HDP Bileşenleri Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki yıkımlara ilişkin basın toplantısı düzenledi. Sur'daki yıkımların çok eski bir tarihi ve kültürel dokunun yok edilmeye çalışıldığı belirtildi. Sur ve çevresinin ranta açılacağı ve demografik yapının tamamen değiştirilmek istendiği ve hep birlikte sahip çıkılması gerektiği belirtildi.

İSTANBUL - Halkların Demokratik Partisi bileşenleri HDPİstanbul İl Örgütü binasında Sur'da yaşanan yıkıma ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantının olduğu salona “Yıkım Ve Kültürel Soykırıma Hayır Sur İçin Adalet” pankartı asıldı. Toplantıya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İstanbul İl Eş Başkanı Hülya Aydoğdu, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Ahmet Kaya, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkan Yardımcısı Fadime Çelebi, Devrimci Parti Genel Başkanı Ufuk Göllü, HDP İl Yöneticisi Macide Şimşek katıldı.

 

“7 Bin Yıllık Tarihi ve Kültürel Doku Yok Ediliyor”
SYKP Eş Genel Başkanı Ahmet Kaya, Sur'da yaklaşık yedi bin yıllık bir tarihi ve kültürel dokunun bulunduğunu ve geçmişten kalan eserler ve kültürlerle günümüzün yapı ve kültürünün birlikte yaşamakta olduğunu belirtti. “Sur’da ve Kürdistan’ın diğer yerlerinde olduğu gibi Kürt özgürlük hareketine ve halkına yönelik bir saldırının söz konusu olduğunu ifada eden Kaya, Devletin 2014’te uyguladığı ‘Çöktürme planı’nın bir devamı niteliğinde bir savaş ve yıkımın söz konusu olduğunu belirtti. 15 gün önce Sur’a gittiğini söyleyen Kaya, Sur’un 2015’te UNESCO dünya mirası listesine alındığını hatırlatarak “2015-2016 yıllarında Sur’a dönük, çok ciddi saldırı politikaları yürütüldü. Bu saldırı sürecinde biliyorsunuz binlerce kişi yaşamını yitirdi ve 45 bin kişi göç ettirildi” dedi. Sur'da 18 mahalle bulunduğunu ve 2 mahallenin dışarıda 16 mahallenin için içeride olduğunu, Sur'daki 6 mahallenini hiç kullanılmayacak şekildi dümdüz edildiğini belirtti. Bu 6 mahallenin etrafının dev bloklarla kapatıldığını ve içeride ne olduğunu hiç kimsenin bilemediğini aktardı.

 

“Sur Karakol Kenti Haline Getirilmek İsteniyor”
Devlet intikamcı yaklaşımla kenti yerle bir ettiğini belirten Kaya, “Sur’un diğer mahalleleri de yıkım ile yüz yüze kalmış durumda. TOKİ yapılacakmış. Alipaşa mahallesinin büyük bir oranını yıkmışlar. Şimdi sıra Lalabey mahallesinde. Bununla da kalmayıp diğer mahalleleri de yıkacakları söyleniyor” dedi. Sur’da göç ettirilen insanların TOKİ'ye yerleştirildiğini belirten Kaya, gittikleri yerlerin ekonomik ve kültürel olarak çok farklı olduğunu ve insanların eski yaşamlarını sürdüremediklerini aktardıklarını söyledi.

 

Sur’dan çıkarılanların değil de başka insanların oraya yerleştireceği yönünde söylemlerin yoğun olduğunu ifade eden Kaya, “Rant için orayı kullanıyor. Hem siyasal hem demografik olarak yapıyı değiştirme çabası var” dedi.

Çalışma yürüten demokratik kitle örgütlerinin söylediğine göre devletin kesinlikle Sur’a duyarsız kaldığını belirten Kaya, yıkım noktasında devletin ısrarcı olduğunu ifade etti.

Kaya, “Devlet intikamcı duygularla yaklaşıyor. Kürt halkının iradesini yıkmak için, Sur’un demografik yapısını bozmak istiyor. 7 bin yıllık tarihi yok etmek istiyor. Tarihi Sur kentini bir karakol kentine dönüştürmek istiyor” dedi. Kaya, tüm duyarlı kurum ve kişilerle birlikte bu tarihi şehrin korunması için çaba harcanması gerektiğini ifade etti.

“Devlet İntikam Almak İstiyor”
Sur’da yaşananların bütün halkların sorunu olduğunu kaydeden ESP Genel Başkan Yardımcısı Fadime Çelebi, geçen yıl Sur’da bir vahşet ve katliam yaşandığını hatırlattı. Çelebi, “Sur’un kültürel ve tarihsel yapısı yok edilmek istenmişti. Hala bu devam ediyor. AKP, Kürt halkına yönelik topyekun saldırı kompsetini Sur’da da yürütmekte. Sur’u insansızlaştırmak istiyor. Sur’un direnişini hafızalardan silinmek isteniyor” dedi.

Sur’un öz yönetim döneminde direnişin yaşandığı bir yer olarak tanımlayan Çelebi, “Bir yönü ile intikam alınmak isteniyor. Sur’u küçük bir yer olarak bakmamak gerekir, politik ve ideolojik olarak bir önemi var. Maddi manevi olarak daha fazla sahip çıkmamız lazım. Ulusalarasına ve dünya kamuoyuna taşımak gerekir” dedi.

Şark Islahat Planının Devamı
Devrimci Parti Genel Başkanı Ufuk Göllü ise Sur'da yaşananın, İstanbul Tarlabaşı'nda yaşananın farklı bir boyutu olduğunu, kentlerin ranta açılarak dokusunun tamamen değiştirildiğini ve yerleşik halkının buralardan göç ettirildiğini ifade etti. “Sur'da sermaye burayı ranta açıp demografisini değiştirmek istiyor. Sur’da çok ciddi bir direniş oldu. Öz yönetim direnişinin önemli merkezlerinden biriydi. Kürt halkına yönelik bir savaş yürütüldü. Bu süreçte yaşanan direniş vardı. Devlet bu hafızayı yok etmek ve parçalamak istiyor. İnsanların benzer bir direnişin parçası haline gelmesini istemiyorlar. Devlet insanları cezalandırmak istiyor. İnsanların barınma ve yaşama haklarını ellerinden alıp kentin dışına itmek istiyor” dedi.

DBP İstanbul İl Eş Başkanı Hülya Aydoğdu ise, Şark Islahat Planı’ndan bu yana yapılan göç ettirme ve soykırımların devamı olduğunu söyleyerek, “Özelde Sur, Cizre, Nusaybin gibi yerlerde büyük bir kısım öz yönetim alanında yıkılmış durumda. Önemli olan yaşanabilir yerler için bir şeyler yapmaktır. Sur bizim için semboldür. Ortak bir yaşam vardır orada. Ortak tarihsel hafıza ve dayanışma kültürü ortadan kaldırılmak isteniyor. Özünden kopartılarak yabancılaştırılmak isteniyor. Sermayeye peşkeş çekilmek isteniyor” dedi.