Cumartesi Anneleri, 700'üncü haftadan itibaren Galatasaray Meydanı'nın yasaklanmasına ilişkin açılan dava sonucunda AYM'nin yasaklamanın hak ihlali olduğuna ilişkin kararına ilişkin basın toplantısı yaparak, "Yetkililer yasalara ve AYM kararını uygulamalı ve Galatasaray Meydanı'ndaki bariyerleri kaldırmalıdır. Galatasaray Meydanı bizimdir. Vazgeçmeyeceğiz" dedi.

Cumartesi Anneleri ve İnsan Hakları Derneği (İHD), Galatasaray Meydanı'nda gerçekleştirdikleri 700'üncü hafta buluşmasında polis saldırısı ve yasaklama kararına ilişkin Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından hak ihlali kararı verilmesine ilişkin Beyoğlu'nda bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul şubesinde basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına iHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, kayıp yakınları, TİHV, MLSA, Hafıza Merkezi ve demokratik kitle örgütlerinden bir çok kişi katıldı. Basın açıklamasını gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun okudu.

 

"Hafıza Mekanımız Galatasaray Bize Yasaklandı"

Tosun "Gözaltında kaybedilen insanların akıbetlerinin açıklanması ve suçun faillerinin yargı önüne çıkarılarak cezalandırılması talebiyle yapılan ve Türkiye tarihinin en uzun soluklu eylemi olan Galatasaray Meydanı'ndaki eylemin 700. haftasında ağır polis şiddeti ile engellendiğini ve kuşaktan kuşağa aktarılarak devam eden hakikat ve adalet mücadelesiyle hafıza mekânına dönüştürdükleri Galatasaray Meydanı'nın yasakladığını hatırlattı.

 

"Galatasaray Meydanı 4 Yıldır Polis Bariyerleriyle Kuşatılmış Durumda"

Tosun "Dört yılı aşan bir süredir Galatasaray Meydanı tomalar, ağır silahlı polisler, çelik ve beton bariyerler ile kuşatıldı. Cumhurbaşkanlığı rejimi, adalet ve hukukun üstünlüğü talebimize sesimizi duyurduğumuz Galatasaray Meydanı’nı esir alarak cevap verdi" diyen Tosun en başından beri bu yasaklamanın evrensel hukuka, Anayasa’ya ve ilgili yasalara aykırı olduğunu, keyfi olduğunu, haklarının ihlal edildiğini söylediklerini hatırlattı.

 

"AYM Hakkımızın İhlal Edildiğine Karar Verdi"

"Bu iddialarla yargı makamlarına başvurduk, maruz kaldığımız hak ihlalinin ortadan kaldırılmasını talep ettik. 23 Şubat 2023 günlü resmi Gazete’de yayınlanan 2019/21721 başvuru numaralı Anayasa Mahkemesi (AYM) kararına kadar bu haklı itiraz ve taleplerimiz görmezden gelindi diyen Tosun, Maside Ocak’ın başvurusu üzerine verilen bu AYM kararıyla, Anayasa’nın 34. maddesinde düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkımızın ihlal edildiğine hükmedildiğini belirtti.

 

"AYM Yasaklama Gerekçesine 24 Yıldır Yapılan Etkinlik Cevabını Verdi"

Beyoğlu Kaymakamlığı’nın savunmasında Galatasaray’daki buluşmaların yasaklanması ile ilgili ileri sürdüğü; “bildirimde bulunmadılar” ve “suç işlenmesinin engellenmesi, kamu düzenin bozulması, başkalarının haklarının korunması gibi zorlayıcı şartların varlığı nedeniyle” yasakladık şeklindeki gerekçelerinin hukuki olmadığını söyleyen Tosun AYM'nin "yaklaşık yirmi dört yıl boyunca belirli zaman ve yerde yapılmakta olup idarenin bu etkinliğin yapılacağına ilişkin olarak önceden bilgisi olmadığı söylenemez” diyerek ve idarenin “zorlayıcı şartlar nedeniyle yasaklama yoluna gidildiği” iddiasını da; geçerli bulmadığına dikkat çekti.

