Haber

Ataşehir Belediyesi’ne bağlı Örnek Mahallesi’ndeki Pazaryeri inşaatında, Can İnşaat adlı firmanın işçisi olarak demir aksamları yapan Ramazan Karabacak isimli işçi 6 aylık çalışmanın sonunda ücretini alamamıştı. Geçtiğimiz salı günü Ataşehir Belediyesi’ne birlikte çalıştığı arkadaşı ile giden Karabacak yaptığı görüşmenin sonuçsuz kalması üzerine arabadaki benzini alarak üzerine döküp bedenini ateşe vermiş ve ağır yaralanarak Kartal – Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmıştı.

Birkaç gün önce internet sitelerine düşen bu haber hepimizin öfkesini bir kat daha arttırmıştı. Ücretini alamayan, geçimini sağlayamayan, çocuklarının, ailesinin ihtiyaçlarını karşılayamayan bir işçinin daha kendini yaktığı haberini almıştık. Emekçi Kadınlar olarak sabah saatlerinde 241 gündür eylemde olan Flormar işçilerini ziyaretimizin ardından Ramazan Karabacak’ın durumunu öğrenmek için hastaneye gittik.

Karabacak’ın eşi ve kardeşi sıcak bir kucaklamayla karşıladı bizi. Kardeşi Ramazan Karabacak'ın demir kaynak işi yaptığını, Çayırova'dan Ataşehir Belediyesi'ne gidip gelerek üç ay kadar taşeron firma ile çalıştığını, iki ayı aşkın süredir de alacakları için beklediğini, iki çocuğu olduğunu, 3 aylık birikmiş kira borcunun olduğunu aktardı. “Ailecek çok zor durumda kaldılar. Parasını alamadığı için sinirleri çok bozulmuştu. 'Bu kadar çalıştım paramı alamıyorum. Borçlarım yüzünden telefonlara bakamıyorum, evimden atılmak üzereyim, ekmek alacak para bulamıyorum' diye üzülüyordu. Yine ödeme yapsınlar diye gitmişti." dedi.

Ramazan Karabacak'ın başında, yüzünde, ellerinde ve bedeninde ağır yanıklar olduğunu belirten kardeşi, "Böyle bir acımasızlık görmedik bu insanlar çalışıyorlar, belediye neden bu paralarını alıp almadıklarını takip etmiyor. Neden kardeşime bunu yaşattılar" diyerek isyan etti. Sohbetimiz sırasında doktorun çağırması üzerine içeriye giden Karabacak’ın kardeşi kardeşinin durumunun iyi olduğu haberiyle geldi yanımıza. Hastaneden ne zaman çıkacağı belli değil ama bilinci yerindeydi Ramazan Karabacak’ın.

İnsanların kendilerini ziyarete gelmelerinden umutlandıklarını, yalnız olmadıklarını gördüklerini söyleyen Karabacak’ın eşi ve kardeşiyle sıcak bir kucaklaşmayla vedalaştık, elbette yeniden buluşmak üzere.