Sosyalizm düşmanları yine sahnede ve şimdiki hedefleri, uzun zamandır her türlü zorluğa ve saldırıya rağmen ayakta kalan Küba!
Geçtiğimiz yıl gibi 2021 1 Mayıs’ını da pandemi günlerinde karşılıyoruz. Yine yasaklamalar, yine sermaye sınıfının ve dinci faşist iktidarın ikiyüzlülüğü eşlik ediyor pandemiye.
Boğaziçi eylemleri ile birlikte gelişen yeni süreç şüphesiz hepimize çok şey anlatıyor, devrim mücadelesi için çıkarılması gereken birçok dersi içeriyor. Toplumun geniş kesimlerini etkileyen, üniversite gençliğinin bu militan ve gözü pek eylemleri, faşizme meydan okuyan açıklamaları artık gençliğin dur durak bilmez bir şekilde sokaklarda olacağının ifadesidir. Çıplak devlet zoru, baskı, işkence, soruşturma, tutuklama, ev hapisleri, medyada hedef gösterme, dinci-faşist kitle tarafından katliamla tehdit edilme… Faşizm ne yaptıysa eylemleri bitirmeyi başaramadı.
Türkiye ve Kürdistan’da işçi sınıfının, ezilen halkların, devrimci demokrat kesimlerin faşizme karşı mücadelesi kesintisiz bir şekilde 50 yıldan fazladır sürüyor.
Başlığımızın iddialı olduğunun farkındayız. Ama okuyan herkesin dikkatini çektiğini ve onları düşündürdüğünü de biliyoruz.