkin  bir bilgi yok. Kendisi ifadeye çağrılabilecekken aniden gerekçesiz tutuklandı. 255 sayfadan oluşan bir iddaname dosyamız var" dedi.

Av. Meriçoğlu "Müvekkilim dayanağı olmayan iddilarla Mayıs ayından beri hapis. Müvekkilim 81 gündür özgürlüğünden mahrum edildi. Beraatini talep ediyorum" dedi. Fransa’daki dernek hakkında ve dava konusu etkinlik hakkında bilgiler verdi.

Av. Meriçoğlu,  Akit gazetesinde ve diğer gazetelerde çıkan haberlere değindi. "Fransa’da HDP Milletvekili Faysal Sarıyıldız'ın konuşmasını birebir Kürtçe'den Fransızcaya çeviren 'terör örgütü' üyesi tutuklandı" şeklinde haberler yapılduğını belirten Av. Eyüpoğlu,  iddianamede de birebir aynı ifadeler kullandığına fakat örgüt üyeliğine ilişkin hiç bir dayanak bulunmamasına dikkat çekerek. İddia makamı haberlerden etkilenerek mi bu iddianameyi hazırlamıştır sorusunu yöneltti.

Avukat Ahmet İnan Yılmaz, etkinliği düzenleyen derneğin uluslararası bir dernek olduğuna ve Altınel'in de bu derneğin yıllardır üyesi olduğuna değindi.

Çeşitli etkinlikler düzenleyen derneğin bu etkinliği düzenlediği sırada yada hemen ardından suç unsuru içeren hiçbir bildirim bulunmamasına rağmen aylar sonra etkinlikte tercüme yapan Doç.Dr. Tuna Altınel'in Balıkesir'e geldiğinde gözaltına alınıp tutuklandığına dikkat çekti.

"Nasıl oluyor ki, Altınel’i  bütün dünya ve Avrupa matematikçi olarak tanıyor ama bizim ülkemizde terör örgütü üyesi olduğu iddia ediliyor ve bir dayanağı da ortaya konulamıyor" dedi.

"Bir karar verdiğinizde bütün dünya nezdinde bir karar vermiş oluyorsunuz" diyen Yılmaz, Fransız Derneği üyelerinden birinin  Balıkesir'e geldiğini ve birden gözaltına alınıp, hapis yattığını belirtti.

Ve söz konusu etkinlik hakkında hiçbir terör örgütüyle ilişkili bir beyan ihbar inceleme olmayışına dikkat çeken Yılmaz, eğer bir yargılama ve tutuklama söz konusu olacaksa bunu gerekçelendiren dayanaklarının kanıtlarının olması gerektiğini söyledi.

Av. Ayşe Aydın, öğretmen Ayşe Çelik davasını hatırlatarak, "Aynı dönemde alınmış benzer bir durum olarak bu dava da politik bir davadır. Müvekkilim sadece bir çeviri yaptığı için  tutuklu. Tahliyesini ve beraatini talep ediyorum" dedi. 

Mahkeme Altınel’in tahliyesine ve adli kontrol şartına karar verdi. Avukatlar mütaalanın yanlış bilgilere dayanmakta olduğunu ve hukuka uygun olmadığını beyan ederek itiraz etti ve kararın gözden geçirilmesini talep etti. Duruşmaya onbeş dakika ara verildi.

Mahkeme Tuna Altınel'in tahliyesine ve mahkemenin 11  Kasım 2019 saat 14.00'te ertelendi.

Mahkemeden sonra Av. Meriç Eyüpoğlu kısa bir açıklama yaptı. Ve tahliye olan Doç.Dr. Tuna Altınel’i karşılamak için Balıkesir L Tipi Hapishanesi'ne gidildi.