 

"AYM'den "Kaybolan Yakınları İçin Eylem Saygıyla Karşılanmalıdır" Yanıtı

Tosun, AYM'nin, “Diğer yandan başvurucunun da içinde yer aldığı grubun kaybolan yakınlarının bulunması ve kamuoyunda farkındalık yaratılması amacına yönelik oturma eylemi ve basın açıklaması yapmak istemesi demokratik bir toplumda saygı ile karşılanmalıdır.” diyerek Galatasaray’daki buluşmalarımızın demokrasinin gereği olduğuna vurgu yaptığını belirtti.

 

"AYM Beyoğlu Kaymakamlığı'na Eylemin Engellenmemesi Yükümlülüğü Verdi"

Tosun, kararın bir örneğinin yeni ihlallerin önlenmesi için Beyoğlu Kaymakamlığı’na gönderilmesine karar veren AYM'nin, böylece Cumartesi Anneleri/ İnsanları’nın Galatasaray Meydanı’nda sürdürdüğü eylemin hukuka uygun olduğunu bildirerek, engellenmemesi konusunda Beyoğlu Kaymakamlığı’na  açık bir ödev yüklediğini söyledi. 

 

"Yükümlülüğü Yerine Getirin Galatasaray Meydanı’ndaki Ablukayı Kaldırın"

Anayasa Mahkemesi’nin anayasaya aykırılık konusunda verdiği karardan sonra idarenin Galatasaray yasağında ısrar etmesinin Anayasa’yı kasten ihlâl etmek anlamı taşıdığını ifade eden Tosun, Yarından itibaren kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği olarak ilgili makamların AYM kararına kayıtsız şartsız uyma yükümlülüklerini yerine getirmeleri için girişimlerde bulunacağız. Ancak bugün buradan sesleniyoruz; keyfi yasağınıza son verin ve Galatasaray Meydanı’ndaki ablukayı kaldırın!" dedi.

Tosun sözlerini Bütün engellemelere rağmen hakikati söylemeye devam edeceğiz. 28 yıllık pratiğimiz tanıktır; hakikati söyleme sorumluluğuna ve cesaretine sahibiz, bundan vazgeçmeyeceğiz! Kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz! Kayıplarımızı aramaya, akıbetlerini sormaya, faillerinin cezalandırılmasını istemeye, mevcut adaletsizliğe itiraz etmeye, hak ve özgürlük talep etmeye devam edeceğiz" diyerek tamamladı.

 

"Bizim Haklılığımıza Karşısında Kimsenin Gücü Yetmeyecek"

Gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun, Galatasaray'da oturdukları ilk günden beri "Hiçbir zaman kayıplarımızı aramaktan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz" dediklerini belirterek, Galatasaray ablukada tutulsa da, gözaltına alınsalar da hiç kimsenin onları susturmak için vicdanlarına, akıllarına ve dillerine gücünün yetmeyeceğini söyledi.

 

"İstediğiniz Kadar Toros ve Yeşil'in Resimlerini Gösterin, Gücünüz Bize Yetmez"

"Biz onların ne için kaybedildiğini biliyoruz. İstedikleri kadar o Torosların resimlerini göstersinler, istedikleri kadar o pislik Yeşil'in resimlerini göstersinler. Hiç kimsenin gücü bizim haklılığımıza yetmeyecek. Geçen hafta Lice'de 14 yaşındaki çocuğa neden işkence yapıldı, çok iyi biliyoruz. Sizin vicdanınız insanları kaçırmaya, çocukları kaçırıp tehdit etmeye mi yetiyor? Yetmeyecek. Biz de hiçbir zaman kayıplarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Galatasaray bizim, çünkü biz haklıyız" diyerek kararlılıklarını dile getirdi.

