İstanbul Emek Demokrasi ve Barış Güçleri, Kadıköy'de Beşiktaş İskele Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. 13 Mayıs 2014'de Soma'da 301 madencinin iş cinayetinde katledilişini unutmadıklarını belirten kurumlar, 6 Yılda 38 Soma daha yaşandığını, işçilere açlık ve ölümden başka vaadi bulunmayan sermaye düzenine karşı mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.
İSTANBUL - 13 Mayıs 2014'te Soma'da 301 maden işçisinin iş cinayetinde katledilişinin 6'ıncı yılında İstanbul Emek Demokrasi ve Barış Güçleri, Kadıköy'de Beşiktaş İskele Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. "Sizin Normaliniz Soma'dır" yazılı pankart açılan eyleme aralarında Devrimci Öğretmen Birliği (DÖB), Dev-Güç, SGD'nin de bulunduğu gençlik örgütleri de yoğun katılım gösterdi.
İstanbul Emek Demokrasi ve Barış Güçleri adına basın açıklamasını Limter İş Sendikası Genel Başkanı Kanber Saygılı okudu.
"6 Yıl Önce 301 İşçi Patronların Karı Uğruna Öldü"
"Bu toprakların çok acıya tanıklık ettiğini ifade eden Saygılı, 13 Mayıs 2014'te, 6 yıl önce bugün maden işçilerinin patronların karı uğruna gözgöre göre ölüme sürüklendiğini ve Soma'da 301 işçinin dakika dakika, saniye saniye havasızlıktan, bölmelere dolan sudan boğularak öldüğünü belirtti.
Soma katliamının yaşandığı günlerinde yaşananları;
"Bir madenci annesinin 'benim yavrum yüzmeyi bilmezdi ki sözleri çınlıyor kulaklarımızda!
Madenden çıkarılan bir işçinin ambulansı kirletmemek için sağlık görevlisine utangaç seslenişi çınlıyor kulaklarımızda!
"Fıtrat Sözü İkiyüzlülüğü Özetidir"
Bir işçi yakınının itiraz eden, adaletsizliğe isyan eden çığlığına dönemin muktedirinin korumaları tarafindan atılan tekme canlanıyor zihnimizde!
Ve muktedirin 'bu işin fıtratında var ölüm' sözleri yaşanan acıların, adaletsizliklerin, ikiyüzlülüklerin özeti gibi çınlayıp duruyor gökkubbede" diyerek aktardı.
"Dinmeyen acımız, kapanmayan yaramız öfkenıizi; sorulmayan hesabı ve adaletsizlik mücadele azmimizi kamçılıyor" diyen Saygılı, aradan 6 yıl geçmesine rağmen, gerekli önlemleri almadığı için ölümleri hazırlayan patronların da, denetleme görevini yerine getirmediği için yolu açan iktidarın da göstermelik soruşturmalar ve cezalar dışında bir şey getirmediğini belirtti.
"6 Yılda 38 Soma Daha Yaşandı"
"301 Canımız katledildi ama sorumluları adeta ödüllendirildi. Yaşanan toplu cinayet 'fıtrat' diye zihinlere takıldı. Ve sorulmayan hesabımız geçen 6 yıl boyunca yüzlerce canımıza maloldu" diyen Saygılı, Soma'dan bu yana çeşitli iş kollarında gerçekleşen iş cinayetlerinde 11.400 işçi yaşamını yitirdiğini, yani Soma'dan bugüne 38 Soma daha yaşandığına dikkat çekti.
"Sermaye Düzeni İşçilere Karşı Bir Savaş Yürütüyor"
Dün 'Bu işin fıtratında ölüm var' diyen iktidarın bu gün 'Çarklar dönmeli" diyerek yeni kayıpların önünü açtığını, Patronların kasası ve kendi koltukları için dün 301 canımızı ölüme göndermeyi fıtrat olarak kabul etmemizi isteyenlerin, bu gün çevirdikleri o çarkların arasında kaybolan işçi ölümlerini normalleşme larak kabul etmemizi istediğini söyleyen Saygılı, "Patronları ve sermaye güvenliğini herşeyin üzerinde tutan bu düzen işçilere karşı adı konulmamış bir savaş yürütmektedir. Bu gün açlıkla salgın arasınada her an kaybetmeye devam ettiğimiz işçi-emekçiler verilmeyen bu hesabın ve benzerlerinin devamı değilde nedir?" diye sordu.
