HBDH Yürütme Komitesi, dinci faşist çetelerin Suriye ve Rojava’daki saldırıları ve işgaline karşı bir açıklama yayınlayarak “Rojava Devrimi Yalnız Değildir! Birleşik Devrim Ruhuyla Rojava’yı Savunacağız!” dedi. Açıklamada şöyle denildi:

AKP-MHP faşist ittifakının besleyip, büyüttüğü SMO ve HTŞ çeteleri 27 Kasım günü hem Suriye rejim güçlerinin bulunduğu Halep kentine hem de Rojava Özerk Yönetimi'nin bulunduğu Şehba ve Halep içinde yer alan özerk mahallelere eş zamanlı saldırı başlattı.

AKP-MHP faşist devleti tarafından desteklenen ve emperyalizm tarafından kollanan çeteler Suriye rejim ordusunun direnmemesi sonucu hızlı bir şekilde bir çok noktanın kontrolünü ele geçirdi ve Hama kentine kadar olan bir alanda etkinlik sağlamaya başladı. Suriye rejim ordusunun bu iradesiz duruşu 2014 DAİŞ saldırılarında olduğu gibi, Suriye topraklarını büyük bir kaosa sokmakta ve Suriye halklarını bir kez daha katliamlarla yüz yüze bırakmaktadır.

Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetimi'ne bağlı askeri güçler ise, ilk andan itibaren Şehba ve Halep’te etkin oldukları noktalarda direniş mevzileri kurarak, halkı bu katliam şebekesiyle yüz yüze bırakmayacağını açıkladı ve şimdiye kadar da bu alanlarda çetelerin saldırılarına karşı direniş sürmektedir.

Esas hedef Rojava Devrimidir!

AKP-MHP faşizminin düzenli olarak hava saldırı ve işgal saldırılarıyla tehdit ettiği Rojava Devrimi bugün itibariyle olağanüstü günleri yaşamaktadır. AKP-MHP faşizmi DAİŞ karanlığını yeniden canlandırmak, Suriye halklarını cezalandırmak istemektedir.

Rojava Devrimi bugün bölgede demokratik yaşamın adresi olmuş ve Orta Doğu’nun devrimci merkezi konumundadır. Kobane savaşından itibaren her bir sokak, her bir cadde, her bir tepe binlerce Kürt savaşçının, Türkiye’li enternasyonal devrimcinin ve bölge halklarının son nefeslerine kadar verdikleri mücadele ile özgürleşmiş ve gelişmiştir.

Rojava Devrimi'nin kazanımlarını, Orta Doğu ve Dünya halklarında yarattığı umudu faşist Türk devleti ve çetelerinin yıkmasına izin vermeyeceğiz. Kobane günlerinde olduğu gibi, Rojava topraklarını enternasyonal devrimci bayrağı yükselterek savunacağız.

AKP-MHP faşizmi içinde bulunduğu çöküş sürecinden savaşla kurtulmak istemektedir. Ağır işçi sömürüsü, halka dayatılan ağır vergiler, kayyum gaspları, dağlarda kullandığı kimyasallar, şehirlerde devrimci-demokratik güçlere uyguladığı ağır baskı aynı savaş yapısının ürünüdür. Ekonomik sıkışmışlığı, içeride aldığı darbeler, dağda özgürlük gerillalarına karşı aldığı yenilgiler karşısında faşizm çaresizdir.

Ne Rojava da ne de Türkiye-Kürdistan topraklarında faşist iktidarın kazanmasına izin vermeyeceğiz. Gün Rojava devrim savunucularının seferberlik çağrısına İstanbul’dan Amed’e ses verme günüdür. Türkiye ve Kürdistan halklarına, emekçilerine, kadınlarına ve gençlerine çağrımız Rojava Devrimi'ni savunmak için bulundukları her alanda eyleme katılmaya, Rojava savunmasında mevziyi büyütmeye çağırıyoruz.

Faşist iktidar Rojava’da yürüttüğü işgal siyasetine karşı bütün metropoller eylem ve direniş olmalıdır. İşgale karşı sessiz kalınmamalı var olan bütün imkanlar seferber edilerek Rojava Devrimi'yle dayanışma eylemleri örgütlenmelidir. Aynı zamanda işgalci AKP-MHP iktidarı ve onun işbirlikçileri her yerde devrimci eylemlerin hedefi olmalıdır. Bu anlamda HBDH Milislerimize tarihsel bir sorumluluk ve görev düşmektedir.

Birleşik Devrim Hareketi olarak, bulunduğumuz her yerde faşizme karşı direnecek, faşist ordu ve çetelerine geçit vermeyeceğiz. Dağlarda özgürlük gerillaları, şehirlerde milislerimiz, zindanlarda yoldaşlarımızla faşizme karşı savaşacağız.

Yaşasın Rojava Devrimi!

Yaşasın HBDH!

Faşizmi Yıkacağız, Özgürlüğü Kazanacağız!