Gün geçmiyor ki işçilerin “zor”dan öte, cehennem koşullarında çalıştığına dair haberler duymayalım. Salgın sonrasında işçiler değil daha uygun çalışma koşulları yahut ücretli izne çıkarılmak, daha ağır çalışma şartlarına mahkum edildiler.
Bunun bir örneği de Kırşehir E Tipi Cezaevi inşaatında çalışan işçilerde görüldü.
Cezaevi inşaatında çalışan 186 işçi koronavirüs şüphesiyle şantiyede karantinaya alındı. Çoğunluğu Kürdistan’dan gelen işçilerden 5’i virüs nedeniyle hastaneye kaldırılmıştı. “Virüsten korunmak” için şantiye koğuşlarında karantinaya alınan işçilerden kimisinin ateşi yüksek çıktı. “İnşaat şantiyesinde karantina mı olur” diye isyan eden işçiler, burada kalmak istemediklerini söylüyorlar.
Sosyal mesafenin bulunmadığı koğuşlarda kaldıklarını, banyo ve tuvaletlerin son derece kötü ve sağlıksız olduğunu, herhangi bir önlem de alınmadığını söylüyor işçiler.
Eldiven, maske ve dezenfektan da verilmeyen işçilerin kapısının önünde bekçi ve polisler bekliyor. Tüm görevliler, şantiye şefleri ve iş güvenlikçilerin şantiyeyi terk ettiğini söyleyen işçiler, en azından teömiz bir yurda ya da otele yerleştirilmek istiyorlar.
Olayların duyulması üzerine şantiyeye gelen firma yetkilileri, gitmek isteyenlerin kentteki bir öğrenci yurduna yerleştirileceklerini söylemesi üzerine, 70’e yakın işçi götürüldükleri yurtta karantinaya alınarak sağlık kontrolleri yapıldı. Kalan işçiler şantiyede tutuluyor