“Sen memleketten haber ver. Hala öldürüyorlar mı, esmer yüzlü çocukları, Eşkıya diye?” diyerek soruyor şair dizelerinde…
Evet öldürüyorlar. Güpegündüz, yol ortasında… kimi zaman göstermelik bahanelerle, kimi zaman da öylesine…
Dün akşam saatlerinde arkadaşıyla Amed’de bir parkta oturan Recep Hantaş polis tarafından başından vurularak infaz edildi. Olay yerinde yaşamını yitiren Hantaş'ın cenazesi Dicle Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılırken, yanında ismi öğrenilemeyen arkadaşı ise gözaltına alındı.
99 Lice doğumlu idi Recep. Ağabeyi, Recebin sürekli polis tarafından rakip ve taciz edildiğini anlatıyor. Kardeşinin, bir arkadaşı ile Sümerpark’ta görüştüğünü, polisin de aldığı bir ihbarla “operasyon yaptığı”nı anlatıyor. Nasıl bir operasyon, ne zaman, çatışma olup olmadığı bilgisi yok… “Kardeşimin herhangi bir silahı bile olmamasına rağmen…” diye tamamlıyor cümlesini ağabeyi…
Sonrası bildik hikaye. Recep’in cenazesi hastaneden alınarak, polis ablukasında, ailesi dışında kimsenin katılmasına izin verilmeden toprağa verildi. Sessizce…
Kürt’ün ve devrimcinin cenazesinden dahi korkan sistem, burada kopacak fırtınadan korkuyor. Biliyor ki o fırtınalarda gelecek sonu…