Sandığa gidip oy vermeyle her şeyin değişebileceği yalanına halkı inandırmaya çalışanlar, bu yavan lapayı halka yeniden yedirebilmek için yoğun bir mesaiye tutuşmuş durumdalar. İstanbul'da Belediye Başkanlığı Seçimleri'nin YSK tarafından göz göre göre iptal edilmesinden sonra, iptal edileceği önceden belli olan 31 Mart seçimlerine halkı çağırmakla kalmayıp, "Bu seçimlerle AKP-MHP Faşizmini Süpüreceğiz" diyenler, oturup ciddi bir özeleştiri yaparak, "biz yanlış yaptık; 'Seçimle Gitmeyecekler' diyenler haklı çıktı" diyeceklerine, hafıza kaybına uğramışçasına aynı parodiyi yeniden oynamanın derdindeler.
Bunu anladık, mitolojideki Sisifos gibi, siz aynı şeyleri yapıp aynı sonucu almak kısır döngüsünden bıkmıyorsunuz; ama halk aptal değil. İşçi ve emekçiler, yoksul Kürt Halkı, Aleviler, emekçi kadınlar ve gençler şimdi "Seçimle Gitmeyecekler" diyenlere daha yakın duruyor; daha daha çok onlar gibi düşünüyorlar.
Tek başına zindanlarda açlık grevinde olan binlerce tutsağın sesi olmak için sokağa çıkıp eylem yapan analara saldıran polislere bakmak bile faşizmin öyle seçimle, parlamenter yöntemlerle yıkılmayacağını görmeye yeter. İnsanları kandırıp düzen partilerinin (ya da aynı anlama gelmek üzere, onların adaylarının) peşine takmaya çalışmak ve bunun adını "AKP'yi Geriletmek" olarak koymak reformizm değilse nedir? Ve reformizm, bu uğursuz rolü, devrimin yükselişte olduğu her dönemde oynamaya devam ediyor. İnternette dolaşan "Her Şey Çok Güzel Olacak" hastagının bu çevreler tarafından hızlı sahiplenilişi de bunu gösteriyor. Ancak insanlar, her şeyin nasıl "güzel, çok güzel, daha daha güzel" olacağını bilmek istiyorlar!
Leninistler Devrim dediğinde onları "hayal görmek"le suçlayanlar şimdi bile bile lades olduktan sonra halkı yeniden sandık başına çağırarak, seçimlerle "faşizmi süpürme" fantezilerini nasıl gerçekleştirecekler görelim! Ancak "gerçeğin gözlerinin içine cesaretle bakarsak göreceğimiz şey bu yolla hiçbir şeyin değişmeyeceği, devrim güçlerinin bir süre daha oyalanmış olacağıdır.
Elbette her şey çok güzel olacak; ama bu ancak devrimle faşizmi ezerek, Demokratik Halk İktidarı'nı kurarak olacak. Ve her şeyden önce bunun için kanlı, kavgalı bir mücadeleyi göze alarak olacak. Bu mücadeleyi göze almayanların bu bahiste yeri olmayacak!