Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink öldürülmesinin  12. yılında vurulduğu  Agos Gazetesi önünde anıldı. "Buradayız, bir yere gitmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi.

İSTANBUL - 19 Ocak 2007 tarihinde katledilen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink,  ölümünün 12.  yılında vurulduğu Halaskargazi Caddesi'ndeki Agos Gazetesi önünde anıldı.

Anmaya Dink’in ailesinin yanı sıra binlerce kişi katıldı. Agos Gazetesi'nin binasına “Adalet istiyoruz. Hrant 12”, “Vazgeçmiyoruz Ahparig!” ve “Hrant İçin Adalet İçin” yazılı pankartlar asıldı. Araç geçişlerine kapatılan caddede  anmaya gelenler , ellerinde “Hrant İçin Adalet İçin ”, “Hepimiz Hrantız” dövizleri ile Dink’in fotoğrafları taşıdı. Hrant Dink’in vurulduğu yere mum ve karanfiller bırakılırken, Ermenice ağıtlar seslendirildi. Anmada sık sık “Faşizme İnat Kardeşimsin Hrant”, "Hepimiz Hrantız Hepimiz Ermeniyiz", "Faşizme Karşı Omuz Omuza" sloganları atıldı. Hrant’ın arkadaşlarından gazeteci Bülent Aydın, gazete binasının penceresinden “Vazgeçmiyoruz Ahparig!” diye seslendi.

Dink’in faillerinin bulunması için mücadeleye devam ettiklerini belirten Aydın, “Hrant hala bu kaldırımda yatıyor ve biz onun için buradayız” dedi.

“Susmayanlar Var, Hala Buradayız, Vazgeçmiyoruz”

Saygı duruşunun ardından bu seneki konuşmayı yazar Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali yaptı.

"12. kez, seni aramızdan alan karanlığa karşı, senin ve ailenin yanında durmak için, ellerinle kurduğun, büyüttüğün gazeten Agos’un önündeyiz. Bizi acılarda akraba edenlerin kurdurduğu ve ne yazık ki, her geçen gün büyüyen geniş ailemizin en eski üyelerinden biri olarak sesleniyorum bugün sana" diyen Ali, 1948 yılında gözaltına alınan Sabahattin Ali'nin akıbetinin hala bilinmediğini ifade ederek, "Babam ne yazık ki bu ülke tarihinin ne ilk ne de son kaybı oldu. Babamı ‘milli hislerle galeyana geldiği için’ öldürdüğünü söyleyen katilin, seni öldüren ve sonrasında bayrağın önünde poz veren katilden farkı yoktu.

"Seni Öldürenlerin ‘Ankara’nın Karanlık Dehlizlerinde Kaybolmasına İzin Vermeyeceğiz"

Sabahattin Ali 70 yıldır kayıp. Olayın iç yüzü, bugüne kadar gelmiş geçmiş iktidarlar tarafından ısrarla aydınlatılmadı, tıpkı iktidarın seni öldürenlerin ‘Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmasına izin vermeyeceğiz’ demesine rağmen cinayeti aydınlatmamış olması gibi…" dedi.

Sabahattin Ali gibi tanınmış, sevilen bir yazarın hunharca öldürülmesinin yarattığı dehşet ve korku, toplumu suskunluğa sevk ederken, öte yandan her türlü muhalefeti sindirmeyi vazife bilen karanlık güçlere de cesaret verdiğini belirten Filiz Ali, Her on yılda bir tekrarlanan askeri darbeler ile karanlık güçler denen, aslında içimizden birilerinin, diğerlerini yok etmeye devam ettiğini söyledi.

Öldürülen gazeteciler, yazarlar, sanatçılar, bilim insanlarının ardından toplumda gitgide derinleşen ve hiç bir biçimde tedavi edilemeyecek yaralar açıldığını belirten Ali, 1948'den 2007'ye kadar öldürülenlerin isimlerini söyledi.

"Yıllardır Gözaltında Kaybedilenleri Soruyorlar"

Cumartesi Anneleri / İnsanları 1995 yılından beri Galatasaray Meydanı’nda Sebahattin Ali'nin, 1915, 24 Nisan’ında İstanbul’da gözaltına alınarak trenlere bindirilen Ermeni aydınlarının, 70’lerden beri Türkiye’de kaybedilen yüzlerce insanın akıbetini sormaya devam ettiklerini ama hala bir çoğundan sonuç alamadıklarını ifade eden Ali, "Ne var ki güneşin her sabah doğması kadar doğal ve değişmez bir gerçek var evrende. Hafıza. İnsan hafızası kaybolan, kaybedilen, yok edilen, yakılan, parçalanan değerlerimizi unutmaz. Onlar, bu kayıp değerler hiç umulmadık bir yerde, umulmadık şekilde toplumun karşısına çıkar ve hesap sorar" dedi.

Toplumun baskılarla pasifize edildiğini ifade eden Ali "Sevgili Hrant, yine de o kadar umutsuz değiliz. Susmayanlar var, hala buradayız, bir yere gitmiyoruz, vazgeçmiyoruz. Seni öldürdüklerinde henüz çocuk olanlar bugün burada, aramızda, öldürülmenizin peşine düşüyorlar, soru soruyorlar, susmuyorlar. Sizler, kaybettiğimiz bütün değerlerimiz, bize Ocak ayazında bakarken, biz burada, her yıl gençleşen kalabalıklarla vazgeçmiyoruz demeye devam ediyoruz. Umut burada! Bu topraklar, bu ülke bizim!” diyerek sözlerini tamamladı.

 

Leyla Güven Pankartına Polis Engeli

Hrant Dink için yapılan anma öncesi düzenlenen yürüyüşte 73 gündür açlık grevinde olan tutuklu HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in posterlerini taşımak isteyen HDP Milletvekilleri ve üyeleri polislerce engellendi. Bunun yanı sıra, DÖB'lü öğrencilerin dövizleri de alana alınmadı.