Beklenti, dinci faşist iktidarın başının Bağdat seferinden sonra saldırının başlayacağı idi. Hayır, beklemediler! ...

Doğa ve yaşam savunucuları Kadıköy'de basın açıklaması yaparak  Mecliste görüşülen, sermaye ve rant için hazırlanan "Maden ve Enerji Kanunu"nu protesto ederek doğayı ve yaşam için sokaklarda olmaya mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

Doğa ve yaşam savunucuları, TBMM'de görüşülen ve maden ve enerji şirketlerine ayrıcalıklar tanıyan"Maden ve Enerji Kanunu"nu değiştiren torba yasayı Kadıköy'de Eminönü İskele Meydanı'nda yaptıkları açıklama ile protesto ederek, yasanın geri çekilmesini istedi. “Yaşam Hakkı Torbaya Sığmaz” ve “Torba Yasa Doğanın Ölüm Fermanıdır, Durduracağız” yazılı pankartların açıldığı eylemde sık sık “Her yer talan, her yer direniş”, "Yaşam Hakkı Torbaya Sığmaz", Nehirler Sermaye Değiller", "Sermayeyi Değil Yaşamı Koru", "Doğayı Yaşamı Savunuyoruz", "Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam" sloganları atıldı.

"Talanı Yapan Patronların Arkasında İktidar Var"

HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu, İktidarın, Maden ve Enerji Kanunu adı altında ormanların, arazilerin ve yeraltı zenginliklerinin yok edileceği bir yasa çıkarttığını belirtti. Salgın döneminde patronların ve zenginlerin servetine servet kattığını da vurgulayan Piroğlu , “İktidar bir yağmacı bir çapulcu koalisyonu gibi çalışıyor. Madenciler ve köylüler, bu patronların, şirketlerin arkasında kim var diye soruyor. Maden baronlarının, enerji baronlarının, savaş baronlarının arkasında bu yağma iktidarı var. İktidarın tek derdi inşaat baronlarını, enerji baronlarını, damadı, dünürü, yandaşları, patronları daha fazla zengin etmek” dedi Piroğlu, “Savunduğumuz sadece ormanlar, dereler, topraklar değil, bu ülkenin hayatıdır. Savunduğumuz bugünümüzdür, yarınımızdır. Halkın onuruna, değerlerine ve servetlerine sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

"Torba Yasa Enerji Ve Maden Şirketleri İçin"

Doğa ve yaşam savunucuları adına basın açıklamasını okuyan Melis Akyürek, Elektrik Piyasası Kanunu adı altındaki torba yasanın iktidarın Ali Cengiz oyunlarının devamı olduğunu belirtti.

Akyürek “Komisyondan türlü dalavere ile meclise indirilen torba kanunun tüm maddeleri dünyanın bugün içine sürüklendiği ekolojik yıkımın baş aktörleri olan enerji ve maden şirketlerini daha fazla korumak ve kollamak için hazırlanmıştır” dedi.

"Yıkımların Üzerine Tüy Dikiliyor"

Yasada hiçbir kamusal yarar olmadığını ifade eden Akyürek, doğanın daha fazla hasar alarak belki de geri dönülmez biçimde bozulmasına yol açacağının da kesin olduğunu vurguladı.

Akyürek "Halk yoksulluk içinde açlıkla, sellerle, depremle, salgınla baş etmeye çalışırken, iktidar toplumun kaynaklarını sermayeye aktarmanın yeni yollarını aramaktadır. Yıllardır ormanları, dereleri, kıyıları, tarım alanlarını ve bölgelerimizi; yani tüm doğal ve kültürel varlıklarımızı talan eden AKP, bu hamlesiyle adeta bu yıkımın üzerine tüy dikmeyi planlamaktadır” dedi.

"Kalan Orman ve Tarım Alanları Sermayeye Devredilecek"

Torba Yasa’nın doğa ve yaşam alanlarını yok edeceğine söyleyen Akyürek, “YEKDEM’e (Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması) sınırsız yetkiler sağlandığına dikkat çekerek, "Bu yetkiler artık çocukların bile zararını bildiği HES’lerin (Hidro Elektrik Santrali) çok daha fazla artışına neden olacaktır. İktidarın bugüne değin el koyamadığı orman, su ve tarım alanlarının sermayeye devri hızlanacaktır. Bütün bunları da Giresun’da son yaşadığımız felaketin üzerine yapmayı planlamaktadır. YEKDEM’in doğaya verdiği zararlar büyük bir artış gösterecektir” dedi.

