23:44:28

Uzun yıllardır mücadele içinde yer alanların tanıdığı, 1996'dan itibaren Cumartesi Annelerinin eylemlerine, on yıldır sürdürülen hasta tutsakların serbest bırakılması talebiyle yapılan F Oturması'na gidenlerin yakından tanıdığı ve sevdiği "Her zaman dirençli ve umutlu bir insan hakları savunucusu" olarak ifade ettiği Aysel Erol, daha önceki bir kez yendiği kanser hastalığı nedeniyle dün akşam yaşamını yitirdi.

Aysel Erol, yaşamında mücadele içinde hep "İnsanlık için ne yapabilirim" diye koşturdu. Ölümü halinde de insanlık için bir şey yapabilmeyi düşünen Erol, hekimlerin, tıp fakültesi öğrencilerinin bilimsel araştırmaları için bedenini kadavra olarak İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne bağışladı.

Aysel Erol, bugün İHD üyeleri, Cumartesi Anneleri, tutsak yakınları, aralarında Mücadele Birliği Platformu'nun da bulunduğu birçok devrimci örgütten, demokratik kitle örgütlerinden, yetişebildiği gidebildiği eylemlerden, dayanışma ağlarından, İstanbul'un bir çok semtinden mücadele yoldaşları dostları tarafından İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan törende konuşmalar, şiirler ve "Özlemini duyduğumuz dünyayı yaratıncaya kadar mücadele bayrağını taşıyacağız" denilerek alkışlarla sonsuzluğa uğurlandı.Törende pek çok dostu, yoldaşı onu ve mücadele azmini anlatmaya çalıştı.

Aysel Erol'u 30-40-45 yıldır mücade içersinde tanıdıklarını belirten pek çok kişi var. Uzun yıllardır Aysel Erol'u tanıyan Mücadele Birliği Platformu'ndan bir kavga yoldaşı ise ilettiği mesajla devrimci, mücadeleci, hep umut dolu Aysel Erol'u anlattı.

"Aysel Erol...

12 Eylül sonrası büyük bir enkazın içinden yeniden dimdik ayağa kalkan devrimci mücadeleye uzanan bir el, ışıl ışıl gözlerle ve yorulmak bilmeyen enerjisiyle büyük bir emeğin adı.

12 Eylül zindanlarının ağır koşullarında mücadele yürüten tutsak yakınlarının omuzbaşında, 1986 yılında yayın hayatına başlayan Emek yayıncılığın yorulmak bilmez bir emekçisi.

Gencecik yaşında, mücadelenin her alanına nasıl katkı sunarım diye çırpınan, kavganın olduğu her yerde mutlaka içinde olmalıyım diye hareket eden bir bilinç.

Uzun yıllardır kadın özgürlük mücadelesinin ve İHD emekçisi olarak da mücadelesini yürüten Aysel Erol yakalandığı kanser hastalığına yenik düştü. Bütün tedavisi boyunca bir an bile moralini bozmayan, umudunu yitirmeyen ve mücadeleden geri durmayan Aysel, etrafındaki sevdikleri üzülmesin diye acılı ağrıları döneminde bile belli etmemeye çalışan "İyiyim ben" diyerek gülümseyen Aysel yoldaş, mücadelemizin ışıltılı gözleri olarak hep yanıbaşımızda olacak."