"İnsanca Onurlu Yaşamak İstiyoruz"

Buna bir politik müflisin ayakta kalma çırpınışı da denebilir. Yerel seçimlerde uğradıkları politik hezimetten, uğradıkları derin hayal kırıklığından sıyrılmanın yolu olarak, TİP, “yeni bir hikaye” yazmaya hazırlandığını ilan etti. ...

Emekliler Dayanışma Sendikası, Tüm Emekliler Sendikası, bir çok şehirde İstanbul'da ise üç ayrı merkezde eş zamanlı basın açıklaması gerçekleştirerek insanca onurlu bir yaşam için taleplerini dile getirdi.

Emekliler Dayanışma Sendikası, Tüm Emekliler Sendikası, insanca onurlu bir yaşam talebiyle bir çok şehirde eş zamanlı basın açıklaması gerçekleştirdi. İstanbul'da ise Esenyurt, Beykoz ve Kadıköy'de açıklama gerçekleştirdi. Kadıköy'de Karaköy İskele Meydanı'nda toplanan emekliler "Emekli Maaşıyla Geçinemiyoruz, İnsanca Yaşamak İstiyoruz, Maaşlara Ek Zam Yapılsın" yazılı pankart açılan eylemde sık sık "Açlığa Teslim Olmayacağız", "Sendika Hakkımız Engellenemez", "Birleşe Birleşe Kazanacağız, "Emekli Sendikaları Kapatılmaz", "Direne Direne Kazanacağız", Herkese Parasız Sağlık", "İntibak Yasası Çıkarılsın", "İnsanca Yaşamak İstiyoruz", "Saraya Yandaşa Değil Emekliye Bütçe","İnsanca Yaşamak İstiyoruz" sloganları atıldı.

Açıklamaya DİSK Emekli-Sen üyesi, demokratik kitle örgütleri ve milletvekilleri de katılarak destek verdi.

Ortak basın metnini Şengül Kılıç okudu. Bütçe görüşmelerinde emeklilerin yok sayıldığını belirten, Kılıç,"Bu sarayın ve TBMM çoğunluğunun siyasi tercihidir. Bu siyasi tercihte yoksullardan, kadınlardan, çalışanlardan, emeklilerden, işçilerden değil, sermayeden, rantiyeden yana kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra emekliler için uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan sendika kurma hakkımız mahkemeler vasıtasıyla elimizden alınmaya çalışılmakta, devletin uluslararası sözleşmelere uygun iç hukukta düzenlemeler yapmak yerine emeklilerin 25 yıllık sendikal geçmişini yok saymaya çalışmakta, sendikaları kapatmakla tehdit etmektedir" dedi.

Emeklilerce 25 yıldır yürütülen sendikal hak mücadelesinin aynı zamanda daha eşitlikçi ve daha demokratik bir toplum ve barış içinde, kardeşçe insanca bir yaşam mücadelesi yürütüldüğünü belirten Kılıç,ukuksal çerçevesi Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerie belirlenen ve korunan sendika kurma hakkının ne yazık ki siyasi iktidar ve valiliklerce iç hukuktaki kısıtlamalar ve kimi eksik yorumlar gerekçe gösterilerek yok sayıldığını ifade eden Kılıç, "Emekliler ve emekli sendikaları, bunca yıldır yürüttükleri sendikal mücadeleden geri adım atmamakta kararlıdırlar" dedi.

Pandemi sürcine değinerek salgını önleyici tedbirler yerine yaşlıları, kronik hastaları tecrit edici önlemlerin onur kırıcı bir şekilde tekrar yürürlüğe girdiğini belirten Kılıç "Bu bütçede de emeklilerin sağlık haklarını iyileştirici ne bir madde ne de böyle bir niyet vardır. Açlığa mahkum edilen emmeklilere bir de salgının yükü eklenmiş, sağlık hizmetlerinden parasız olarak yararlanması gereken kesimler adeta para kazanmanın yolu gibi görülmüş ve görülmeye devam edilmektedir" dedi.

20121 yılı bütçe tasarısının yine doğa karşıtı, bilimsellikten uzak, savaş ve silahlanma bütçesi olduduğunu ve bunun emekçileri açlığa mahkûm etmek olduğunu belirten Kılıç, 8 milyon emeklinin asgari ücretin altında ücret aldığına dikkat çekti. Kılıç, “Hazine katkısı ile aylık ödemeler bin 500 TL’ye çekilmiş olsa da zamlar gerçek ücretlerine yapılmakta gerçek ücretleri hazine katkılı düzeye gelinceye kadar aldıkları aylık sabit kalmaktadır. 2021 bütçesi emekliler açısından sefalet ve yoksulluk demektir” dedi.

Kılıç, emeklilerin olarak taleplerini ise şöyle aktardı:

* Emeklilerin sendikalarına karşı açılmış kapatma davaları geri çekilmeli, Valilikler bu davalara taraf olmamalı,

* Uluslararası sözleşmeler ve 25 yıldır emeklilerin zorluklarla baş ederek sürdürdüğü kazanımlar ve sendikal örgütlenmesi tanınmalı, anayasal güvence altına alınmalıdır.

