< < İşte "Türk Barışı"!

Bahçeli, iki yanındaki promtera bakmak için bir o yana bir bu yana dönerek okuduğu metinde böyle bağırıyordu: "Türk barış kuşağını kuracağız"!

Bu konuşmaların sırrı, geçen hafta açığa çıktı. İdlib'teki dinci faşist çeteler Halep'e saldırıya geçtiler. Uzun süredir her tür silah, mühimmat desteği, son teknoloji ürünü donanımlar, Ukrayna'da edinilen drone ile savaşma deneyimleri, NATO iletişim yetenekleri, starlink bağlantıları, CIA-MİT-Mossad-MI6 istihbarat desteği, Katar'ın milyonları... sayesinde son derece önemli bir vuruş yeteneğine sahip olan bu dinci faşist güruh, ilk günkü saldırılarda Halep'i ele geçirdi.

Halep kalesine Türk bayrağı asılması dinci faşist iktidar için tam manasıyla bayram sevinci vesilesi oldu. Hatta bugün Bahçeli "Halep Türk'tür. Kalesine asılan bayraktan bellidir" buyuruyordu! Hem de aynı konuşmada "kimsenin toprağında gözümüz yok" derken!..

Esad'ı ve Suriye'yi tehdit, Rojava'yı ve Kürtleri tehdit, herkese parmak sallama, DEM'e "derdest edilirsin" çıkışı... Öte yandan "ata topraklarında" sağlamayı vadettiği "Türk barışı"... Yeterince açık değil mi dilinden düşürmediği "barış"!

Dinci faşist çetelerin Halep'e girmesiyle gördük, neler var bu "barış"ta. Kamyonet kasasına konulup kaçırılan genç kadınlar... Tecavüz ve cinayetler... "Ganimet" çatışmaları... Teslim olan silahsız askerlerin kurşuna dizilmesi... Yılbaşı ağacı süslemelerini parçalamak... Soygun ve talan... Fidye için insan kaçırma... Hristiyanların tehdit edilmesi ve sürülmesi...

Bahçeli doğru söylüyor, "atalarının barışı" da bundan farklı değildi. Sınıfsal ayrışmaya ve sömürüye, soygun ve talana dayan bir toplumda başka türlü olması da mümkün değil.

Son söz... "Atalarının barışı", "atalarının topraklarında" nasıl berhava olduysa, bu yeni "Türk barışı" da aynı uğursuz sondan kurtulamayacak. Halklar arası düşmanlığa, baskıya, zulüm ve sömürüye dayanan hiçbir "barış" kalıcı olamadı, olamayacak. Tarihin tozlu sayfaları bu türden "atalar" ile doludur!

Birleşik devrim yolunda ilerleyen işçi ve emekçiler, çok yakın bir dönemde, mevcut dinci faşist iktidarı o "ataların" yanına göndermekten mutlu olacaklar.