“Dünyanın en güvenilir ulaşım aracı tren, sermayenin elinde ölüm makinasına dönüşüyor. Gelişen teknoloji ile beraber dünyanın pek çok yerinde kullanılan hızlı tren ise, ülkemizde ilk kullanılmaya başladığı andan itibaren kaza ve ölümlerle birlikte anılır oldu.

Altyapısı hazır olmadan başlayan seferlerde daha ilk aylarda, 2004 yılında Pamukova'da kaza yaptı ve 41 kişi hayatını kaybetti. Geçtiğimiz aylarda Çorlu'da yaşanan tren kazasında -cinayet demek daha doğru- kaybettiğimiz 25 canın acısı daha hala hepimizin yüreklerinde taze.

Bu sabah yeni bir kaza haberi ile uyandık güne. Ankara-Konya Yüksek Hızlı Treni (YHT) kaza yaptı, 3'ü makinist 9 kişi öldü, 47 kişi yaralandı.

Sabah 06.36'da Ankara Garından hareket eden YHT, Marşandiz'de yol kontrolü yapan kılavuz tren ile çarpıştı, trenin 2 vagonu yoldan çıktı.

Yetkililer ilk önce trenin köprüye çarptığını, sonra baniyö treni ile çarpıştığını, sonra klavuz lokomotifle çarpıştığını açıkladı. Trenin enkazından yaralılar ve cansız bedenler çıkartılmaya çalışılırken, devlet kendisini işin içinden en kolay nasıl çıkarabileceğinin hesaplarıyla meşguldü.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası ise canlı yayında yaptığı açıklamada, Ankara-Sincan hattında yaşanan sinyalizasyon sorunu nedeniyle makinistlerin bir süredir telsizle haberleştiğini söylüyordu.... Bakanlığın açıklaması ise “Lokomotifin orada olmaması gerekiyordu” oldu.

Ve yine söylenenlere göre, Sincan-Kayaş banliyö hattı, çalışmalar tam bitirilmeden 24 Haziran seçimleri için erkenden açıldı. Bu yüzden Ankara-Sincan arasında sinyalizasyon sistemi yapılamadı.

Kar için güvenliğin, insan hayatının hiçe sayıldığının açık bir şekilde ortaya çıktığı olaylardan kaçıncısı... Çorlu'da yaşanan kazanın ihmallerden kaynaklandığı, 3. Havalimanının tamamlanmadan açıldığı vb bilinen bir gerçekken, bu olaylar araştırılmadığı, sorumluları bulunmadığı için yeni yeni kazalara yol açılıyor. Ve elbette en başta gelen sebep de karın her şey, insan hayatının hiçbir şey oluşu...

Yaşanan katliamdan sorumlu olarak 3 teknisyen gözaltına alındı. Sinyalizasyon olmadan tren seferlerine izin veren TCDD Genel Müdürü ve Ulaştırma Bakanı elbette her tür sorumluluktan muaf. Tüm bunlar yaşanırken aynı saatlerde Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Türkiye Uzay Ajansı'nın kurulduğunu müjdeliyordu...