Yazdır

OHAL eleştirilerine iki ayrı toplantıda cevap veriyor Erdoğan. TÜSİAD toplantısında diyor ki “Acaba OHAL, şu ana kadar bizim sanayicilerimizin, iş adamlarımızın, neyini engelledi? Eğer Olağanüstü Hal, bizim iş adamlarımızın, sanayicilerimizin şu andaki işlevini engelliyorsa, oturur onu konuşuruz ama böyle bir şey söz konusu değil.” MÜSİAD toplantısında görüşlerini yineliyor:

“Olağanüstü Hal girişimcilerin yatırımcıların önünü mü kesiyor, yoksa önünü mü açıyor. Eskiden patron fabrikasına giremiyordu. Biz geldik fabrikalarınızın kapısını açtık. OHAL sadece terör için var, terörist olmayan için OHAL yok hükmünde. Terörle mücadelenin gerektirdiği kadarıyla bu uygulama devam edecek. Hükümetimiz yatırım yapmak isteyenler için ciddi teşvikler sağlıyor. İşçinin grev tehdidini artık yasalarla engelledik.”

Bu kadar açık, bu kadar net! “OHAL terör yüzünden var” lafı koca bir demagoji, yalan! OHAL patronların huzuru için var, kapitalistlerin çıkarı için var. İşçiye grev artık yasak! Bunu “yasalarla engellemek” bizzat hükümetin işi! Bununla övünüyor açık açık! Ertelenen/yasaklanan grevlere bakın. En son cam işçilerinin grevleri yasaklandı. Metal işçileri üzerinde tam bir terör estiriliyor. Her tür sıradan hak eylemi baskıyla, kovuşturmayla, saldırıyla karşılanıyor. Sendikalar tarumar!

Erdoğan haklı, OHAL kapitalistlerin önünü açmak için var. TİSK eski başkanı Refik Baydur’un o hırıltılı sesi yankılanıyor hala kulaklarımızda: “Bugüne kadar işçiler güldü, gülme sırası bizde!” 12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerine söylenmişti bu söz. Emek üzerinde dizginsiz bir terörü alkışlayan kapitalistlerin sesiydi. Şimdi Erdoğan o günleri hatırlatırcasına konuşuyor: OHAL neyinizi engelledi?

İşte bu OHAL şartlarında sıra kıdem tazminatlarına geldi. Yalanlarla, demagojilerle kıdem tazminatlarını iç etmenin yolunu arıyor hükümet. Her zaman yaptığı gibi “iyileştirme” adı altında el koymaya çalışıyor. Kapışma adım adım yaklaşıyor.

Baskılar, saldırılar işe yaramıyor, yaramayacak. Bu toplum, emekçiler, Kürt halkı, küçük mülk sahipleri... Tüm bu terör ve baskının içinden geçerek geldiler bugüne. Baydur’un şen kahkahalarının dorukta olduğu karanlık günleri kavga dolu adımlarla aşarak geldiler. Tarihin çarkı dönmez bir daha geriye. OHAL’iniz de sökmeyecek! Yasakladığınız grevler, kapılarına polisleri yığdığınız fabrikalar, saldırıp dağıttığınız direniş çadırları, tutukladığınız eylemciler... Hiçbiri engelleyemeyecek emeğin geleceğe yürüyüşünü. Hile hurda, yalan talan kurtaramaz sizi.