Sarıgazi Halk Festivali’nin ilk etkinlikleri, yasaklamalara rağmen, bugün coşkulu bir şekilde başladı.

Festival başlangıcına bir gün kala Sarıgazi Pir Sultan Abdal Parkı'nda yapılması planlanan Emekçi Kadın Forumu ve Çocuk Şenliği, Kaymakamlık talimatıyla, ilçe emniyetin tarafından yazılı hiçbir beyan olmadan, sözlü şekilde keyfi bir şekilde yasaklandı. Etkinlikleri yasaklamaya rağmen yapacağını ilan Festival Tertip Komitesi emekçi kadın forumunu ve çocuk şenliğini mahallede bulunan Ovacıklılar Kültür ve Dayanışma Derneği’ne taşıdı.

Yasaklama kararına rağmen bir araya gelen kadınlar, ekonomik kriz bağlamında yaşadıkları sorunları ve çözüm yollarını birlikte tartıştı. Etkinlik açılış konuşmasında Festival Tertip Komitesi adına konuşma yapıldı. Yapılan konuşmada Saraçhane'de dinci, gerici, faşist güruhların LGBTİ+’lara karşı düzenledikleri nefret ve saldırganlık dolu mitinge izin çıkarken, mahallenin parkında Sarıgazili kadınların yapmak istedikleri forumun yasaklanmasının, devletin kadınların bir araya gelmesinden duyduğu korkudan dolayı yasaklandığına değinildi.

Konuşmanın devamında; “Bugün ekonomik krizin biz kadınlara düşen payını konuşmak ve hep birlikte sorunlarımızı, taleplerimizi dile getirmek için buradayız. Kadınlar olarak eşit olmayan bir sistemin içerisinde yaşıyoruz. Bu eşitsizlik hemen her yerde ve her gün karşımıza çıkıyor. Eğitim hakkımızdan, giyinme hakkımıza, çalışma hakkımızdan, boşanma hakkımıza kadar gasp edilmekte. Uğradığımız taciz, tecavüz, ölümle sonuçlanan birçok boşanma süreçleri kadınların kaderiymiş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Katillere, tacizcilere ve tecavüzcülere verilen ödül gibi cezalarda devletin erk yüzünü ortaya sermiş oluyor” denildi.

Halkın ciddi bir yoksulluk yaşarken egemenlerin sırça köşklerinde, lüks içinde yaşadığı söylenilen konuşmada “Sorunlarımızın boyutlandığı bu süreçte hemen herkes kendi iç dünyasında yaşam mücadelesi veriyor. Ancak bizler bu kadar saldırı karşısında bir araya gelmiyor, taleplerimizi daha yüksek sesle haykırmıyoruz.” denilerek daha fazla örgütlenmenin, bir araya gelmenin önemine vurgu yapıldı.

Açılış konuşmasının ardından birçok kadın söz alarak konuşma yaptı. EKA adına söz alan Delal Erol yakın zamanda “Dünya 3.Kadın Konferansı'na" katıldığını, kadınların orada yürüttüğü tartışmaların ve anlattığı sorunların emekçi kadınların mücadelesini evrensel bir sorun ve buna karşı verilecek ortak mücadele haline geldiğini belirtti. Ayrıca dinci -faşist İran rejiminin 22 yaşında döverek katlettiği Mahsa Amini şahsında büyüyen eylemlere ve öfkeye değindi.

İşten atıldıktan sonra fabrika önünde direnişe başlayan bir işçi kadın mücadelenin önemine “2019 senesi İMES’te işten atıldıktan sonra tek başıma direnişe başladım. Ben de direnişle özgürleşen kadınlardan birisiyim. O dönem birçok fabrikada toplu direnişler vardı. Bizi dört duvar arasına hapsediyorlar. Biz ne zaman sokağa, eyleme çıkıp hak taleplerimizi söylersek baskılanıyoruz. Biz kadınlar sömürülüyoruz ama tek değiliz: kadını, erkeği, çocuğu hep beraber sömürülüyor. Hep beraber sokağa, eyleme diyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.

Sendikada örgütlenme çalışması yapan başka bir kadın “60 yaşında işçi bir kadın, eşinden ve çocuklarından çekindiği için sendikaya üye olmayacağını söyledi. Ancak, direniş başlayınca fabrikaya girmeyi reddetti ve direnişteki işçilerle birlikte durdu. Ardından sendika üyeliğini gerçekleştirdik. Şimdi evde yaşadığı sorunlara karşı tavır alıyor, evde yemek yapmayı reddediyor, iş yerinde yaşadığı bir soruna hızlıca tepki verebiliyor.” örneğiyle kadınların yaşamlarına dokundukça bilinçlendiklerinden ve harekete geçtiklerinden bahsetti.

Söz alan bir başka kadın “Mesela benim kiram bir yıl içerisinde iki kere artırıldı. İki kişi çalışıyor ve eve gelen paranın yarısını kira olarak yatırıyorum. Eskiden kışlık yapardık, kış daha rahat geçsin diye. Bugün kışlık bile yapamıyoruz. Faturalar, yiyecek derken paranın diğer yarısı da oraya gidiyor. Artık hiçbir şey yapamıyoruz. Dışarda oturup çay içmek bile zor. Ekonomik krize karşı biz kadınların mücadele etmesi gerekiyor.” diyerek birlikte mücadele etme çağrısı yaptı.

Mahallede esnaflık yapan bir kadın, yaşadığı bir olayı anlatarak: “Bence bir kadın sınıf bilincini almalı. Ben bir esnafım, diğer kesimlere göre daha rahat yaşayabilirim. Ama benim kurtuluşum diğer kesimlerle beraber olacak. Kadın okulda, işte, her yerde çevresinde gelişenlere müdahale edebilmeli.” dedi.

Tekstil işçisi ve okumaya çalışan bir genç kadın: “Bizim temel sorunumuz, daha dünyaya gelir gelmez bir zengin çocuğuyla aynı şartlar altında büyümememiz. Gecekonduda, devlet okulunda, yolları bozuk yerlerde büyümemiz. Burada bu konuşmayı yapmamın en büyük sebebi emekçi ailenin çocuğu olmam. Aile, okul, devlet ve iş yerinde birçok sorunla karşı karşıya kalıyoruz. İktidarın baskısı artmışken genç kadınların bulunduğu her alanda baş kaldırması artık bir zorunluluktur. Birçok sorun var, bu sorunlar bizi yıldırmıyor. Bu sorunlar ortak sorunlarımız. Tam da bu süreçte örgütlenmenin ve ayağımıza bağlı prangalarımızı söküp atmanın zamanı gelmiştir” dedi.

Ayrıca forumda, mahallelerde büyüyen bir sorun olarak karşılaşılan çeteleşmeye ve uyuşturucuya karşı da birlikte olmanın önemine vurgulama yapıldı.

AKADER Erbane ekibinin sahne almasının ardından çekilen halaylar ve sloganlarla forum sonlandırıldı.

Forumun ardından çocuklar hazırladıkları drama ve dans gösterisini sergiledi.