Gençliği yitiren bir sistem, geleceksizdir. Bitmiştir.

Kapitalist sistem dünyanın her yerinde yitiriyor gençliği. Sunabileceği ne gelecek düşü var, ne gençlerin yeteneklerinin önünü açabilme kapasitesi.

Türkiye ise çoktan kendi içine çöken bir sistem halini almış durumda. Çürüyor. Tel tel dökülüyor. “Dindar ve kindar bir nesil” özlemiyle yola çıkan dinci faşist iktidar eliyle Türk tekelci kapitalist sistemi, gelecekten umudunu yitirmiş bir nesil buldu karşısında.

Bugünlerde yeni yayımlanan bir araştırma var. 18-29 yaş grubundakilere çeşitli sorular sormuşlar. Gençlerin dörtte üçü yurt dışına gitme hayali kuruyor. Yanlış okumadınız, her dört gençten üçü, daha iyi bir gelecek için ülkesini bırakıp gitmeyi istiyor! Türkiye kapitalizminin bundan daha esaslı bir eleştirisi olabilir mi!

Gençler mutsuz. Mevcut düzenden umutsuz. “Mutlu musunuz” sorusuna olumlu yanıt verenlerin oranı sadece %18. Yarısı mutsuz, geri kalanlar da arada derede. Borç içinde hepsi. Düşünün %86’sının borcu var. Bu yüzden olsa gerek, ankete katılanların neredeyse yarısı işsizlik/istihdam sorununu temel öncelikli konu olarak görüyor.

Gençlerin düzenden kopma eğilimini gösteren sorulardan biri, “Türkiye'deki siyasi partilerden herhangi birinin gençlerin sorunlarını çözme konusunda yeterli politikalar üretebildiğini düşünüyor musunuz?”. %78’i bu soruya “hayır” yanıtını veriyor!

Evet gençlik mevcut düzenden hızla kopuyor. Ama bu durum, kimilerinin inatla yineleyip durdukları gibi AKP’ye has bir şey değil. Bu, kapitalist evrimin olağan sonucu. Bizde de, dünyanın pek çok kapitalist ülkesinde de düzenden kopma eğilimi gittikçe güçleniyor. Kimi ülkelerde daha yoğun, kimisinde biraz daha geriden gelen şekilde yaşanıyor. Ama nihayetinde, geleceksiz sistem, her şeyden önce gençleri kaybediyor. Dünyanın dörtbir yanında sokakları dolduranların çoğunlukla gençler olması da bunu başka bir ifadesi.

“Dünyanın gençliğidir komünizm” derken ne de güzel ifade etmiş şair!..