5 Şubat 2023…
Saat gecenin bilmem kaçı ışıkları söndürdüm. Ama uyku tutmuyor, en iyisi yatağa geçmek... belki o zaman uyabilirim.
6 Şubat 2023…
Hala gecenin bilmem kaçı uyuyamıyorum. Saate bakıyorum, gece 02:14 artık uyumalıyım, sabah işe gidilecek.
Uyuya kalmışım. Bir sarsıntı var yatağım hafif dönünce kaydı galiba, hala sallanıyor gözlerimi açtım. Her şey durağan, sakin... telefona bakıyorum saat 04:17 yatak odası kapısı çarpmaya başladı… DEPREM…
Ayağı kalktım kaydım toparlanmam lazım. Dış kapıya koştum kapıyı açtım. Dışarısı kış kıyamet soğuk. Kapıyı kapattım, hala sallanıyor her yer. Montumu aldım, botlarımı aldım tekrar açtım kapıyı... Anahtarı unutma. Şimdi dışarıdayım. Ohh temiz hava, bina sallanıyor hala. Gökyüzü korkunç bir morlukta. Bina hala sallanıyor. Herkes bağırıyor, en çok da çocuklar. Tamam bitti. Bina yıkılmadı. Kız çocuğunun ayağında çorap yok, kardeşinin de. Gidip aldım, montuma sardım, titriyor.
Telefonlar gelmeye başladı. Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Maraş... Ne oluyor, her yerden telefonlar geliyor.
Herkes iyi, bu iyi haber.
6 Şubat 2023...
Saat 06:20... Deprem büyük, yıkılan yerler var. Annemin yıllar önce bir fırtına esnasında söylediği söz aklıma takılıyor. O fırtınada ölen bir genç kadın için “bu fırtına onun kıyameti” demişti. Peki bu deprem kimin kıyameti...
Pazarcık depremi hepimizin kıyameti...
Saat ilerledi enkaz alanlarına gidiyoruz. Bu nasıl bir dehşet.. Her yer kalabalık, insanlar ağlıyor. “Komşularım yıkılan binada enkaz altında, elimi uzatamadım onlara, çocuklarıma koştum. Ben şimdi onların yüzüne nasıl bakarım. Elimi uzatamadım...”
Başka bir enkaz alanındayım. Etrafta polis bariyerleri bir kaç kişilik profesyonel ekip başka kimse yok. Bina 11 katlı şimdi yerle bir sadece birkaç çalışan, insanlar göçük altında yetkililer sessiz, neredeler?
Yetkililer yok. Televizyon ekranında sayılar geçmeye başlıyor. 1, 5, 10, 100, 1000 giderek artıyor. Yetkililer hala yok. Hatay’a ulaşılamıyor. Bir şehir hayalete dönmüş gibi. Ölüm haberleri büyüyor. İnsanlar yollara düştü, çünkü hala yetkililer yok. İstanbul, İzmir, Ankara... Hedef, ses çıkmayan Hatay... Araçlarla yürüyerek ama, hedef Hatay... Gidenlerden de ses yok şimdi.
7 Şubat 2023…
Saat kavramımız kayboldu... hala ulaşılamayan Hatay.
Sonunda telefon çaldı. Telefon açıldı. İkisi de en kaz altındaydı. Birini kurtardık, diğerini kaybettik, kaybettik, kaybettik…
Pazarcık depremi hepimizin felaketi.
Acımız büyük, kayıplarımız da.
Pazarcık depremi, hepimizin kıyameti ve ayağa kalktığımız an…