Ümraniye'de metro yapımı çalışmasının sürdüğü yolda çökme meydana geldi. Çökme nedeniyle yan taraftaki bir inşaatın güvenlik kulübesinde gece nöbetinde bulunan 2 güvenlik görevlisi toprak altında kalarak yaşamını yitirdi. Çökme meydana gelen alanın çevresindeki 3 bina boşaltıldı.
İSTANBUL - Ümraniye'de metro inşaat sahasının da olduğu caddede göçük meydana geldi. Metro inşaatının yakınındaki siteye ait olan güvenlik kulübesi de göçükte kaldı. O esnada kulübede gece nöbetinde olan Mehmet Altun ve Güray Halat isimli 2 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi.
Sabah saatlerinde Mehmet Altun'un , saat 13:50 sıralarında ise Güray Halat'ın cesedi toprak altından çıkarıldı. Olay yerinde inceleme yapan İBB Başkanı Mevlüt Uysal ise " Göçme, zeminin hareketlerinden kaynaklı olabilir. İhmali olanlarla ilgili gerekli işlemler yapılacak" dedi. Çevre sakinleri ise kurtarma ekiplerinin 2 saat kadar geç geldiğini belirtti.
Parseller Mahallesi Kesikkaya Caddesi üzerinde bulunan ve halen inşaatın devam ettiği, Dudullu-Bostancı Metro Hattı şantiyesinin yanındaki yol gece saat 01:20 sıralarında göçtü. Zemin kayması sonucu meydana gelen göçükte; 10 metre çapında, 7-8 metre derinliğinde çukur oluştu.
Çökmenin meydana geldiği yerin yanında bulunan bir siteye ait güvenlik kulübesi ile şantiyeye ait konteyner de göçük altında kaldı. Kulübenin içinde bulunan 2 güvenlik görevlisi toprak altında kalarak can verdi.
Olay yerine sevk edilen itfaiye ekiplerinin çalışması sonucu toprak altında kalan güvenlik görevlilerinden Mehmet Altun’un cesedi sabah saatlerinde, diğer işçi Güray Halat’ın cesedi ise uzun uğraşlar sonucu saat 13:50 sıralarında toprak altından çıkarıldı.
Tedbir amacıyla çevredeki bazı binalar da tahliye edildi. Göçük meydana gelmesinin ardından çevrede doğal gaz kokusunun yayılmaya başlaması üzerine, bölgedeki gaz akışının kesilmesi sağlandı. Ayrıca inşaat çevresinde elektrik akışı da kesildi.
Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can ve Ümraniye Kaymakamı Suat Dervişoğlu olay yerine gelerek incelemelerde bulundu. Ümraniye Kaymakamı Suat Dervişoğlu, olay yerinde incelemelerde bulunduktan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, saat 01.22 sıralarında Dudullu Bostancı Metro Hattının Parsaller İstasyonu’ndaki genişletme çalışmalarında oluşan üst kot ile zemin arasındaki boşluğun çöktüğünü belirtti.
Çevrede ikamet edenler göçük sonrasında kurtarma ekiplerinin iki saat kadar sonra geldiği yönünde beyanlarda bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamada ise çökmenin, Dudullu-Bostancı Metro Hattı’nın Parseller İstasyonu ile Depo Sahası arasındaki tünel imalatlarının, istasyon tarafındaki son genişletme etabında meydana geldiği bildirildi. Açıklamada “Çöken kısım istasyon dışında; yol altında, site önünde yer almakta olup siteye ait güvenlik kulübesi oluşan boşluğa düşmüştür. Alınan ilk bilgilerde güvenlik kulübesi içerisinde 2 kişinin bulunduğu ifade edilmiş olup kurtarma çalışmalarına devam edilmektedir.” denildi. Açıklamada, İBB raylı sistemler, AKOM, itfaiye, yol bakım, İSKİ, zabıta, 153 yerinde çözüm ekiplerinin 10 araç ve iş makinesi, 38 personel ile olay yerinde çalışmalarını sürdürdüğü aktarıldı. Çalışmalar sırasında çevredeki bina ve yol ölçümlerinin düzenli olarak kontrol edildiği belirtilen açıklamada, “Yapılan kontrollerde olay öncesinde herhangi bir deformasyon gözlenmemiştir. Çevredeki 3 bina tedbir amaçlı boşaltılmıştır. Meydana gelen çökmenin zemin altında oluşan boşluktan kaynaklanabileceği tahmin edilmektedir.” ifadelerine yer verildi.
