Yazdır


Nuriye ve Semih İçin Dayanışma, İstanbul’da yaşanan saldırılarla ilgili 7 Ağustos günü bir açıklama yaptı ve herkesi saldırılara karşı mücadeleyi sahiplenmeye davet etti.

“Saldırılara karşı direnişi, korku imparatorluğuna karşı Nuriye ve Semih’in iradesini sahipleniyoruz” denilen açıklamada, “Bizler Nuriye ve Semih İçin Dayanışma imzacıları olarak hocalarımızın taleplerini dillendirmek, 153 gündür devam eden açlık grevini sahiplenmek, OHAL ve KHK’larla oluşan toplumsal siyasal ve psikolojik yıkıma son vermek için Yüksel’de yanan direniş ateşinin ve halayının bir parçasıyız” denildi.
Bu görev ve sorumlulukla açlık grevinin 100.gününden itibaren İstanbul Kadıköy’de kitlesel olarak her Cuma eylem yaptıklarını, ancak 149. günden itibaren AİHM’in de iktidarı destekler bir karar almasının da etkisiyle İstanbul Valiliğinin eylem yasağı gerekçe gösterilerek saldırdıkları anlatıldı.
149. günde yaşanan saldırıda Nuriye ve Semih’in dostlarının darp edildiğini, işkenceyle gözaltına alınarak tüm Kadıköy’ün gaza boğulduğu ve 35 kişinin gözaltına alındığı söylenen açıklamada avukatların özverili çabasıyla gözaltıların aynı gece serbest bırakıldığı, Bayram Metin Coşkun’un “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla, Nurten Karahancı ise Ankara Katliamını anma eylemi nedeniyle serbest bırakılmadığı anlatıldı. 150. gün Beşiktaş Büyük Kartal’da yapılmak istenen “Nuriye ve Semih İçin Direniş Halayı” etkinliğine de henüz kimse toplanamadan saldıran polisin 41 kişiyi yine gözaltına aldığı söylenirken, aynı gün “eh hapsini tanımadıklarını” deklare ederek Ankara’da Yüksel Caddesi’ne gelen Nazan Bozkurt ve Engün Karataş da gözaltına alınarak ciddi işkence gördüğü belirtildi.
Nuriye ve Semih’in taleplerini desteklemek için 151. günde İstanbul’dan bisikletleriyle yola çıkan Av.Süleyman Gökten, Ezgi Çakır ve kızları İdil’in her tür baskı ve engellemeye rağmen yola devam ettikleri; Esra Özakça, İsmail Erdoğan ve Mehmet Güvel’in Nuriye ve Semih için başlattıkları açlık grevini kararlılıkla sürdürdüğünün vurgulandığı açıklamada, “Yaşamın her alanında Nuriye ve Semih diyenler korkuya karşı direnişi örgütlemeye devam ediyor” dediler.
Yine aynı gün, HDP’nin Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin finalinde Kadıköy’de vekillerin yürüyüşüne saldıran polis, 6 kişiyi darp ederek gözaltına aldı, çok sayıda kişiyi de yaraladı. Tüm bu örnekleri paylaşarak “sokakları ve meydanları halka kapatamazsınız. Bombalarla, işkenceyle ve şiddetle bizlere, kanla ve bir tarihtir bedel ödeyerek kazandığımız sokakları ve meydanları yasaklayamazsınız.
Nuriye ve Semih’in dostları olarak bir kez daha beyan ediyoruz; hiçbir saldırı, gözaltı, işkence, ev hapsi, elektronik kelepçe ve tutuklama bizim Nuriye ve Semih’in taleplerini yükseltmemizi durduramaz. Nuriye ve Semih’in talepleri kabul edilene kadar sokakları terk etmeyeceğiz, Yüksel iradesini sahipleneceğiz” dediler.