"Atıklarla Doğa Tahrip Edilecek"

Ülkenin atık çöplüğüne çevrilmek istendiğini de ifade eden Akyürek, “Avrupa’nın radyoaktif atığı ile doğayı zehirleyen zihniyet şimdi ek olarak petro kimya ürünleri ile doğayı tahrip etmeyi planlamaktadır. Lastik atıkları ve diğer çöplerden biyokütle diye bahsedilmektedir. Oysa bu santrallerin nasıl zehirli gazlar ürettiğini ve büyük miktarda sera gazı salınımını yaptığını biliyoruz” diyerek tehlikeye dikkat çekti.

 

"Patronlara Yeni Kıyak Kapısı"

Yasanın Jeotermal alanlarının ihale sürecini hızlandıracağını ve jeotermal enerji santrallerinin sayılarının artmasına yol açacağını söyleyen Akyürek, “Manisa, Aydın, Çanakkale Gürpınar ve Tuzla’da doğaya ve tarım alanlarına, bölgede yaşayan halka ciddi anlamda zarar veren JES’ler daha da artacaktır. Her türlü denetimden muaf yeni enerji şirketleri kurulacak, lisanssız ve geçici ruhsatla üretim ile enerji dağıtım şirketlerine, maden şirketlerine yeni kıyaklar yapılacaktır” dedi.

"Bu Talanı Durduracağız"

Yaşam alanlarının yok edilmesine izin vermeyeceklerine vurgulayan Akyürek, “Bugün ülkenin pek çok yerinde halk sokaktadır. ‘Rant ve sermayenin çıkarları uğruna doğayı tahrip edemezsiniz’ çığlıkları her yerden yükseliyor. Biz yaşamı savunanlar işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, kentliler ve köylüler yeter artık diyoruz. Bu talanı durdurmaya kararlıyız, Torba Yasa’yı geri çekin. Yaşam alanlarımızın yok edilmesine izin vermeyeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı Açıklama alkışlar ve sloganlarla sona erdi.

 

Kocaeli İşçi Sağlığı ve İşçi Güvenliği Meclisi (İSİG), 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda eylem yaparak çocuk işçiliğe, gençlerin güvencesiz çalıştırılmasın...

2024 1 Mayıs’ı yaklaşırken İstanbul’un işçi, emekçi bölgelerinde, kent meydanlarında 1 Mayıs çalışmaları hız kazanmış durumda. ...

Kadın işçilerin öncülüğünde şekillenen Agrobay Seracılık‘taki mücadele, içeride kalan ödenmeyen ücret ve yıllık izin alacaklarının ödenmesiyle ilk önemli kazanımını elde e...

Basına yönelik saldırılar devam ediyor. Günün ilk saatlerinden itibaren, Kürt medyasına ve emekçilerine yönelik saldırılar başladı. ...

İzmir Kemalpaşa’da bulunan Abalıoğlu-Lezita’da greve çıkan işçilerin mücadelesi 50’li günlerine ulaştı. ...

Çocuk ve genç işçiliğine ve iş cinayetlerine karşı eyleme geçen İSİG Meclisi, çocuk işçiliğin yasaklanması, eğitime verilen bütçenin artırılması, MESEM projesine son verilmesi...

Kadıköy'de açıklama yapan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, Ocak ayında söz verilen taban maaşı haklarını sordu. Öğretmenler haklarından vazgeçmediklerini ve alıncaya kadar her...

2007 yılında, Sibelimizin annesi Sakine Sürücü ile yapılan bir söyleşiyi, ve annemizin anlatımlarını paylaşıyoruz: ...

“İnsanın idealleri uğruna yaşamasıyla, ölmesi arasında bir fark görmüyorum”... Ölüm Orucu eylemlerinde, eyleminin 122. gününde ölümsüzleşen Sibel Sürücü’nün sözleriydi b...

Arama

 

LENİNİST TEORİ

ÖNSÖZ

           Tüm Sayılar

Yeni Kitaplarımız

E-Kitap

Tüm E-Kitaplar için resme tıklayınız...

Devrimin Çağrısı

 

Editoryal 2023-2

 

Zafere Kadar Genç Yoldaş

Ukrayna Kimin Savaşı

 

Dergilerle Kısa Tarih