* En düşük emekli aylığı brüt asgari ücret tutarına yükseltilmelidir

* Emekliler arasındaki ücret dengesizliği bir an önce giderilmeli buna ilişkin intibak yasası emekliler daha fazla mağdur edilmeden çıkarılmalıdır.

* Torba yasa adı altında getirilen emeklilik konusunda elde ettiğimiz hakları almayı geri almayı hedefleyen yazsa girişimleri geri çekilmelidir.

* Yılda 4 sefer aylık tutarında ikramiye verilmelidir

* Sağlık hizmetleri tamamen kamusal olmalı kamu eliyle yürütülmelidir, özelleştirmeden vazgeçilmelidir.

* Emeklilerden sağlık ve tedavi katkı payları alınmamalıdır.

* Ekmek, et, su, elektrik, doğalgaz gibi temel ihtiyaç ürünlerine zam yapılmamalıdır.

* Salgının hemen geçmeyeceği derin etkiler bırakacağı açıktır buna göre salgına karşı en az 2 yıllık bir mücadele ve baş etme programı hazırlanıp uygulamaya konulmalıdır. Bu programın temel yaklaşımı sağlık hizmetlerinin kamusal hizmet olduğu olmalıdır

* Coronavirüse karşı bulunduğu söylenen aşıların tıbbi o olarak onaylanmasından sonra ücretsiz olarak (Sağlık çalışanları ve ardından 66 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olanlardan başlamak Üzere) aşılanmasına başlanmalıdır.

* Salgına karşı tedbir adı altında uygulamaya konulan ve bizleri eve kapatmaya yönelik uygulamalardan bir an önce vazgeçilmelidir.

* Salgın koşullarında yaşlılara, kronik rahatsızlığı olanlara yerel ya da merkezi yönetim tarafından destek verilmeli, ihtiyaçları karşılıksız olarak karşılanmalıdır.

Kılıç, sözlerini tüm emekli sendikaları bütün şube ve temsilcilikleri ile bu süreçte taleplerinin karşılanması için gerekli etkinlik ve eylemliliklerini ısrarla ve inatla sürdüreceklerini vurgulayarak tamamladı.

Açıklama metnininden ardından emekli sendikalarından ve demokratik kitle örgütlerinden temsilciler de emeklilerin talepleri ve mücadelesine ilişkin kısa konuşmalar yaptı.

Basın açıklaması sloganlar ve alkışlarla bitirildi.

Günümüzde dünyanın herhangi bir köşesinde yaşanan önemli bir olay hem hızla duyulmakta hem de başka coğrafyalar üzerindeki etkileri hızla açığa çıkmakta. Dolayısıyla da emekçi ...

Mücadeleci 10 Sendika bir araya gelerek 1 Mayıs'ta Taksim'de buluşma çağrısında bulundu. Yıllardır işçi ve emekçilere yasaklanan Taksim Meydanı'nı için "Geri alacağız, Taksim bizimd...

“Öldürmenin pek çok yolu vardır. Karnına bıçak saplamak, ekmeğini elinden almak, hastalığını iyileştirmemek, kötü koşullarda yaşatmak, ölesiye çalıştırmak, intihara sürükle...

Yeni tanıştığımız, belediyeye bağlı bir taşeron şirkette çalışan işçi anlatıyor, “İki üniversite bitirdim, 26 bine çalışıyorum. Yol-yemek çıkarsan asgari ücret işte. Bu ...

  17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde Antep'te bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitiren Dr. Ersin Arslan ve şiddet nedeniyle yaşamını yitiren sağlık emekçileri a...

İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Açlığın, sömürünün, geleceksizliğin giderek arttığı bugünlerde milyonlar işçi, emekçi her g...

Siyonist güruhun, bu insanlık düşmanlarının Gazze’de kendilerinin çektikleri görüntülerden derlenen bir video dolaşıyor sosyal medyada. Sahte görüntüler falan değil. Bizzat siyonis...

Getir online alışveriş firmasının taşeron firması Vigo'nun moto kuryelerin ücretlerinin dülürülmesine karşı mücadelesi sürüyor. Vigo'nun moto kuryelerin haklarını gasp etmesine i...

Vigo Moto Kuryeleri ücretlerinin paket başı ücretlerinin gasp edilmesine karşı başlattıkları eylemin 10'uncu gününde Vigo Genel Merkezi'nin bulunduğu Kozyatağı Nida Kule önündeydi. ...

Arama

 

LENİNİST TEORİ

ÖNSÖZ

           Tüm Sayılar

Yeni Kitaplarımız

E-Kitap

Tüm E-Kitaplar için resme tıklayınız...

Devrimin Çağrısı

 

Editoryal 2023-2

 

Zafere Kadar Genç Yoldaş

Ukrayna Kimin Savaşı

 

Dergilerle Kısa Tarih