Kesintisiz bir vahşet!.. Gazze’teki soykırımdan sonra siyonist cellatlar, Lübnan’a saldırı başlattı. Gazze’de ve Batı Şeria’daki soykırım ise hala devam ediyor.
Lübnan’a 1600’den fazla hava saldırısı düzenledi siyonist İsrail. Tek bir günde 500 insanı katlettiler! 35 çocuk, 60 kadın var hayatını kaybedenler arasında. Ve tüm dünya biliyor ve görüyor. Ve bu daha hiçbir şey değil, binlerce kiloluk bombalarla vuruyor yerleşim yerlerini.
Siyonist hükümetin başı faşist Netanyahu, Lübnan halkına “bölgeyi boşaltın” diye duyurular yapıyor! Bir halka “biz buraları bombalayacağız, evlerinizi yakıp yıkacağız. Canını seven buralardan kaçsın” diye çağrılarda bulunmak!.. Tam bir faşiste yakışır düşünce yapısıdır bu. Böyle söyleyince kurtulacak sanki bütün sorumluluklardan!
Ama biliyor, emperyalist aklama makinesi arkasında. Siyonist cinayet ve suç şebekesinin güvencesi emperyalistlerdir. Arkalarında emperyalistler olmaksızın tek bir adım bile atamazlar. Ancak emperyalistlerin koruması sayesinde varlar. Onların askeri, mali, siyasi, diplomatik destekleri olmaksızın bir gün bile ayakta kalamazlar!
Bu iş karşılıklı. Onlar emperyalizmin desteğine muhtaçlar, öte yandan emperyalistler de bölgeye kama gibi sokacakları, bölgede bir karakol olarak kullanacakları bir suç şebekesine ihtiyaç duyuyorlar. İsrail denen bu yapay devlet, emperyalistlerin çıkarları için var. Ne demişti zamanında bugünkü bunak ABD başkanı? “Eğer İsrail diye bir ülke olmasaydı, onu yaratmamız gerekirdi!”
Bütün emperyalistler bunun farkında. ABD-İngiliz savaş filoları Doğu Akdeniz’de bu siyonist katil sürüsünü korumak ve desteklemek için bekliyor. Emperyalist basın tekelleri, dijital platform tekelleri hep birlikte siyonist soykırımı aklamak ve gözlerden saklamak için görev başında!
Tüm bunlara rağmen bu yapay devlet, bu siyonist suç şebekesi çökmek üzere. İçeride bizzat Yahudi emekçiler isyan ediyor. Dışarıda bütün dünya halkları Siyonist barbarlığa karşı ayağa kalkıyor. Emperyalist yönetimler her geçen gün Siyonizme arka çıkmakta daha fazla zorlanıyor. İnsanlık bunca vahşete seyirci kalmıyor.
Yolu yok, “çürüyen et, dökülen diş gibi” yıkılıp gidecekler!