"Asgari Ücreti Vergileri Belirlerken Sokakların, Fabrikaların Sesine Kulak Verin"

Türk İş Konfederasyonu'na ve DİSK'e bağlı işçi sendikalarının yer aldığı İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu, “İnsanca Ücret, Vergide Adalet” şiarıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi. Asgari ücret ve vergilerin belirlenmesinde asgari ücretle çalışanların taleplerinin dikkate alınması gereğini belirtti.

İSTANBUL - Türk İş Konfederasyonu'na ve DİSK'e bağlı işçi sendikalarının yer aldığı İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu, “İnsanca Ücret, Vergide Adalet” şiarıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi.

İşçiler "Adil Vergi İnsanca Ücret", "Asgari Yaşamak İstemiyoruz" sloganları ile eyleme başladı.

İlk olarak konuşan Deriteks Sendikası Avrupa Yakası Temsilcisi Veysel Ulaş Arslan, işçilerin aldıkları  ücretin yoksulluk sınırının çok altında kaldığını, asgari ücretin bir de yeni vergi dilimlerinin yükseltilerek vergi yükünün yine asgari ücretlilere yüklediğini vurguladı. Asgari ücreti belirleyenlere seslenen Arslan "Oturduğunuz koltuklardan, bindiğiniz arabalardan, milyonluk harcamalarınızdan kısın ekonomiye siz katkı yapın. Artık asgari ücretlinin dayanabileceği, tasarruf edebileceğibir durum yoktur" dedi.

Bundan sonra asgari ücreti belirleyenlerin sokağın sesini, fabrikaların, çalışanın, güvencesiz, taşeron çalışanın sesini dinlemek zorunda olduğunu belirten Arslan "Çünkü bu ülkeyi ayakta tutan, dinamikleştiren, can katan işçilerdir ve özellikle asgari ücretle çalışan işçilerdir. Bunların sesine kulak vermek zorundasınız. Aksi halde ülkenin geleceğini çok kötü koşullara itmiş olursunuz" dedi.

İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu olarak işçilerin insanca yaşanacak ücret, vergilerde adil bir uygulama talebini dikkate almaları için bir uyarı eylemi yaptıklarını ifade eden Arslan sözü Platform adına basın metnini okumak üzere Sağlık İş Sendikası İstanbul Şube Başkanı Nedime Mutlu Yıldırım'a bıraktı.

“Türkiye işçi sınıfının en büyük sözleşmesi olan asgari ücret görüşmelerinin önümüzdeki ay itibari ile başlayacağını hatırlatan Yıldırım, asgari ücretin insanca yaşanabilecek bir seviyede olması  ve asgari ücretin belirlenmesinde asıl muhatap olan asgari ücretlilerin taleplerinin dikkate alınması gerektiğini ve taraf oldukları sözleşmede belirleyici bir konumda olmaları gerektiğini vurguladı.

Patronların sürekli “teşvik” adı altında işçilerden yapıkan kesintilerle oluşturulan fonları kullandığını fakat işçi ve emekçilerin ağır çalışma koşullarında sömürüldüğünü ifade eden  Yıldırım, “Vergi sistemi yeniden düzenlenmeli ve asgari ücret bütünü ile vergi dışı bırakılmalıdır. Temel tüketim malları ile lüks tüketim malları arasında ödenen vergi aynı olmamalı özellikle Ekmek, Su gibi en temek ihtiyaçlar vergi dışı bırakılmalıdır. Toplanan vergiler kamu hizmetleri olarak yani elektrik, su ve yol olarak emekçilere hizmet olarak dönmelidir. Patronların ödenmeyen vergileri düzenli çıkarılan aflarla af edilmemeli ve bu yük emekçilerin sırtına yıkılmamalıdır" dedi.

Yoksulluk sınırının 6733 TL olduğunu asgari ücretin ise  açlık sınırının altında kaldığına dikkat çeken Yıldırım, "Asgari ücret insanca yaşanacak bir düzeye çıkarılmalı ve yukarıda ifade ettiğimiz gibi her türlü vergiden muaf tutulmalıdır" dedi.

Tüm sendika konfederasyonların bir araya gelerek ve ortak bir mücadele zemini yaratılması gerektiğini belirten Yıldırım, işçi ve emekçilere  bu sürecin kapalı kapılar ardında yapılmasına ve oldu bittiye getirilmesine izin verilmemeleri ve tarafı oldukları sözleşmeye sahip çıkmaları çağrısında bulundu.

Yıldırım sözlerini "Ülkemizin içindeki ekonomik koşulları düşündüğümüzde işçi ve emekçilerin daha fazla ekonomi zulmü altında ezilmemesi için asgari ücretin belirlendiği Türkiye’nin en büyük toplu iş sözleşmesin de taraf olmalıyız. Asgari değil insanca yaşama yetecek ücret ve vergide adalet istiyoruz.” diyerek tamamladı.

İşçiler eylemi "Patronlara Köle Olmayacağız", "İnsanca Yaşayacak Ücret İstiyoruz", "Vergide Adalet İstiyoruz" sloganlarıyla sonlandırdı.