 

"Kayıplarımıza, Toprağa Verdiklerimize Sözümüz Var"

Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız ise "Bir annenin evladını aramasına konulan yasak kabul edilemez. Bizim hem kayıplarımıza hem aramızdan ayrılıp toprağa verdiğimiz analarımıza sözümüz var. Biz kayıplarımızdan vazgeçmedik, Galatasaray'dan vazgeçmedik, kaybedenler yargı önüne çıkarılana kadar da devam edeceğiz" dedi.

 

"Suç İşlemeye Devam Ediyorlar"

Gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak, 700'üncü haftadan bu yana her açıklamada yetkililerin suç işlediğini söylediklerine dikkat çekti. "Onlar ise bu suçu işlemeye devam ettiler. AYM bu suçun işlendiğine hükmetti ve bu suç Galatasaray Meydanı'ndaki ablukanın devam etmesiyle işlenmeye devam ediyor" dedi.

 

"Yapılan Hukuksuzluk Tescillendi"

AYM'nin toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkının ihlali bakımından olumlu karar verse de kötü muamele bakımından ihlal kararı vermediğini belirten Ocak, bununla ilgili girişimlerinin devam ettiğini, AYM kararıyla bugüne kadar yapılan hukuksuzlukların tescillendiğini vurguladı.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilcisi Ümit Efe ise Cumartesi Annelerinin mücadelesiyle ülkenin insanlarının birçok şey öğrendiğini ve bu mücadeleyi selamladıklarını belirtti.

 

"Israrlı Mücadelenin Hafızası Hala O Taşların Üzerinde Duruyor"

Galatasaray Meydanı'nın kollektif bir mücadelenin hafıza merkezi olduğunu ifade eden Efe, "O hafızanın gözleri işkencehanelere bakıyor. Asit kutularında kaybedilenleri arıyor. Hapishanelerdeki sessiz çığlıkları duymaya çalışıyor. Ve bu izlere basarak çocuklarını, eşlerini, kardeşlerini, evlatlarını arıyorlar. Ve inatla, ısrarla sürdürdükleri mücadeleyle yarattıkları o akıl, o hafıza da, belki de görmeden geçtiğimiz o taşların üzerinde hala duruyor" dedi.

 

"Bu İnatçı Sesi Susturmak Onurlu Duruşu Unutturmak istediler"

Efe, "Orayı militarize eden zihniyet, oraya kelepçe takan, o alanı gözaltına alan zihniyet aslında bu gözü kapatmaya, bu çığlığı susturmaya çalışıyor. Militarizmle terbiye etmeye çalıştı. Keyfi istediğinde alanı açacağını, keyfi istediğinde gözaltına alacağını söyleyerek bu inatçı sesi susturmak, bu onurlu duruşu unutturmak istedi. Bu duruş unutulmayacak. Dünyada da unutulmadı. Plaza de Mayo Analarının ki de unutulmadı, Cumartesi Annelerinin sesi de unutulmadı" dedi.

 

"Cumartesi Annelerinin Yanında Olmaya Devam Edeceğiz"

Cumartesi Annelerinin kendilerinden alınan adaleti geri istediklerini ve bunun mücadelesini verdiklerini ifade eden Efe, AYM'nin verdiği kararla bunu yaptığını ve bu kararın derhsl uygulanması gerektiğini belirterek durumun takipçisi olacaklarını söyledi.

700. hafta eyleminde işkence ve kötü muameleyle insanların gözaltına alındıklarını AYM'nin bunu görmezden geldiğini ifade eden Efe, işkence ve kötü muamele konusunda da gerekli girişimlerinin devam ettiğini söyledi. Cumartesi Annelerinin mücadelesinin yanında olmaya da devam edeceklerini belirtti.

Kurum temsilcileri de söz alarak Cumartesi Anneleri'ne olan desteklerini belirtti ve Galatasaray'daki keyfi ablukanın derhal kaldırılması gerektiğini vurguladı.

Video ve açıklamanın tamamı için tıklayınız.