Haber

15 Gün önce evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alınan 31 kişi ifadelerinin alınması için adliyeye getirildi. Gözaltına alınanların serbest bırakılması için HDP, HDK ve ÖHD tarafından adliye önünde basın açıklaması yapıldı. 

İSTANBUL - Yaklaşık 15 gün önce evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alınan aralarında Halkların Demokratik Kongresi yöneticisi Çiğdem Kılıçgün Uçar ve Özgürlükçü Demokrasi çalışanı Pınar Torlak’ın aralarında olduğu toplam 31 kişi ifadelerinin alınması için Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesiye getirildi. Özgürlükçü Hukukçular Derneği üyesi avukatların eşliğinde ifade işlemleri süren politikacılar için dışarda da Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) üyeleri tarafından basın açıklaması düzenlendi.

“Gözaltılar tutuklamalar muhalefeti susturamaz”, “Özgürlükler için mücadele eden arkadaşlarımız serbest bırakılsın” pankartlarının açıldığı eylemde Demokrasi İçin Birlik Üyesi Nesrin Nas, gazeteci Nurcan Baysal ile çok sayıda kişi destek verdi. Açıklamada ilk olarak konuşan,

HDP İstanbul İl Eş Başkanı Esengül Demir, insanların ihbar politikası ile tutuklandığı bir dönem yaşandığına dikkat çekerek, “Bu karanlık günler elbette geçecek. Biz buna inanıyoruz. Bu kararlılığımızdan geri adım atmayacağız” dedi.

HDK İstanbul İl Eş Sözcüsü Gülçin Aykul, “AKP iktidarına karşı sözümüzü söylemekten geri durmayacağız” derken, HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya da, yaklaşık 15 gün önce gözaltına alınan kişilerin tutulduğu hücrelerdeki koşullara değinerek, “Arkadaşlarımız yaşlısı ile hastası ile 14 gündür o hücrelerde tutuluyor. Arkadaşlarımızın bazıları hasta olduğu halde raporlar sunulduğu halde o hücrelerde tutuldular ve şu anda yeryüzüne çıkarıldılar ve ifade veriyorlar. Bu ülke öyle bir hale geldi ki hasta mı desek paranoya mı desek cinnet mi geçiriyor desek, bilmiyorum. İnsanların özel haberleşme yazışmaları bile suç kabul ediliyor. İnsanları mesajlaşamayacak hale getirdiler” dedi.

 “Böylesine insanlıktan çıkaran bir uygulamanın şuan dünyanın hiçbir ülkesinde olduğunu düşünemiyorum” diyen Hüda, “ Ya adliyedeyiz ya morgdayız ya taziyedeyiz. Buradaki memur arkadaşların için ifadeleri alacak olan hakimler ve savcılar için de söylüyorum bugüne kadar olduğu gibi binlerce meslektaşınız haksızlığa hukuksuzluğa uğradı, mesleklerinden atıldı ne olduğunu soracak bir merci bile bulamadınız yarın aynısının sizin de başınıza gelmeyeceğinin bir garantisi yok. Onun için zulüm politikalarına alet olmayın” dedi.

Açıklama, “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganı ile bitirilerek adliyeye girildi.