"Sermaye Düzeni Değişmedikçe Acılar Devam Edecek"
Her yıl kaybettiğimiz ve sayıları binlerle anılan işçi cinayetlerine salgın süresince uygulanan politikalar nedeniyle eklenen binlerin sermayenin işçi ve emekçilere karşı yürüttüğü bu kıyıcı savaşın ulaştığı boyutu gösterdiğini belirten Saygılı, "Soma'da kaybettiğimiz 301 canımız, bugün her an kaybetmekte olduğumuz canlarımız içinde yaşadığımız düzenin özü özetidir. Ve bu adaletsizliğin hesabı sorulmadıkça, bu adaletsizliğin kaynağı olan sermaye düzeni değişmedikçe yaralarımız kanamaya, acılarımıza yenileri eklenmeye devam edecektir" dedi.
"Sermayenin Açlık ve Ölümden Başka Vaadi Yoktur"
Bundan 6 yıl önce 301 işçiye mezar olan madenlerden 200 işçinin pozitif çıktığı haberlerinin gelmesinin geçen sürede hiç bir şeyin değişmediğinin çarpıcı bir özeti olduğuna işaret eden Saygılı, "İşten atmaların yasaklanması adı altında ücretsiz iznin yasallaştırılması, kısa çalışma ödeneğinin gaspı, güvencesiz ve esnek çalışmanın salgın bahanesi ile genelleştirilmesi, işsizliğin yığınlar halinde artması gibi sonuçlar salgının yarattığı yaşamsal tehdidi genelleştirmekte açlık ve sefaleti konjonktürel olmaktan çıkararak süreklileştirmektedir. Yani sermaye düzeninin işçilere ve emekçilere her durumda ölüm ve açlıktan başka bir vaadi yoktur. İşçilere açlık ve ölüm bu düzenin fıtratıdır, normalidir" dedi.
Emek, Barış ve Demokrasi güçleri olarak Soma katliamının yıldönümünde "Fıtratınızı da normalinizide kabul etmiyoruz Sizin fıtratınız ölüm, normaliniz Soma ise bizim fıtratımız direnmek, normalimiz mücadeledir" şiarıyla Soma ve salgın süreci başta gelmek üzere tüm işçi katliamlarının hesabını sormak ve talepleri için birleşmeye devam edeceklerini belirten Saygılı, tüm emekçileri kapitalizme karşı mücadeleyi yükseltmeye çağırdı.
"Soma Katliamı İktidarın Politikasının Özüdür"
HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ise Soma katliamının iktidarın işçi sınıfına yönelik politikasının bir özü olduğunu belirterek, "İktidar ve temsil ettiği sermaye işçi sınıfına açlık ve ölüm dışında hiçbir seçenek bırakmıyor. Dün Soma'da, Zonguldak'ta, Ermenek'te ölümü dayatanlar, Torunlar'da ölümü dayatanlar bugün 'çarklar dönecek' diye açlık dayatıyorlar" dedi.
Ya bu barbarlığa işçi sınıfının boyun eğeceğini ya da ayağa kalkarak, sosyalizm şiarını yükselteceğini söyleyen Piroğlu, "Soma'dan altı yıl geçti, adalet aranıyor. Torunlar'da bu adaletin ne olduğunu gördük. Katledilen işçilerin canının bedelini kaç kuruşla ölçüldüğünü Torunlar mahkemelerinde gördük. Bu düzenin adaletinin ne olduğunu geçtiğimiz gün toprağa verdiğimiz İbrahim Gökçek'te gördük" dedi.
Basın açıklaması polisin slogan yasağına rağmen "Soma'yı Unutma Unutturma", "Soma'nın Hesabı Sorulacak", "Katil Devlet Hesap Verecek" sloganlarıyla sonlandırıldı.