Olay yerinde inceleme yapan İBB Başkanı Mevlüt Uysal ise “Ayrıntıları teknik inceleme yapılınca ortaya çıkacak. Makas değiştirme alanında bir genişleme çalışması yaparken göçük olmuş. Tünelle üst grup arası yaklaşık 17 metre. Bu arada ayrı bir boşluk oluşmuş olabilir. Teknik inceleme yapılınca kamuoyuyla paylaşılacak. Burada ani bir hareketlilik olmuş Bunun nedeni ortaya çıkarılmalı. Şu anda dinamit patlatılacak bir durum söz konusu değil. Çünkü orada tünel daha öncesinden yapılıp bitmiş. Sadece makas değiştirme alanında bir genişletme çalışması var. Burası zaten istasyon alanının hemen bitişindeki bir alan. Dün gece saat 01.20 civarında bu olaylar oldu. Olay olurken altta da çalışmalar var ama çok ani bir şekilde bir çökme" şeklinde açıklamada bulundu.
Dev Yapı İş Sendikası'ndan Hasan Oğuz ise metro inşaatındaki göçük sonucu yaşamını yitiren iki güvenlik görevlisinin Simpaş'ta çalışan görevliler olduğu bilgisini verdi.
Yaşamını yitiren güvenlik görevlilerinden birinin 24 yaşında üniversite mezunu olduğu ve iş bulamadığı için 2 yıldır Simpaş'ta çalıştığnı belirten Oğuz, yakınları ile görüştükleri güvenlik görevlisinin bulundukları yerin 10 gündür sallanmakta olduğunu anlattığını aktardı.
İnşaatla ilgisi olmamasına rağmen nöbetçi kulubesinin göçük altında kalmasının işçi sağlığı ve iş güvenliği ve inşaat alanına ilişkin yeterli önlemmlerin alınmadığnı ortaya koyduğunu belirten Oğuz "Bunun bir iş cinayeti olduğu çok açık. Maliyet unsuru olarak görülen önlemler alınmadığı için inşaatla hiç ilgisi olmamasına rağmen iki genç işçi daha iş cinayetinde yaşamını yitirdi" dedi.
Mimarlar Odası'ndan yapılan yazılı açıklamada ise;
"Göçüğün zemin altında oluşan boşluktan kaynaklanabileceği" yönündeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nn açıklamasının manidar olduğu, zemin altında boşluk oluşmasının da tünel imalat sürecine dahil olduğu ve tünel açmak için yapılan patlatmaların denetimi ve meydana gelen boşlukların herhangi bir göçmeye yol açmamasının sağlanmasının da tünelin yapımı kassamında olduğuna dikkat çekildi.
"Yine bir ihmalle karşı karşıya bulunuyoruz. Ne yazık ki, iş güvenliği önlemlerine dikkat edilmemiş ve iki insan hayatını kaybetmiştir" denilen açıklamadaçökmeden sonra önlem amaçlı boşaltılan apartmanların akıbetinin de şu an için belli olmdağına ve çökmenin yol açtığı zararın daha da ağırlaşabileceğine vurgu yapıldı.
İşçi sağlığı ve iş güvenli önlemlerinin maliyet artırıcı bir unsur olarak görülmeye devam edilmesi ve asgari düzeyde de güvenlik önlemlerinin alınmamasının özellikle kamuya ait projelerde işi olabildiğince hızla bitirmenin asli hedeflerden biri olarak görülmesinin bu tür kazaların artmasını getirdiği belirtilen açıklamada taşeron çlaşıma sisteminin bu kazaların artamasını getirdiğine dikkat çekilerek "Bu olayda tartışılması gereken nokta kamu ihaleleri sürecindek taşeron sistemidir. kamu yönetimi şartları yerien getirmeye haiz yeterli olduğuna kanaat getirilen bir farmaya işi ihale etmekte, ihale alan firma ise işi bölüm bölüm alt taşeronlara devretmektedir. Alt taşeron firmaların yeterli teknik birikime sahip olup olmadığı ise tam bir bilinmeze işaret etmektedir. Zincirleme taşeron sistemi özellikle kamu işlerinde, yapı denetim sistemi ile işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri konusunda zafiyetleri de açığa çıkarmaktadır. Kamu işlerinde taşeron ve alt taşeron sistemi yeniden ele alınmalı, düzenlenmeli ve inşa süercinde olan her firma denetlenmelidir."